27.BÖLÜM

37.2K 1.5K 267
                                    

-Apocalypse - Cigarettes After S.



Kayanın yanında hareketsiz bir bedendi bulduğum. Kalbi çamurla kaplı yapraklarının çarşaf gibi serildiği yerde bir kez daha atmak için direniyordu. Çamur kokusunun sindiği kanı akmaya devam ediyordu ama aldığı nefesi geri veremeyecek kadar bedbaht bir haldeydi. Eğer bilseydim o kadar kötü halde olduğunu, eğer bilseydim gözlerinin böylesi güzel olduğunu, daha evvel giderdim yanına. Kader ağlarımızı ilmek ilmek işlerken kim bugünü hayal edebilirdi ki?

''Afiyet olsun herkese,'' dedi Kuzey abisinin soluna otururken. Cevap vermemiş bahçedeki havuza bakmayı tercih etmiştim. Dün geceden sonra Yaman benim aksime yüzüme bakmaya utanmıyor her zaman nasılsa öyle yaşamaya devam ediyordu. ''Eğer benimle kalırsan sen de bana dünyaları verirsin Ahu.'' Teklifine evet veya hayır diyememiştim. ''Siz neden birbirinize sataşmıyorsunuz?'' Kuzey masadaki sessizliği bozmaya çalışan yaramaz çocuklar gibiydi. ''İki dakika sessiz duramıyor musun sen?'' dedi Yaman. Koyu gri takımını ve ona uyumlu siyah kravatını takmayı ihmal etmemişti. Holdingde çalışanların benim gibi onu süzebilecek olması aklıma gelince kaşlarım çatıldı. ''Bugün seninle gelebilir miyim?'' dedim. Haberleri izlediği tabletinden başını kaldırıp bana bakması saniye sürmedi.

Ani teklifime şaşırsa da yüzünden gözlerine ulaşan tebessümü görmemek için kör olmak lazımdı. ''Tabi gelebilirsin sormana bile gerek yok.'' Kafamı sallayıp onayladıktan sonra bakışlarım tabağıma kaydı. Bir adet beyaz gül tüm masumluğuyla duruyordu. ''Bana çok kızgın ve kırgın olduğunu biliyorum Ahu. Beni görmezden geldiğinin de ne yazık ki farkındayım. Sonuna kadar haklısın böyle davranmakta ama benimle konuşamayarak zaten bana en büyük cezayı veriyorsun. Lütfen affet beni, sen bizim için bu gül kadar saf ve masumsun.'' Kuzey tek nefeste söylediklerinden sonra büyük bir rahatlama yaşıyormuş gibi arkasına yaslandı.

''İçten içe bunu tahmin ediyordum zaten. Ama inanmak istemedim yani beni kandırdığınıza inanmak istemedim. Ama insan en beklemediği yerden vurulunca iyileşmesi zor oluyormuş. Yalandan yüzüne gülmektense böylesi daha iyi Kuzey her şey zamanla,'' dedim. Kaçamak bakışlarım Yaman'la buluştu. ''Neye ve kime inanacağımı bilmiyorum ne yazık ki.'' Yaman masanın üzerindeki elime uzandı ve ''Endişelenme,'' dedi.

Çayımı yudumlarken Kuzey'in büyüyen gözleri Yaman ile benim aramda gezindiğini fark ettim. Abisinin duygularını belli etmesinden anlaşılan haberi yoktu. ''Yetişin a dostlar, bunlar sevgili olmuş,'' diye komşusuna dedikodu taşıyan teyzeler gibi ellerini birbirine vurdu.

Gözlerim duyduğum şey yüzünden kocaman açılırken yeni kaynatıldığı tüten dumanından belli olan çay dudaklarımı haşlayınca yutamadığım için Kuzey'in yüzüne doğru geri püskürttüm. Sandalyeden fırlamamla yerimde hoplamam bir oldu. ''Yandım Allah yandım!'' Yaman yanındaki su bardağını bana uzatınca içsem de dudaklarımın sızısı bir türlü geçmek bilmiyordu.

Kendimi odamdaki banyoya atmamla dudaklarımı çeşmeden akan soğuk suyla buluşması bir oldu. Su oldukça iyi geliyor ama kapattığım zaman yanma hissi tekrar başlıyordu. Yüzüme gelen saçım bir el tarafından tutulunca aynadan arkamda duran Yaman'ı gördüm. Ben ona bakıyor olmama rağmen onun gözleri dudaklarımdan ayrılmıyordu. ''Suyun faydası olmaz gel krem sürelim,'' dedi elindeki minik yanık kremini gösterirken.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BEYOĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin