~AYAZ~ (TAMAMLANDI)

25. Bölüm: FARKLI BİR KAOS

Medya: Derya ve Eylül 🔥

Damla Korkusuzdan...

"Adı neymiş?"

"Kaan. Ka. an. Derya, bi daha tekrar etmemi ister misin?"

Eylülle okula gireli henüz çok olmamıştı. Dün yaşananlardan sonra Ayazın hareketlerine daha dikkat etmeye başlamıştım. Ki sadece Ayazın değil o tayfadan kimin adı nerde geçse kulağım bi şekilde algılıyordu.

Eylülle okula girdiğimizde Ayazların bahçede olmadığını farkedip bahçeye geçmiştik, banklardan birine oturduğumuzda arka bahçeden gelen dörtlüyle yanımızdaki banka oturan 3 kızında çenesi durmak bilmemişti.

Hele birinin şu Sarp'ın kuzeni olan Kaan'a düştüğü baya belliydi. Hayır o tarafa bakmasa başka Kaan derdim ama besbelli onların olduğu tarafa bakıp konuşuyorlardı.

Onların her konuşmasında ise Eylülle kahkaha atmamak için birbirimizin kolunu sıkarak kıkırdıyorduk.

Şu Derya denilen kız sabahtan beri, adının Kayra olduğunu anladığım kıza Kaanın adını sormaktan bıkmamıştı.

Bende Ayaz'ın tokamın olduğu bileğine bakmaktan bıkmamıştım gerçi..

"Soyadı neydi?.."

Kızın 4. kez sorduğu soruyu tekrarlamasıyla, elini ağzına götürüp bana doğru eğilen Eylülle bende sırıtışımı bastırmaya çalışarak kafamı yukarı kaldırmıştım.

"Hasbinallah! Hasbinallah!"

Sabahtan beri sabır dilenmekten imana gelmiş üçüncü kız bir kere daha sabır çekmişti.

"Ne var Gece?" diye arkasında ayakta dikilen kıza dönen Derya ile o kızın adınında Gece olduğunu anlamıştım.

Gece denilen kız, adından almış gibi oldukça koyu renkli gözlere ve siyah saçlara sahipti. Saçları belinin ortasına kadar düşüyordu ve neredeyse düzdü. Öndeki perçemleri ise ona çok güzel bir hava katıyordu. En çok dikkatimi çeken koyu saçları ve gözlerine, özenmeden edememiştim.

Sabahtan beri Kaan'ı övmekten geberecek kız olan Derya bana bir yerden aşırı derecede tanıdık geliyordu. Ela renkli gözleri ve omzunun biraz aşağısına gelen kumral saçlarıyla o da oldukça güzel bir kızdı.

Derya denilen kıza açıklama yapmaktan bıkmayan o sabırlı kız, Kayra'nın ise Geceninki gibi oldukça uzun, ama açık kahverengi ve dalgalı saçları vardı. Gözleri de açık kahverengiydi. Bakımına önem veren bi tip olduğu ilk bakışta anlaşılıyordu. Yüzünde tek bir sivilce izi bile yoktu. Spor ayakkabılarından bile dış görünüşüne verdiği önemi anlayabilirdiniz.

"Kaya! Deryacım. Kaya!"

Diyerek tekrarlayan Kayraya karşılık verdi Derya

"Hayır yani, resmen soy adıyla da haykırıyor! Taş gibiyim diye."

Eylül dayanamayıp ufak bi şekilde kıkırdadığında gülmemeye uğraşırken verdiğim çaba yüzünden ortadan ikiye bölüneceğimi düşünmeye başlamıştım. Bir yandanda susması için Eylülün kolunu cimciklemiştim.

Biraz sert cimciklemiş olduğum için yerinden sıçrayan Eylül sırıtan suratıma hafiften tokatı yapıştırırken, kolunu tutuyordu. O sırada gözüm yanlışlıkla o tarafa kaydığında, Gece denilen kızın simsiyah gözleriyle karşılaşmıştım..

Düz bir ifadeyle bana bakarken gözlerinin koyu renginden göz bebeği neredeyse belli değildi ve bu insanı tedirgin etmek için yeterliydi.. Gözlerini benden alıp Ayazların tarafına çevirdiğinde benim yüzümdeki gülümseme solmuştu.