Selam, n'aber?
Bu saatte bölüm atma aşkı geldi, ben de geri çevirmedim. Ama flop kalırsa çok üzülürüm.
Bu bölümü çok eğlenerek yazdım ve her okuduğumda çok güldüm. E geçen bölüm Asiye kıskanmıştı, bu bölüm de Doruk kıskanmasın mı? :D
İyi okumalar.
💜🧚🏼♀️
"Anneciğim dur oğlum. Oğlum... Umut bir sabit dur ama oğlum ya." dedi Asiye. "Doruk zahmet vereceğiz ama gelip yardım etmeyi düşünür müsün?" diye sitem ettiğinde gülerek oturduğu yerden kalktı Doruk ve yerde Umut'un kıyafetini giydirmeye çalışan Asiye'nin yanına oturdu.
"Umut gel babacığım." dedikten sonra yerde oyuncağıyla oynarken Asiye, kıyafetini giydirmeye çalışınca emekleyerek kaçan oğlunu kucağına aldı. "Anneyi üzmek yok küçük bey." diyerek onu Asiye'nin önüne oturttuktan sonra yine kaçmasını engellemek için arkasına oturdu kendisi de.
Asiye, Umut'u giydirdikten sonra arkasına yaslanarak derin bir nefes verince ona güldü Doruk. Rüya odasından "Baba!" diyerek ona seslenince "Efendim babacığım?" diye karşılık verdi. "Toka seçmeme yardım eder misin?" "Rüya bence toplamayalım saçını, böyle daha güzel."
Aklına gelen anıyla Asiye'nin dudakları yukarı kıvrılırken bakışlarını ona çeviren Doruk "Ne oldu?" diye sordu gülümseyerek. Asiye ses tonuna yuva yapan sevgiyi hissederken "Bana da böyle demiştin." deyince gülümsemesini silmeden kafasını eğdi Doruk.
Tekrar Asiye'ye dönerken "Çok sürmedi ama." deyince "Anlamadım." dedi Asiye kaşlarını çatarak. "Seni güzel gösteren şeyin açık saçların olmadığını anlamam çok sürmedi. Saçların açık ya da toplu fark etmez, hep en güzel sendin, hala öylesin."
Asiye'nin yüzündeki gülümseme genişlerken aralarındaki mesafeyi kapatıp başını Doruk'un omzuna yaslayınca onun saçlarına bir öpücük bıraktı Doruk. "Seni çok seviyorum." dediğinde "Ben seni daha çok." diye cevap verdi Asiye.
Rüya salonun kapısına geldikten sonra "Baba gelmeyecek misin?" deyince "Ya Rüya toplamayalım saçını, böyle daha güzel." dedi tekrar. Rüya, ona omuz silkerek cevap verdikten sonra "Ata Berk 'Saçların topluyken daha güzelsin.' dedi. Toplayacağım, bana ne."
Doruk'un oturuşu dikleşirken yapmacık bir gülümsemeyle "Ata Berk kim babacığım?" diye sordu. Rüya "O benim sevgilim baba, biz evleneceğiz onunla." deyince "Asiye ne diyor kızın ya?" dedi Doruk dehşete düşmüş bir ifadeyle. "Rüya yok kızım evlenmek falan, hep benim küçük kızım olarak kalacaksın sen." "Evleneceğim ya, bana ne."
"Rüya, benim güzel kızım, akıllı kızım, bir tanem, prensesim, küçük civcivim... Yok babacığım, evlenme sen. Hem nereden çıktı bu Ata Berk?" "Sınıf arkadaşı." diye cevap veren Asiye'ye bir bakış attıktan sonra "O çelimsiz, sevimsiz çocuk mu?" dedi Doruk. "Hayatta olmaz."
O kendi kendine "Sınıf arkadaşı, sınıf arkadaşıdır. Öyle kalmaya devam etsin." diye devam ederken elindeki rengarenk tokalarını ona uzatarak "Sence hangisini takayım baba?" dedi Rüya tekrar. "Asiye hala benim değil, o bacaksızın beğendiği gibi yapmak istiyor ya. Bir şey desene kızına."
Bakışları kendilerini izleyen Umut'u bulurken "Sen de anca anneni benden kıskan, Ömer dayısı kılıklı." dedi. "Elalemin zibidisi ablasına göz koymuş, benim oğlum burada emzik emiyor."
Gülüşünü bastırmaya çalışırken "Doruk," dedi Asiye. "Sence de biraz abartmıyor musun? Yani çocuk onlar, nereden bilecekler evliliği? Evcilik oyunları gibi sanıyorlar işte. Hem Umut ne yapacak Allah aşkına, delirdin iyice." "Çocuksa çocukluğunu bilecek, bu erkek milletine hiçbir yaşta güven olmaz. Bak, velet şimdiden göz koymuş kızıma. Hem okula oyun oynasın diye mi gönderiyoruz biz kızımızı? İyi niyeti suiistimal resmen. Ama yemezler. Kızımı kandırabilir, ama ben gelmem bu oyunlara."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leukemia ✓
أدب الهواةAsDor ama anne ve baba... AsDor ama aşık, tutkulu, inatçı ve savaşçı... AsDor ama bu sefer "Hayat Gibi" Dram, entrika ve tabi ki aşk, sevgi, umut... Onlar şarkılarını söylerken(?) siz de eşlik etmeye ne dersiniz? "Küçük civcivim, güzel kızım..." 💜�...