Selam, n'aber?
BU KIZIN SINAVLARI BİTTİ! 🥳
Geç kaldık ama azıcık, o da birazdan Pusula'ya atacağım bölüm içindi.
Bölüme gelecek olursak açıkçası çok sevdiğim bir bölüm değil ama yine de kötü değil bence, okurken rahatsız etmedi en azından. Umarım siz beğenirsiniz.
İtalikler 👉🏻👈🏻
İyi okumalar.
💜🧚🏼♀️
Çalan telefonunun sesini duyunca başını önündeki dava dosyasından kaldırıp telefonunu eline aldı Asiye. Ekranda Melisa'nın ismini görünce yüzüne sıkıntılı bir ifade yerleşirken açıp açmamakta kararsız kaldı birkaç saniye. Oflayarak içindeki nefesi bıraktıktan sonra "Efendim?" diyerek yanıtladı aramayı.
Karşıdan Melisa'nın "Asiye..." diyen sesini duyunca oturduğu yerde dikleşirken "Melisa iyi misin sen, sesin kötü geliyor." dedi. Melisa'nın ağlama sesi ile cevaplanırken "Hiç iyi değilim." demesi ile dudaklarını büktü. "Asiye, abim konuşmuyor benle, telefonlarımı bile açmıyor, görüşmek istemiyor. Kadir yüzüme bile bakmıyor kaç gündür."
"Doruk ile konuştum ben. Annenle görüşmene kızgın değil, bunu ondan saklamana kırgın Melisa. Ben onu anlardım, dedi. Ayrıca bizim haberimiz bile olmadan çocuklarımızla buluşturduğun için bundan sonra sana güvenmekte güçlük çekeceğini söyledi." "Sen peki? Sen kızgın mısın bana?" "Ben de Doruk gibi düşünüyorum, Melisa. Sizin aranızdaki olaya tabi ki karışmam ama çocuklarım ve anneni görüştürmen çok yanlış. Üstelik biz bunu tesadüfen öğrendik." "Kadir de ondan kızdı. Hem Süeda'yı hem de Rüya ve Umut'u habersiz gösterdiğim için kızgın o da bana. Asiye, ben ne yapacağım ya?"
"Bence en başından yapman gerekeni yapıp Doruk ile konuş, o kıyamaz sana, biliyorsun. Görünce kızgın kalamayacağını bildiği için görüşmek istemiyor biraz da. Onunla aranızdaki problemi halledince abimle de aranız düzelir zaten." "Ama Doruk benle konuşmak istemiyor ki." "Ben konuşurum Dorukla, sen merak etme."
Birkaç saniye sessiz kaldıktan sonra "Asiye, ben çok teşekkür ederim sana." dedi Melisa burnunu çekerek. "Sen de kızdın bana, biliyorum. Senden de çok özür dilerim." "Düzelecek her şey, sen merak etme." diyen Asiye'nin ses tonundaki samimi gülümsemeyi hissetti Melisa. İçinin sıcacık olduğunu hissederken günler sonra ilk kez gülümseyerek "Umarım." dedi.
💜🧚🏼♀️
İçeri girdikten sonra kendini Doruk'un yanına bıraktı Asiye ve başını göğsüne yasladı. Doruk'un kolu, omzuna atılırken yüzüne bir gülümseme yayıldı. Yanağına bir öpücük kondurduktan sonra kafasını omzuna koyarken "Doruk?" dedi. Saçlarına bir öpücük aldıktan sonra sevdiği adamın "Efendim güzelim?" diyen sesini duyunca yüzündeki gülümseme ile ona döndü ve "Ben seni çok özledim." dedi.
Doruk'un yüzüne yayılan gülümseme, gecesini aydınlatırken günler sonra ilk kez tutkuyla birleştirdi dudaklarını. Başta bıraktığı küçük öpücükler Doruk'tan bulduğu karşılık ile büyürken avuç içini onun yanağına yasladı. Beline sarılan kol, onu sırt üstü koltuğa yatırırken, Doruk ağırlığını kollarına vererek doğruldu üzerinde ve yüzlerini birbirine yaklaştırıp birleştirdi dudaklarını.
Asiye karşılık vermek yerine kendini geri çekince ona kaşlarını çatarak baktı Doruk. Asiye, onun yüzündeki ifadeye kısık bir gülüşle karşılık verdikten sonra "Olduğumuz yere bak Doruk." dedi. "Salondayız, ya Rüya uyanırsa?" Doruk dudaklarını Asiye'nin boynuna indirirken "Uyanmaz o." deyince "Of Doruk!" dedi Asiye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leukemia ✓
FanfictionAsDor ama anne ve baba... AsDor ama aşık, tutkulu, inatçı ve savaşçı... AsDor ama bu sefer "Hayat Gibi" Dram, entrika ve tabi ki aşk, sevgi, umut... Onlar şarkılarını söylerken(?) siz de eşlik etmeye ne dersiniz? "Küçük civcivim, güzel kızım..." 💜�...