Gözlerimi açtığımda başımda ki ağrıyla direkt şakaklarımı ovuşturdum.
Etrafa baktığımda Eyl'in yatağında olduğumu gördüm. Sanırım beni üst kata taşıyamayıp kendi odasına getirmişti.
Ayağa doğru kalktığımda kasıklarıma giren keskin ağrı ile geri yattım. Her yerim ağrıyordu. Bayılıp kalsa mıydım?
"Eylül!" Diye bağırdım. Kapı açıldığında Eyl bana gülümsedi.
"Uyandın sonuna, minik ayı." Dediğinde gülmeye çalıştım.
"Bir ayı olmadığım eksikti zaten." Dediğimde gülerek yanına doğru geldi.
"Kalk hadi, kahvaltı hazırlamıştım bende." Dediğinde başımı iki yana salladım.
"Kalkamıyorum."
"Neden?"
"Kalkamıyorum işte."
"Oha, Gece! Altına mı işedin?!" Dediğinde kendimi tutamadan güldüm.
"Hayır ama bir ıslaklık var gibi." Dediğimde yorganı kaldırdı. Ben gülerken onun yüzünde ki hafif tebessümü sokmuştu.
Yatağa baktığımda beyaz örtünün tamamen kan olduğunu görmemle yüzüm buruştu.
"Of, Eylül özür dilerim." Dedim yataktan kalkmaya çalışırken. "Regl döneminin geldiğini farketmemiştim." Dediğimde kafasını hızla iki yana salladı.
"Ne sorunu olacak, Gece. Normal bir şey bende yaşıyorum. Kalk sen bir duş al ben makinaya atarım bunları oldu bitti." Derken ayağa kalktım. Kasıklarımda ki ağrı devam ederken gözlerimi yumup açtım.
Banyoya girdiğimde üzerimde ki pjamalardan kurtuldum sanırım üzerimi Eyl değiştirmişti.
Duşa girdiğimde duşakabinin kenarına oturdum. Her yerim ağrıyordu, halim yoktu. Sıcak su başımdan aşağı akarken usul usul bedenimi yıkadım.
İnsan sahipsiz kalırsa ya...
Havluyu üzerime sarıp odama çıktım.
Üzerime rahat bir elbise giyinip bahçeye çıktım.Bahar ayını gerçekten çok seviyordum.
Hamağın üzerinde kitap okuyan Eyl'i gördüğümde yanına doğru sessizce ve yavaş adımlarla gittim. Hamağın kenarından tutup aşağı doğru çektiğimde Eyl yere düşmüştü.
Ona minik bir kahkaha attığımda eteğimin uçlarından tutup beni yanına çekmişti. Hiç bir şey olmamış gibi üstüme doğru çıkması ile kendimi biraz geriye çektim.
"Saçlarını neden kurutmadın?" Dediğinde omuz silktim.
"Kendisi kurur."
"Hmm..." Dediğinde gözleri dudaklarımı bulmuştu gözlerimi kaçırdım. Ne oluyor amına koyayım? "Ama hasta olursun?" Dediğinde yine göz göze gelmiştik. Onu üzerimden ittiğimde ayağa kalktım ve derin bir nefes aldım.
"Bana bir şey olmaz."
Hamağa uzanıp gözlerimi kapattım. "Cenk gelecek." Diyen Eyl ile gözlerimi açtım.
"Ne? Neden?" Dediğimde omus silkti.
"Çok istiyormuş gelmek. Kıramadım." Dediğinde derin bir nefes aldım.
"Gelecekse gelsin." Derken yeniden gözlerimi kapattım.
"Uyuyacaksın bak orada." Dediğinde yine omuz silktim.
"Eylül sal beni." Dediğimde gittiğini anlamıştım. Havanın hafif serinliği ile gerçekten uykuya yenik düşmüştüm.
Bahçede gittikçe çoğalan sesler ile gözlerim araladım. Güneşin tutunculuğu gözüme çarptığında güneşin batacağını anlamıştım. Üzerime bir örtü serilmişti, gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sar-Hoş (BxBxG)
Short StoryHomofobikler girmesin. Bu hikayede onların sonu gelirken, 𝐺𝑒𝑐𝑒'nin zifiri karanlığında 𝐷𝑒𝑛𝑖𝑧'den esen sert bir 𝑅ü𝑧𝑔𝑎𝑟 sayesinde ben, o sondan yeniden yazılmaya başladım.