39. Bölüm: KARANLIKTAN İBARET

28 5 3
                                    


Kaan Kayadan...

Oflayarak elimdeki kağıdı Ardanın kafasına attım.

"Girecek." diyen Ayazda oturduğu sandalyede şakakların ovuşturarak arkasına yaslanmıştı.

Arda kağıdı alıp 40. kez elime tutuşturduğunda artık isyan edecektim.

"Hem de sağlam girecek." dedi aklı varmış gibi elindeki defterde yazanları ezberlemeye çalışan kuzenim.

"Sizin yüzünüzden yazılılara besmele yerine 'girecek' diyerek başlıyacağım. Oğlum biraz sussanıza!" diyen Ardada eline aldığı kalemi Sarpın kafasına attığında Sarp eğilerek kurtulmuştu.

"Asıl sana bilim adamı falan derken, biz bu çalışmayla bilim adamı olucaz senin yüzünden. Şerefsiz Arda." diyen Ayaz sabahtan beri arkasını kemirmek dışında kullanmadığı kalemi Ardanın kafasına atmıştı.

Ardanın evine ders notu dilenmeye geldiğimizde, kendimizi oturup ders çalışırken bulacağımızı düşünmemiştik.

"Kesin be sesinizi artık. Sanki bana çalışıyorlarda bilim adamı olacaklarmış. Al sana bilim adamı." diyerek Ayaza nah çeken Ardayla Ayaz sahte bir şaşkınlıkla ona baktı.

Yarın yazılı haftasının son günüydü.

15 tatile, yani birinci dönemin sonuna yaklaşmıştık, artık birbirimize iyice alışmıştık.

Arda kendini iyice aşmıştı. En azından bizimleyken o ciddi tavırlarını yeri geldiğinde rafa kaldırıyordu.

Sarpla Ayaz evlenmişti. Zaten birbirlerine yavşayıp duruyorlardı.

Tamam henüz o aşamaya gelmediler ama bence Damla ve Eylül sürekli olarak aldatılıyor.

Ben de bunlara iyice alışmıştım. Peşlerinden koşup sürekli ilgilenesim, hep onlarla takılasım geliyordu.

Güya 10. Sınıftım, onlardan bir yaş büyüktüm ama kendi arkadaşlarımdan çok onlarla takılıyordum.

Elimdeki kağıdı tekrar yere attığımda Arda bana ters bir bakış atıp ofladı.

"Kaan! Şu kağıdı bir daha yere atarsan.." diyerek ayağa kalkıp kağıdı aldığında alayla güldükten sonra ciddiyetle baktım ona.

"Naparsın aslanım?" dediğimde elindeki zımbalanmış kağıtlarla öylece baktı bana.

Onlarla böyle uğraşmak baya hoşuma gidiyordu.

Zaten kardeşi olanlar bilir, onlarla uğraşmak en büyük eğlencedir. Ya da abiniz veya ablanız varsa, canı sıkıldığında size bulaşır.

Kardeşim olmaması da onlarla uğraşmam için bir etkendi.

"Hiiiç.." elindeki kağıdı yatağın üstüne koyduğu sırada kalktığı sandalyeye geri oturdu.

"Adam ol böyle." dediğimde ayaklarımı Sarpın oturduğu Ardanın yatağının üzerine doğru uzatarak sandalyede gerindim.

Sarp yatağa oturmuştu, bizde üç sandalye getirip yatağın etrafına dizilmiştik. Arda tekerlekli sandalyesiyle bir bizim buraya bir de çalışma masasına kayıp duruyordu.

"Hay amınakoyayım ben bu coğrafyanın." diyen Sarp elindeki defteri yanına koyduğunda oturduğu yatakta kendini geriye atmıştı.

"Kaan, Türkiye hangi konumlar arasında yer alıyordu?" diyen Ayaza 'ne münasebet' dercesine baktım.

"Bana sayısal ders sormayacaksan soru sorma Ayaz. Karşınızdaki insan Tarih ve Coğrafyadan heleki Felsefeden kendini tamamen soyutlamış özgün bir şahıs." dediğimde Ayaz göz devirdi. Arda çalışma masasında bir şeyler ararken Ayaza cevap vermişti.

~AYAZ~ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin