" Neden geldin? Seni buraya istediğimi sanmıyorum." Serkan gülümseyip.
" Sen istediğin için gelmedim. Bana ihtiyacın olduğu için geldim." Her şeyin farkında olduğunu anladı Sude. Önüne dönüp yine bardağa bakmaya başladı.
" Yönetim değiştiğinden beri huzursuzluk arttı. Tek bir kişi ile yönetiliyor kurt ordusu."
" Bundan daha fazlası var sanırım. Gözlerinden anlaşılıyor." Sude Serkan'a döndü.
" Demir her gün başka bir kadınla birlikte oluyor. O kişinin isteyip istemediği umrunda değil. Bunun için idam ettiği kadınlar bile var. Boyun eğmekten başka çaremiz kalmadı." Bunu duyan Serkan sinirlendi önüne döndü.
Yumruğunu sıkıp masaya koydu sertçe. Sude bu durumdan korkup Serkan'ın kolundan tuttu.
" Serkan lütfen sakin ol." Serkan kafasını çevirip Sude'ye baktı.
" Benden ne istiyorsun?"
" Bu durumdan rahatsız olan kadın erkek bir çok kişi var. Sana sığınmaktan başka çaremiz yok. Kamptaki onlarca kişi benden gelecek bir haberi bekliyor." Serkan önüne döndü. Sude ise ağzından çıkacak bir söze bakıyordu.
Serkan oturduğu yerden inip Sude'ye baktı.
" Sabah yanıma gel. Sahte bir teslim olma anlaşması yapacağız. Saatleri ben hesaplarım. Belge eline ulaştıktan sonra kamptan çıkmak için tam 1 dakikanız olacak. Eğer buraya kadar sağ salim gelirseniz kapım sonuna kadar açık." Dedi ve kapıya yürümeye başladı.
Sude bardan çıkana kadar arkasından baktı. Daha sonra önüne dönüp mutluluktan hem gülümsüyor, hemde göz yaşı döküyordu.
Artık Demir'in yönetimi altında değildi. Bu durum Sude için bayram gibiydi. Son bardağı dikip masaya koydu.
İsa kollarının arasında Alev ile birlikte havada uçmaktaydı. Alev ormandaki kurtları görünce hayranlıkla baktı.
" Vaay gerçekten kurt adamlar varmış." İsa önüne bakarak uçmaya devam etti.
" Evet. Vampir olmasaydın bunlar var olduğunu öğrenemeyecektin."
" Plan ne?"
" Merak etme aşağı inince anlatacağım. Sadece şunu unutma. Önemli bir kitap var."
" Tamam o iş bende. Kitabı alırım."
" Hemen almaya gitmeyeceksin. Önce Serkan'ı öldürmemiz lazım. Yoksa o bizi öldürür."
" Tamam patron. Sen ne dersen o."
Serkan evin yanına arabayla geldi. Ardından herkes dışarı çıkıp Serkan'a bakmaya basladı. Serkan arabanın kapısına kapattıktan sonra ailesine doğru yürümeye başladı.
Yasemin oğlu yanına gelince nerde olduğunu sordu.
" Nerdeydin?" Serkan kafasını kaldırıp annesine baktı.
" İşim vardı." Dedi. İçeri yürüyeceği sırada Yasemin kolundan tutup durdurdu. Karşısına çekti.
" Nerdeydin dedim?"
" Anne önemli bir işim vardı onu hallettim geldim."
" O önemli işin ne olduğunu bizde bilmek istiyoruz." Serkan annesinden kurtulamayacağını anlayınca evin içini gösterdi.
" İçeri girin orda anlatayım." Dedi. Yasemin önden diğerleri arkasından eve girdiler. En son eve Serkan girip kapıyı kapattı. Herkes bir yere oturmuş dikkatlice dinliyordu.