Görkem'in her şeyi bildiğini öğrenmiştim ve bu beni karmakarışık yapmıştı. Belki iyi olmuştu, belki kötü.
"Gece, nereye gidiyorsun?" Diyen Anıl ile derin bir nefes aldım.
"Bara geçeceğim Arın ile." Diye kısa bir cevap verdim.
"Sadece Arın ile? Ne alaka?" Dediğinde kolyemi boynuma taktım.
"Arın ile konuşacaklarımız var çünkü Anıl." Derken derim bir soluk verdim.
"Barda mı konuşacaksınız?"
"Evet, Anıl. Soru sorma artık."
"Ne yapıyorsunuz?" Diyen Görkem'e baktım. Duştan çıkmış, elinde ki küçük havluyla saçını kuruluyordu.
"Gece, bara gidiyormuş. Arın ile." Görkem bildiği için omuz silkti.
"Gitsin."
"Ya ne demek gitsin?!" Diye sitem eden Anıl gözlerini doldurmuştu. Ancak aslında gerçekten bir çocuk gibiydi. "Gitmesin, Görkem. Söyle ona." Dediğinde dudağımın kenarı hafifçe kıvrıldı.
"Anıl, bebeğim işlerimiz var. Bende çıkacağım. Bir kaç saate gelirim." Benimle gelecekti.
"Oha beni tek mi bırakıyorsunuz?" Diye hayretle konuşan Anıl ile kendimi tutamadan güldüm.
"Otur çizgi film falan izle, bebe." Dediğimde saçlarına minicik bir öpücük kondurdum.
"Gidin." Dedi trip atar gibi ve odadan çıktı.
Görkem'e döndüğümde kafasını ne yapacağını bilemez gibi iki yana sallıyordu.
"Bir şey yapalım. Anıl'ı bırakamam." Dediğinde yutkunma ihtiyacı hissettim.
"Anıl bunu kaldıramaz, Görkem. Annesine olan düşkünlüğü ortada, babasına da. Lanet olsun o adam! Ne yapacağım bilmiyorum, ama Anıl'ı acıtsam bile daha az acısın istiyorum."
"Öyle zaten! Ama biz varız! Biz onun yanında olursak aşar, Gece. Hem annesi bizimle yaşamaya başlar belki. Ne dersin? Lütfen, Gece. Anlatalım Anıl'a." Yatağa oturup yastığı kollarım arasına alıp derin bir nefes verdim.
"Tamam. Anlatalım." Dediğimde Görkem sorgular gibi baktı bana. "Tamam diyorum, Görkem. Gel anlatalım hadi."
Görkem ile salona geçtiğimizde tekli koltuğa geçip oturdum. Ben konuşmayacaktım.
"Anıl seninle bir şey konuşacağız." Diyen Görkem ile Anıl ikimize de tedirgin bir şekilde baktı.
"Beni bırakacak mısınız?" Diye panikle sorduğunda hızla başımı iki yana salladım.
"Saçmalama, bebe."
"Anıl, beni iyi dinle." Diyen Görkem derin bir nefes alıp her şeyi baştan sona anlatmaya başladı.
"Bize, yani Gece'ye sunduğu iki seçenek vardı, Anıl. Biz seni bırakmaya göz yumamadık, bu gerçekle, bu acıyla yaşayacaksın ama biz yanında olacağız söz." Anıl'ın gözlerinden yaşlar hızlıca akarken bütün bedeni titriyordu.
"Benim babam mı yaptı bunu?" Dedi titrek sesiyle. "Yapmaz! Yapmaz! Benim babam yapmaz!" Diye bağırarak ayağa kalktığında Görkem Anıl'ı kolları arasına alıp sıkıca sardı.
"Anıl, babanın sana bıraktığı acı nasıl geçer bilmiyorum ama lütfen biraz sakin ol. Anneni yanımıza alırız. Annem bizimle olur, olacak, söz."
"Annem! Annem! Benim annem!" Derken Anıl Görkem'in kolları arasında hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
"Evet annen, bebeğim. Senin annen. Alacağız anneni, bizimle yaşayacak, tamam mı?" Diyen Görkem Anıl'ın saçlarını okşuyor, sık sık öpücükler konduruyordu.
Öylece durmuş izliyordum. Acısını izliyordum. Acısını bize gösteriyordu.
"Söz mü?" Diyen Anıl gözlerinde ki yaşları silerek Görkem'in kollarından ayrıldı. "Söz mü? Annem bizimle yaşayacak. Söz mü?"
"Söz." Dedim titremesini engelleyemeyen sesimle. Aynı şekilde Görkem'de konuşmuştu.
Çalan zil ile beraber ayağa kalktım. Kapıyı açtığım an ağzımdan kopan çığlığa engel olamamıştım.
Anıl ve Görkem'in de yanıma ulaştığını hissederken Anıl'ın da çığlığı kulaklarımı doldurdu.
Anıl'ın annesi üzerinde sadece beyaz bir gecelikle yerde yatıyordu.
Tam kalbinin üzerinde ise bir kurşun.
Gözlerimden yaşlar boşalırken yere çöktüm. Anıl'a daha bir dakika önce verdiğimiz sözü tutamamıştık.
Annesi bizimle de yaşamayacaktı, bizsiz de.
Görkem'e baktığımda elinde küçük bir kağıt vardı. Göz göze geldiğimiz de konuştu.
"Siz sanırım beni saf sandınız. Evinizde ki ses kağıt cihazlarınızdan haberiniz bile yokken hangimiz daha saf?"
Anlatmamalıydık.
Belki mahvolmalıydık ama bu şekildedir hepimiz parça parçaya bölünmemeliydik.
Artık paramparçaydık, hepimiz.
🕯️
Bir haftalık sezon finali olsun... Ama belki dayanamaz bölüm atarım bilemiyorum. Sizi seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sar-Hoş (BxBxG)
Short StoryHomofobikler girmesin. Bu hikayede onların sonu gelirken, 𝐺𝑒𝑐𝑒'nin zifiri karanlığında 𝐷𝑒𝑛𝑖𝑧'den esen sert bir 𝑅ü𝑧𝑔𝑎𝑟 sayesinde ben, o sondan yeniden yazılmaya başladım.