S2B36| Holding

1K 70 228
                                    

Selam, n'aber?

Medyadaki şarkının bölümle alakası yok, hoşuma gittiği için ekledim.

Şey, diğer bölüm final 🥺👉🏻👈🏻

Bölüme gelecek olursam, karışık ve sanırım biraz hızlı bir bölüm. Tekrar okumadım, nasıl olduğunu bilmiyorum ama umarım severek okursunuz.

İyi  okumalar.

💜🧚🏻‍♀️

Asiye hastane yatağında oturmuş, elindeki oyuncağıyla oynayan oğluna baktı birkaç saniye. "Ya biz yol yakınken vaz mı geçsek?" Doruk gülüşünü tek bir nefesine sığdırırken "Sevgilim sence de biraz geç kalmadık mı bunun için?" deyince "Yo, kalmadık. Gidelim hadi." dedi Asiye.

Doruk, ona gülerken yatağındaki Umut'u kucağına aldı ve bir öpücük bıraktı boynuna. "Ya güzelim şöyle düşün, daha o ne olduğunun farkında değilken olup bitecek." "Hatırlamayacak, değil mi?" "Hatırlamayacak, canı da yanmayacak hiç." Asiye birkaç adımla aralarındaki mesafeyi kapattıktan sonra bir öpücük bıraktı oğlunun avuç içine.

Umut'u almak için gelen hemşireye bir bakış attıktan sonra tekrar oğluna döndü ve "Sakın korkma anneciğim, tamam mı?" dedi. Umut ne olduğunu anlamasa da yanağına öpücük bırakan annesine döndü ve gülümsedi.

Doruk "Aslan oğlum benim." derken hemşireye döndü Asiye ve "Bu ameliyatın herhangi bir riski yok, değil mi?" diye sordu. "Yok, hayır." "Peki verilen narkozun dozu ağı gelebilir mi?" "Anestezi sırasında hayati riski olan komplikasyonlarla sık karşılaşmıyoruz, merak etmeyin."

Hemşire, Doruk'un kucağındaki Umut'a dönüp "Gel bakalım." dediğinde işaret parmağını havada sallayarak "Iı!" dedi Umut. Bu hepsini güldürürken hemşire onu almak için bir hamle yaptığında, Umut kollarını babasının boynuna sardı. Doruk, oğlunun saçlarına bir öpücük bıraktıktan sonra "Babacığım hadi abla seni gezmeye götürsün." dediğinde gözlerini ona dikerek "Uya!" dedi Umut.

Doruk, oğlunun yanağına bir öpücük bıraktıktan sonra "Hayır babacığım, Rüya evde." dedi. "Birazdan gelecek Rüya." Umut gülerek kafasını aşağı yukarı sallarken, Doruk onu hemşireye uzatınca kollarını boynuna doladı. "Umut hadi babacığım." dedi Doruk, oğluna gülümseyerek. Umut ağlamaya başladığındaysa sıkıntıyla bir nefes verdi.

Bakışları, Asiye'yi bulduğunda dolu gözleriyle oğullarına baktığını görünce gözlerini kaçırdı ve oğluna döndü tekrar. "Umut, bak babacığım, ablanın üstündeki maviymiş." dedi sonra dikkatini dağıtmaya çalışarak. "Abla sana yıldızları gösterecekmiş."

Umut kızarmış gözlerini babasının gözleriyle buluştururken "Ağlama güzel oğlum." dedi Doruk, onu sakinleştirmeye çalışarak. "Biz buradayız, seni bekleyeceğiz, tamam mı?" "Umut," diyen sese döndüğünde hemşireyi görünce kafasını Doruk'un boynuna gömdü Umut. "Biz seninle çizgi film izleyelim mi?" "Iı."

Bir nefes verdikten sonra "Beraber gidelim mi, ister misin?" dediği oğlu, ona kafa sallayarak cevap verince "Tamam," dedi. "Annesi biz oğlumla gezip geleceğiz. Sen bekle bizi, tamam mı?" Asiye, Umut'un avuç içine bir öpücük bıraktıktan sonra "Tamam anneciğim, ben bekleyeceğim, siz babanla gezin." deyince güldü Umut.

Odadan çıktıklarında hala boynuna sarılı olan kolların üstüne bir öpücük bıraktı Doruk. Yavaş adımlarla geldikleri ameliyathanenin önünde durduklarında "Umut," dedi. "Sen ablayla bekle, ben de sizin gibi giyinip geleyim, olur mu?" "Baba." "Geleceğim babacığım, söz." dedi Doruk ve hemşirenin kucağına bıraktı oğlunu.

💜🧚🏻‍♀️

Asiye yatakta yatan oğlunun yanına oturmuş, uyanmasını beklerken Doruk da yanlarına geldi ve bir öpücük bıraktı Asiye'nin saçlarına. "Bak oldu, bitti işte." "Çok üzüldü, çok ağladı ama en azından küçükken atlattı."

"Anne, Umut'a ne oldu?" "Sünnet oldu anneciğim." "Hani beraber olacaktık?" "Sana demiştim ya sadece erkekler sünnet olur diye, unuttun mu?" "Unutmadım baba ama ben de sünnet olmak istiyordum." Doruk güldü ona ve "Kızlar sünnet olamaz babacığım." dedi. "Olmak istiyorum, bana ne." "Tamam, kardeşin iyileşince de sen sünnet olursun o zaman, anlaştık mı?" "Anlaştık babacığım."

Yaklaşık 10 dakika sonra kendine gelen Umut, halsiz bir şekilde "Anne?" deyince ona döndü Asiye "Annem." diyerek. "Baba gitmiş." Oğlunun sesleri tam çıkaramayarak söylediği şey ile güldü Doruk ve "Buradayım babacığım." dedi.

Umut'un yarı açık gözleri onu bulurken çıkardığı dile bakarak "Baba, Umut sana dil çıkarıyor." dedi Rüya güldükten sonra. "Umut bana küsmüş babacığım, ondan." dedikten sonra yatakta yanına oturdu Doruk ve "Oğlum, ben senin yanına geldim ama sen uyumuştun." diye anlatmaya başladı. "Ben de seni alıp buraya getirdim, yatağına yatırdım."

Tekrar gözleri kapanan kardeşine bakarken ofladı Rüya ve "Umut artık hep uyuyacak mı?" diye sordu. Onun sesini duyan Umut, gözlerini açarken "Uya." dedi kıkırdayarak. "Evet, ablan geldi anneciğim."

Kapı bir kere tıklatıldıktan sonra cevap vermelerine fırsat kalmadan açılırken, içeri "Oldu da bitti maşallah, damat olur inşallah." diyen Ömer, Oğulcan ve Berk girdi. Rüya neşeyle "Dayı!" deyip onun kucağına giderken, Asiye'nin bakışları kapının pervazına yaslanmış, onları izleyen abisine kaydı. "Hoş geldiniz." diyen Doruk'a hepsi aynı anda cevap verdikleri için odada oluşan kendi kendine gülen Umut bastırdı.

Onlar sohbet ederken Doruk'un telefonu çalınca yakındaki Asiye aldı telefonu eline ve "Sevgilim, telefonun." diyerek Doruk'a uzattı. Doruk arayana baktıktan sonra "Ben bir konuşup geleyim." dedi ve odadan çıktı.

Birkaç dakika sonra ise kendini sakin kalmaya zorladığı belli olarak odaya girdi tekrar. "Berko," dedi sonra. Berk'in bakışları kendisini bulduğundaysa "Proje kabul edilmiş oğlum." diye devam etti coşkuyla. Onlar birbirlerine sarılırken ne olduğunu anlamaya çalışarak bakıyordu diğerleri.

Doruk, onlara döndü ve açıklama gereği hissederek "Biz bir süredir işleri büyütmek istiyorduk." diye anlatmaya başladı. "Ama yeterli sermayemiz yoktu." diyerek araya girdi Berk. "Büyük -aslında çok büyük değil ama bizim için büyük- bir iş vardı, alırsak güzel kazanç sağlayacaktık." "Ve aldık."

Onlar tekrar coşkuyla birbirlerine sarılırken "Çok sevindim, tebrik ederim." dedi Asiye. Berk "Ben de tebrik ederim. Neden, çünkü hak ettik." deyip kendi kendine gülerken kafasını iki yana sallayıp güldü Asiye.

Ömer "Şimdi ne olacak peki?" diye sorunca "Bu işten aldığımız parayla bir ihaleye gireceğiz, alırsak..." "Alırsak ÖzKul mimarlık ofisi, ÖzKul holding olarak hayatına devam edecek." "Yok, Berk abarttı ama ofisimiz artık küçük bir şirket olacak." diyerek açıkladılar.

Herkes onları tebrik ederken, Doruk, Asiye'nin yanına gitti ve kolunu onun omzuna atarak kendine çekip aralarındaki mesafeyi kapattı. Saçlarına bir öpücük bıraktı sonra ve "Bundan sonra bizim için her şey çok daha güzel olacak." dedi.

💜🧚🏻‍♀️

Nasıl buldunuz bölümü?

Hz. İbrahim'in oğlu İsmail'i kesmeye götürüşünü yazıyormuşum gibi hissettim bölümü yazarken sdfhdsgfjdgs Doruk'a bir çıtır sinirliyim.

Büyük bir iş bağladılar ve bu onlar için çok önemli, çünkü işlerini büyütme fırsatları var ellerinde. Ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında?

Final tahminlerinizi buraya bırakabilirsiniz.

Okuduğunuz için teşekkür ederim. ❤️

Leukemia ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin