49. Bölüm: İNTİKAM SOĞUK YENEN BİR YEMEKTİR

34 5 67
                                    


Bölüm Şarkısı: Perdenin Ardındakiler- Zaman Bir Muamma

...

Ayaz Cesurdan...

"Evet gençler, sınıfları karıştırmayın, ortadan kaybolmayın, direkt içeri giriyoruz!"

Hocaların uyarısı eşliğinde, bizi labirent parka getiren okulun ayarladığı otobüsten inmiştik. Yanımdaki Sarp ve Ardayla beraber sınıf hocamızı takip ettiğimiz sırada birden Kaan nefes nefese yanımızda bitmişti,

"Madem bu müdür olacak adam etkinlik için beni sizin sınıfa geçirdi, servise niye sizinkine bindirtmiyor? Bizim servisten inipte sizin sınıfın tarafına geçene kadar bütün okula çarptım ellam."

Gelir gelmez bize şikayetlenen Kaana karşın gülerken, gözlerim servislerden inen öğrencilerin toplandığı yerde Rüzgargili bulmuştu.

"Bence en büyük derdimiz servis olmayacak ama sen bilirsin yetersiz." diyerek kaşlarımla onları işaret ettiğimde Kaan arkasını dönüp oraya bakmıştı.

Bir süre baktıktan sonra önüne dönüp alaylı bir nefes veren Kaana bakarken, Berkinde bizi gördüğünü farketmiştim.

"Gençler takip edin beni." diyen sınıf hocamız indiğimiz yerin biraz ilerisinde, büyük bir eğlence parkı gibi gözüken, uzun duvarlarla çevrili yere ilerlediğinde bizde onun peşine takılmıştık.

Saray kapısı gibi uzunca kapıları olan, duvarları yeşil renk ve sarmaşıklarla kaplanmış yerin kapısının üstündeki tabelada,

'Labirent Park ~Basoy ' yazıyordu.

Genişce kapı içeriden açıldığında, önce biz dokuzlar olmak üzere sırayla öğrenciler içeri girmişti.

İçeriye adımladığımız sırada, serviste uyuduğu için uykulu haliyle çok konuşmayan Sarpın gözleri fal taşı gibi açılmış, sanırsam uykusu kaçmıştı.

"Vay anasını.." diye mırıldandı Sarp. Bende etrafta gözlerimi gezdiriyordum.

Girişte sizi taştan patika şeklinde bir yol karşılıyordu, onun dışında yeşil duvarların sardığı geniş arazi çimlerle kaplıydı. Kış olduğu için nemli bir hava vardı.

Karşınıza baktığınızda sizi ilk olarak bahsettikleri labirent karşılıyordu. Girişin oldukça ilerisindeydi. Şuan anladığım kadarıyla ona doğru ilerliyorduk.

Dedikleri gibi 8 kapı görmüştüm. Sırayla yanyanaydı. Labirent üstü kapalı şekildeydi, bildiğiniz kocaman ama enine doğru büyükçe bir villa gibi. Rengi düz griydi. Yine taştan oluşturulmuş havası verilmişti.

Beni asıl şaşırtan, burda sadece labirent görmeyi beklerken, labirent parkın sol tarafında kalan, baya arkada bir konser alanının olmasıydı. Buradan oldukça uzak dururken, labirentten geçince sanırım yakın bir mesafeye iniyordu.

Konser alanının yanında yiyecek alınabilecek bazı yerler görmüştüm. Büfe tarzı.

Açıkçası güzel tasarlanmış bir eğlence alanıydı.

Yürüye yürüye labirentin önüne geldiğimizde daha büyük görünmüştü gözüme.

Labirentin yanında hazırlanmış kürsüde Baran Beyi gördüğüm sırada bizim okul tamamen içeri girmiş, labirentin önünde toplanmıştık.

İşin garip tarafı biraz uzakta kalmış büyük kapıdan bizim servislerin gittiğini görmüştüm, ama onların yerine başka servisler gelmişti.

Ne olduğunu anlamak için oraya odaklandığımda, o servislerdende forması bizim tarzda olan ama rengi farklı olan öğrencilerin indiğini gördüm.

~AYAZ~ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin