17

26.8K 560 435
                                    

İlahi bakış açısı.

Flasback.

Gecenin kör karanlığında hiç bir şeyin farkında olmadan, kulağına kulaklığını takmış yürüyüş yapıyordu, Gece.

Görkem'in yaptığının ağırlığı altında kendi düşündüğün bile aksine çok üzülmüştü. Eylül onun dostuydu ve Görkem ile birden gelişen olay onun ciddi anlamda içinde ki karmaşık hislerin büyümesine yol açmıştı.

Anıl uyuduktan sonra o evdən çıkmıştı. Biraz nefes almak istemişti zaten ama o nefesin tamamen kesileceğini fark etmemişti.

Birden ağzı kapanıp karanlık sokağın köşesine doğru çekti bir el onu. Ne kadar çırpınsa da fayda etmemiş ve Gece, bu gecenin karanlığından korkmuştu.

"Sessiz ol." Tanıdık sesle gözleri kocaman açıldı, Gece'nin. Karısından ki maskeli adam maskesini indirdi. Gece karşısında görüldüğü Anıl'ın babası ile afalladı.

Anıl'ın babası yaşlı bir adam değildi. Anıl'ın anne ve babası genç yaşlarında evlenmiş, hatta Anıl'ı da evlenmeden önce dünyaya getirmişlerdi. On yedili yaşlarında.

"Abi, senin burada ne işin var?" Dedi Gece. "Ne yapıyorsun?" Diyerek yeniden konuştu içinde büyük bir rahatsızlıkla.

"Gece, şimdi seninle bir anlaşma yapacağız güzelim." Derken Gece'nin gözüne doğru gelen saçı kulağının arkasına doğru itti.

Gece onu göğsünden itmeye çalıştığında Anıl'ın babası Gece'yi duvar ve kendisiyle daha fazla arasına aldı.

"Ben deliyim." Diyen adamla Gece korkuyla titrek bir nefes aldı. "Ve benim isteklerimde delice." Gece yüzünü buruşturarak adamı itmeye çalıştı.

"Sakin ol, Gece. Dinle beni." Gece gözlerini sıkıca yumdu. Çünkü kulağında ki kulaklık yüzünden zaten adamı duymuyordu, sadece dudak okuyordu. Adam ise Gece'nin gözlerini yumması ile kulaklarında ki kulaklığı çekip fırlattı.

"Sana beni dinle diyorum. Evet. Dinle." Adamın ciddi anlamda akli dengesi yerinde değildi. Ama oyununu güzel oynayan birisiydi, bir şey yapacaksa en iyisini yapacak, zehir gibi bir zekaya sahipti.

"Anıl'ın annesine tecavüz etmem sonucu Anıl doğdu." Dediğinde Gece hızlıca gözlerini açtı. Korkuyordu. Gece çok korkuyordu. "Anıl bizi mutlu mesut bir aile sanıyor, benim annesini çok sevdiğimi sanıyor. Ama bilmiyor ki ben onun yanında annesinin yanağını okşarken bile sadece annesinin yanağında ki yaralara sürdüğü kapatıcıyı yayıyorum." İğrençti. İğrençti ve Gece korkuyordu.

"Sence, Gece... Anıl bunları öğrense ne yapar?" Dedi adam düşünceli bir ses tonuyla. "Beni öldürür. Katil olur. O masum çocuk ki, masum değil." Diye ekledi. "Doğduğundan beri masum sanılan o çocuk, doğduğundan beri masum olmadığı duyulsa ne yapar?" Gece ani bir hareketle karşısında duran adamı itti.

Adam Gece'nin saçlarını kavramasıyla onu yüz üstü bir şekilde duvarla arasına sıkıştırdı. Adam kendisini Gece'ye doğru bastırırken, elini çenesi ve boynu arasında sıkıca Gece'yi tutmuştu.

"Gece, Anıl'ın canını acıtacağız. Çünkü neden mi? Ben deliyim ve böyle istiyorum. Ben ne istersem o olur. Ya ben bunu ona söyleyerek onun canını yakarım. Ya da sen o ibne Görkem'i bile ondan soğutup, ikinizin de onu terk etmesini sağlarsın. Anladım mı? Hangisi sence güzelim?" Dediğinde Gece'nin gözlerinden yaşlar boşalıyordu. "Oğlum benim kollarım arasına gelecek. Siz o iğrenç ilişkinizden çocuğumu çıkaracaksınız."

Gece daha sonra onu bırakmayı seçti. Anıl'ı bırakacaktı, canını acıtarak. Görkem yoktu şuan, Görkem zaten gitmişti ikisinden de.

Saçma bir durumun içindelerdi, ama Anıl'ın ailesine olan düşkünlüğünü çok iyi biliyordu. Anıl'ın canını her ikiside acıtacaktı, ama bunun daha az acıtacağını biliyordu, Gece.

O gece, Gece onları gözyaşlarıyla izleyen, Görkem'in farkında da değildi.

Her ikiside ayrı ayrı öldü o gece. Anıl ise evde uyuyordu, bir kaç gün sonra hiç uyuyamağını bilmeyerek, mışıl mışıl uyuyordu.

Adam gitti. Gece yere çöktü gözünde ki yaşlarla. Telefonu ile kulaklığın bağlantısını kesip son ses açtı telefondan şarkıyı. Sessiz sokak şarkıyı dinledi o gece ve Gece'nin bir kaç metre ötesinde karanlığa kısılmış, Görkem.

"Tükendim en içten..."

Tükenmişti Gece. Aslında biliyordu bu ilişkinin onu bu şekilde tüketeceğini.

"Yeri dolmazsa dolmaz..."

"Yaram öldürmez oysa..."

Öldürürdü.

"Sana yanlışmış aşk..."

Yanılmadı aşk. Yanıldığını sanacaktı.

🕯️

Ne diyor bu orospu çocuğu?

Sar-Hoş (BxBxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin