Murat kapıyı açtığında karşısında Serkan ve Aykız vardı. Onların arkasında ise Ömer ve Doğan. Bu ilişki Murat'ın hiç hoşuna gitmemişti. Daha fazla beklemetmeden hemen içeri buyur etti. Serkan ve Aykız önden girdiler.
Hemen arkalarından ise Doğan ve Ömer girdi. Murat ikisi içeri girerken manalı bir şekilde baktı. Doğan ve Ömer ise uzun bakışlar ardından birbirlerine baktılar. İkiside hiç bir şey anlamamıştı. Yürümeye devam ettiler.
Hemen arkalarından Murat gelip herkese baktı. " Beklediğimiz misafirlerimizde geldiğinde göre masamıza geçebiliriz." Dedi. Ardından herkes ayaklanıp masaya doğru ilerlerken Serkan Aykız'a yaklaştı. " Tam dayaklık ha." Deyip herkesle beraber yürüdü.
Herkes bir yere oturmuştu. Serkan'ı masanın ucuna aldılar, diğerleri ise masa kenarında oturuyordu. Aykız ise hemen Serkan'ın arkasında ayakta beklemekteydi.
Serhat oturduğu yerden Murat'a baktı.
" Seni dinliyoruz Murat. Alelacele topladın bizi. Hemde bütün aileyi." Murat tekrar manalı bir şekilde onlara bakarak kafa salladı. Daha sonra herkese bakarak.
" Evet sizi alelacele topladım. Önemli bir sorun var çünkü. Hemde bu 6'lı masayı derinden ilgilendiren bir sorun." Ümit meraklı bir şekilde baktı. " Alla alla. Nedir bu kadar önemli olan şey." Murat gülümseyerek Doğan ve Ömer'e baktı.
" Ben Doğan ve Ömer'in 6'lı masaya ihanet ettiğini düşünüyorum." Demesinin ardından Serkan ve Aykız hariç herkes büyük bir şok yaşadı.Doğan hemen karşı savunmaya geçti.
" Nerden çıkardın bunu!" Murat derin bir iç çekti. Bildiği halde sanki bilmiyormuş gibi savunması canını sıkmıştı. " Kış gelene kadar 5. Toplantı bu. Siz bundan önce kaç toplantıya katıldınız?" Ömer Doğan'a destek vermek için atladı. Samimiyet göstergesi olarak gülümsedi.
" Çok önemli işlerimiz vardı. 6'lı masa bu konuda bize tölerans gösterebilir dimi?"Murat ciddi bir şekilde. " Hayır efendim. Gösteremez. Tölerans dediğiniz şey, 2 toplantıya katılmamakta geçerli. Ama siz 4. Toplantıda yoktunuz. Hadi masa bunun 2. Toplantısına tölerans gösterdi diyelim. Diğer 2. Toplantıda neredeydiniz?" Ömer ve Doğan iyice köşeye sıkışmıştı. Masadaki diğer üyeler ise durumu izlemekteydi. Ömer tekrar aynı savunmayı yaptı. " Dediğimiz gibi. Çok önemli işlerimiz vardı." Murat daha çok köşeye sıkıştırmıştı sorduğu soruyla.
" Peki gelmeme sebebinize bağlı olarak, göstermek istediğiniz belge veya izin belgesi var mı?" Murat ve Doğan sadece birbirlerine bakmaktaydılar.Murat gülümseyerek diğer üyelere döndü. Haklı olduğunu biliyordu. " Gördüğünüz gibi. Ne bir cevap, nede bir izin belgesi. Hiç biri yok. Şimdi siz benim yerimde olsaydınız ne yapardınız?" Masadan her hangi biri cevap vereceği sırada beklenmedik kişi cevap vermişti. " 6'lı masadan atılması." Dedi Serkan. Bu cevabı duyan Serkan'a dönüp büyük bir şaşkınlıkla baktı.
Ömer sinirli bir şekilde. " Saçma sapan konuşmayın. İşimiz vardı gelemedik. Ne bir cevap verme, nede izin belgesi alma fırsatımız vardı. Bizi böyle hain ilan etmeniz adaletli değil." Herkes bir düşünce içerisindeyken, Murat daha derine dalmıştı. Masadan atılma cevabı Serkan'dan geldiğine göre Doğan ve Ömer Serkan'a çalışmıyordu.
Murat derin düşüncenin ardından elini kaldırdı. Bunun anlamı oylama yapılacaktı. Herkese Murat'a baktıktan sonra tek tek el kaldırdılar. Doğan ve Ömer ise bu durumu sinir ve şaşkınlıkla izlediler.
Herkes elini kaldırdıktan sonra 4 Evet 2 Hayır vardı. Murat ayağa kalkıp raftan büyük bir dosya aldı. Masaya tekrar gelip önüne koydu. İlk sayfayı açtığında herkesin fotoğrafıyla beraber bütün bilgileri vardı.
Doğan ve Ömer'in kağıdını dosyadan çıkarıp gözlerinin içine bakarak belgeyi onlarca parçaya bölüp üzerlerine savurdu. Ardından dosyayı kapatıp Doğan ve Ömer'e baktı. " 4'lü masa buradan ayrılmanız için yarım saat veriyor. Aksi takdirde sorgusuz sualsiz öldürüleceksiniz." Diye uyarı verdi.
Doğan ve Ömer masadan ayrılıp birlikte evin çıkışına doğru ilerlediler.
Murat dosyayı kaldıracağı sırada. " Bir dakika Murat bey." Dedi. Murat dosyayı elinden bırakıp Serkan'a baktı. " Sorun ne Serkan?" Serkan herkesin kendisine baktığını fark edince yüzündeki sertlik betonla eş değer olmuştu. " Madem masadan iki kişi ayrıldı. Ben kendi tarafımdan iki kişi almak istiyorum masaya. İşte o zaman masada güç dengesi eşit olacak." Serhat Serkan'a bakarak. " İtiraz ediy." Derken Serkan konuşmasına izin vermedi. " İtiraz etmeyin Serhat bey. Şayet her itirazın arkasında mutlak bir savaş vardır." Deyip gözüyle öldürmüştü resmen. " Evet Serhat bey?" Dedi Serkan. Cevap gelmeyince gülümsedi. " Güzel. Ortak bir noktaya bir düşünceyle girmek hoşuma gitti." Deyip Murat'a çevirdi o bakışları.
" Siz ne düşünüyorsunuz Murat bey?" Dedi. Murat sahte bir gülümsemeyle.
" Tabi uygundur Serkan bey." Dedi. Serkan kafasını salladı.Murat ardından sofraya davet etti. " Buyrun." Dedi. Serkan Murat'a bakıp.
" Maalesef biz yemeğe kalamayacağız. Bir dahaki sefere inşallah. Yeni üyeleri getirdiğimde bir parti daveti verirsiniz artık." Murat çekinerek. " Tabi. Hele bir gelsinlerde." Serkan onayı aldıktan sonra ayağa kalkıp Aykız'la beraber evin kapısına ilerlediler.Murat kapı sesini duyduktan sonra diğerlerine döndü. " Adam tek başına ağzıma sıçtı be." Serhat Murat'a baktı.
" Diğerleride böyle Serkan gibiyse 6'lı masanın sonu demektir."Doğan ve Ömer arabanın içinde oturmuş öylece sessizce oturmaktaydılar. Ömer birden sinirli bir şekilde arabanın direksiyonuna bağırarak vurmaya başladı. Doğan kolundan tutuarak durdurdu. " Sakin ol." Ömer öfke kusan gözlerini Doğan'a çevirdi. " Şu anda 6'lı masadan atıldık. Birimizden biri 6'lı masaya gitmesi gerekiyordu. Büyük bir hata yaptık. Aslında ben Mustafa'ya güvenmiştim. Orospu çocuğu neden geri çekildi acaba?" Doğan bir öneri sundu. " Mustafa'nın yanına gitmekten başka bir çaremiz yok."
Ömer kafasını iki yana sallayarak.
" Olmaz. Kendimizi onun eline bırakırsak oyuncağa çevirir bizi puşt." Arabanın arka kapısı açıldı. Ömer birden arkasını dönmeye çalıştı. " Kim lan o!" Dediği anda Ömer'in ve Doğan'ın koltuğunun yanında birer el belirdi.Daha sonra iki koltuğun arasından Mustafa'nın kafası çıktı. " Sakin olun. Benim." Dedi. Doğan ve Ömer önce birbirlerine baktılar. Daha sonra Ömer Mustafa'ya döndü. " Sizi bulucam diye canım çıktı." Doğan Mustafa'ya baktı.
" Hayırdır. Ne oldu?" Mustafa gülümsedi.
" Şimdi diyorum ki, siz bu 6'lı masadan bana bilgi sızdırsanızda, bende o masanın başına geçsem. Ne kadar çok vampir olasada masada da güç gerek." Ömer Mustafa'ya döndü. " Şu andan itibaren bizi 6'lı masadan kovdular. Artık üye değiliz."" Naptınız lan siz! Nasıl kovulursunuz?" Doğan Ömer'e bakarak. " Şey önemli işlerimiz vardı. Toplantılara katılmadığımız için kovdular." Mustafa gerinlikten kendini koltuğa attı.
O sırada Serkan, Aykız ve korumalarının arabaya bindiğini gördü. " Lan bu adamın burada ne işi var. Ben bu bizim etrafımı çevirecek diye kaçtım. Onca vampiri geri çektim. Ne işi var burada?" Ömer arkada oturan Mustafa'ya döndü. " Sen şimdi etrafını çevirecekler diye mi o kadar vampiri geri çektin. Orada Serkan ve ailesinden başka kimse yok ki. Seni kandırmışlar." Mustafa sinirlenmişti ama içinden. Doğan'ın ve Ömer'in 6'lı masadan çıkması onun hiç işine yaramazdı. Şuracıkta öldüremezdi, yoksa kim piyonları olacaktı kendisinin.