64.BÖLÜM: "777"

189 44 64
                                    

Rüya Seren

Ses kulaklarımdan gitmezken saniyeler içinde vücüdüm yıkılıyordu. Kendimi yerden yere vursam da kaybettiğim adam geri gelmiyordu. Delirmişcesine hareket ederken gözlerim koluma kaydı. Onun bana son kez bıraktığı hatırasına..

"Ne zaman bir mucizeye ihtiyacın olsa bu rakamları en içten ve en samimi şekilde oku" dediği doldurdu kulaklarımı.  Elimi bilekliğin üzerine koyarak "777" sayısına baktım. Ağlayarak rakamları okuduğumda herkes bana bakıyordu.

Artık bu adamı kurtarmaya en saçma yollardan bile ulaşmaya çalışıyordum. Defalarca tekrar ettim. Hem de defalarca, saniyeler sonra o tiz ses kesildi bir anda. Fişini çekmiş olamazlardı dimi? Ölmüş olamazdı benim sevdiğim adam. "Defne ses kesildi. Öldü mü cevap ver!" Defne yerde şaşkınlıkla otururken duvara yaslanıp bacaklarımı karnıma doğru çektim, eğdim kafamı. İleri geri sallanarak kulağımı kapattım.

"Olamaz ölemez,ölmedi ölmedi!" Defalarca aynı kelimeleri kurarken doktorlar odadan çıktı. Onlara bakmadan yerde ileri geri sallanırken kulaklarımı sıkıca kapattım. Bir daha asla duyamazdım o "başınız sağolsun" kelimesini, bir kez daha kaybedemezdim aklımı. "Gerçekten bir mucize oldu, kalbi direniyor resmen. Yaşamak için savaşıyor" doktorun dedikleri çat pat kulağıma gelirken bir anda Berk önümde durup kulaklarımı açtı.

"Ölmedi senin için aşkınız için savaşmaya devam ediyor ölmedi Rüya bırakamadı seni!!" Berk sevinçle bağırırken duyduklarıma inanamadım. "Ölmedi dimi, bırakmadı savaşmaya devam ediyor dimi?" Gözyaşlarım bu sefer de sevinçten akıyordu. Yerden bir hışımla kalkıp Berk'e sarıldığım da hala inanamıyordum.

İşe yaramıştı. Mucize olmuştu,sesimi duymuş ve savaşmaya devam etmişti. Herkes birbiri ile sarılırken bu sefer de babam sıkıca sardı beni. "Senin için yaşayacak" diyerek fısıldadı kulağıma. Benim için yaşayacaktı, bizim için savaşa devam edecekti. Savaşın son siren seslerini es geçip devam etmeyi seçmişti.

"Sevincinizi bölmek istemem ama kalbinin çalışmaya devam etmesi yaşayacağı anlamına gelmiyor, acilen nakil yapılmaz ise şuan bile kaybedebiliriz hastayı" dedi. Kalbim olduğundan hızlı atmaya başlamıştı. Onu kaybedecek olma düşüncesi içten içe beni yerken arkamdan bir sea duyuldu.

"Efe'nin fişini çekin!" Ses oldukça gür ve kararlı çıkmıştı. Dakikalardır arkamızda olanları izleyen oğlu ölmüş olan annenin sesiydi. Herkes bir anda sesin geldiği yöne döndüğünde gözlerim kadını buldu. "Madem ölen oğlumu geriye getiremiyoruz, bari bir oğlumun yaşamasına sebep olalım" dedi. İsminin Kubilay olduğunu öğrendiğim çocuk annesine gururla sarılırken bir anda koşarak ayaklarına kapandım.

"Çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim hakkınızı nasıl ödeyeceğim bilmiyorum" yerde tirtir titrerken kadın benimle birlikte çöktü yere. Oda ben gibi ağlıyordu. "Ben kaybettim bari sen kaybetme, benim oğlum için yaşayıp onun hayallerine ortak olsun yeter" dedi. Gözlerimi kadına çevirip defalarca öptüm elini.

"Çağatay artık senin de oğlun ve emin ol Efe'nin hayalleri için elimden ne geliyorsa yapacağım hem de her şeyi" dediğimde kadın sıkıca sardı beni. Tüm herkes ağlarken doktorlar zaman kaybetmeden Efe'nin yanına geçtiler. Merih amca kadına defalarca teşekkür ederken Efe için yaşam bitmişti. Beyaz örtü üzerine kapatıldığında Kubilay abisini böyle görmenin üzüntüsü ile Ayaz'a sarıldı.

Bir aile yıkılırken bir aile toparlanıyordu. Hayatın adaletsizliği ise tam da burda başlıyordu. Bir anne oğlunu toprağa verirken bir aile ise oğullarının yaşayacağı düşüncesi ile hayata tutunuyordu. Nakil için ameliyata girdiğinde  herkes ameliyat kapısının önündeydi.

Bir Mucize Yeter (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin