26. Bölüm: KOPARILMIŞ ARKADAŞLAR

28 10 0
                                    


Medya: Damla💙, Kayra💫 ve Gece🖤

Yazardan...

3,5 yıl önce...

"Ah! Bileğim!" diye sızlanarak düştüğü yerden kalktı Derya.

Anında yanına koşan mavi gözlü kız bir yandanda onu azarlıyordu

"Of! Ben sana dedim ama benim bisikletimi süremezsin diye! Benim bisikletim sana büyük işte!"

Başındaki kurdele şeklinde pembe tokayla Deryanın yanına koşan diğer bir kız da Deryanın diğer kolundan tutmuştu ve mavi gözlü kızla beraber Deryayı kaldırmışlardı. Götürüp binanın kamelyasına oturttukları sırada elinde su balonlarıyla gelen diğer iki arkadaşları onları farkettiğinde yürümeyi bırakmış, onların ikinci evi olan kamelyaya hızla koşmuşlardı.

Ellerindeki su balonlarını telaşla masaya bıraktıkları sırada gözleri kahverengi ve ela arasında gidip gelen kıvırcık saçlı kız hemen Deryanın bileğini eline alarak sordu

"Noldu size?!" siyah gözleri telaşla bakan kız cebinden çıkardığı peçeteyi kıvırcığa verdiğinde kıvırcık hemen peçeteyi arkadaşının çizilmiş ve kanayan bileğine bastırdı.

"O kadar binme dememe rağmen sizi beklerken sıkıldığı için bisikletime bindi. Ve düştü işte." dedi mavi boncuk gibi gözleri olan kız.

"Ne yapayım, yarın gidiyorsunuz siz. Sonra da Eylül. Bidaha ne zaman binerdimki bisikletine?"

Bu lafının üstüne mavi gözleri hafifçe dolan kız Deryanın boynuna kollarını dolamıştı.

Kıvırcık, elindeki peçeteyi hâlâ kanın durması için arkadaşının bileğine bastırırken o da ağlamamak için kendini zor tutuyordu.

Kızların hepsi bu gerçeği hatırlayınca hüzünlenmişti. Evet bu 5 küçük arkadaş..

Kıvırcık, gözleri ela ve kahverengi arası olan kız, Eylül Avcı

Mavi boncuk gözleri olan o kız, Damla Korkusuz

Simsiyah gözleri ve siyah saçlarıyla adını tam anlamıyla taşıyan, Gece Olcay

Kahve gözleri ve dalgalı kahve saçlarıyla, Kayra Akik

Ela gözleri ve kahverengi düz saçlarıyla o kız, Derya Yıldırım

İşte bu beş küçük kız bu ufak binada çok uzun süredir olmasada 4 aydır arkadaşlardı. Ama bu 4 ayda biriktirmedikleri anı, oynamadıkları oyun kalmamıştı.

Damlanın ailesi bu küçük apartmana idareliğine taşınmıştı zaten, tekrar güzel bir ev buldukları için İstanbula gitme vakitleri gelmişti. 1 hafta içinde herşey hazırlanmıştı, yarın gidecekleri için şu kalan bir güne sığdırabilecekleri kadar oyun sığdırmaya çalışmışlardı.

Eylülün babası da İstanbuldan iş teklifi almıştı. Bu işi değerlendirmek istiyordu. Yaklaşık 3 güne de o ayrılacaktı bu binadan.

Kalan üç arkadaşa nolacağı belli değildi. Kimisi Kocaeli'nin bu küçük mahallesindeki binada kalmaya devam edecekti belki, belkide gidecekti...

Eylül elindeki peçeteyi yavaşça arkadaşının bileğinden çekerken Deryanın birazcık canı acımıştı.

"Evet, belki bu gün son günümüz ama gün hâlâ bitmedi deil mi? Bu su balonlarıda süs olsun diye burda değil. Hadi, savaşşş!" diyerek masadaki su bolanlarından 5-6 tanesini kucaklayıp koşmaya başlayan Kayra ile beraber hepsinin neşesi yerine gelmişti.

Derya bileğindeki acıyı çoktan unutmuş, o da balonlardan alıp Kayraya atmaya çalışmaya başlamıştı.

Diğer kızlarda aynı şekilde onlara katılınca, sırılsıklam olana kadar oynadılar.

~AYAZ~ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin