/35/ Piyon

6 3 0
                                    

Gürkan Sema'nın yanına oturup yüzüne baktı.

" Sorun ne?" Dedi. Çünkü Sema ve Can'ın surat ifadesi bir sorun var anlamına geliyordu. Sema Gürkan'ın gergin olduğunu görünce birden gülümsedi.

" Hayır aksi bir şey yok. Ama değişik konular ve sorunlar bulunmakta."

" En kolayından başla."

" Yasemin'le konuştuk. Artık yönetim sende. Her ne kadar razı olmasada sende. Doğrusu bu."

" Anladım. Diğer sorunlar nedir?"

" Alev ve bir grup vampir Ekşiler yakınında çatışmışlar. Ama iki tarafı öldüren bir şey oldu. Karşıdaki ormandan binlerce okun geldiği söyleniyor."

" Oklar bir vampiri nasıl öldürür!"

" Hiç kimse bilmiyor. Belki senin bir fikrin vardır bu konu hakkında."

" Evet düşüncelerim var. Geçmişte böyle olaylarla karşılaşmıştım. Belirli bölgelere ne kurt adamlar nede vampirler girebiliyordu."

" Kim bunlar sen biliyor musun?"

" Hayır. Ama bağzı efsaneler duymuştum. Öyle bir durumla karşılaştığımızda ilk yapacağımız şey kaçıp canımızı kurtarmak."

" Savaşmamız mümkün değil mi?"

" Uzaktan oklardan kaçmak zorundasın. Yakınına geldiğinde ise keskin kılıçlardan. Kılıçları o kadar keskindir ki, bir kurdu veya bir vampiri kolaylıkla ikiye bölebilir." Herkes bir anda düşünmeye başladı.

Bu hayli tehlikeli bir durumda. Kurt adamlar ne kadar güçlü olsada, düşman çok tehlikeliydi.

" Ne öneriyorsun Gürkan."

" Bulaşmamamız gerekiyor. Eğer sınır tecavüzü olursa, işte o zaman saldırırız." Herkes kara kara düşünürken Yasemin yukarıdan onları izlemekteydi. Düşüncelerinin saçma olduğunu gören Yasemin oradan ayrıldı.

Serkan'ın odasına girip kapıyı sessizce kapat kilitledi. Serkan'ın bilgisayarını açtı. İnternete girip araştırma yapacağı sırada " OKU." yazılı bir metin belgesi gördü.

Hemen açıp sesli bir şekilde okumaya başladı.

" Ben Serkan. Bu mesajı İstanbul'a gitmeden önce yazdım. Ben kararımı verdim, kardeşimi uyandırmak için kendimi feda edeceğim. Böyle bir yanlışı neden yaptığımı düşünüyor, veya arkamdan kızıyorsunuzdur.

Bunu yapmamın diğer sebebi ise malzemeleri bulamadım. Başka bir araştırma yaparak bu karışımı yapmaya karar verdim.

Benden sonra gelecek alfaya bağzı söyleyeceklerim var. Hiç bir şeyden korkmayın, sizden güçlü, kararlı ve asil bir canlı yoktur. Eğer bir gün çaresizliğe düşerde beni ararsanız, işte o zaman yenilmiş sayılırsınız. Hepiniz Allah'a emanet olun."

Yasemin bu yazılanları okuduktan sonra gözünden bir damla yaş aktı.

" Kusura bakma oğlum. Ama sana çok ihtiyacımız var. Gerekirse senin yaptığın gibi kendi canımdan vaz geçerim." Dedi ve internete girip araştırma yapmaya başladı.

Kara odasından çıktı. Aysu koltuğa yayılmış kitap okumaktaydı. Yanına yürüyüp oturdu Kara. Tam bir şey söyleyeceğinde Aysu susması için işaret parmağını kaldırdı.

Okuduğu satırı bitirdikten sonra Kara'ya döndü.

" Efendim."

" Karışımlar hazır."

Karanlık Savaş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin