♥ Benim Mutlu Günüm ♥

Haber

Fotoğrafı gördüğümde istemsizce sırıtmıştım. '' Gıcık '' diye içimden geçirmiştim. Bende hemen ona mesaj attım.

KİME : Woohyun

MESAJ : Teşekkürler. Ha bu arada saçım kırmızı değil -,-

Peh ! Bana kırmızı da çok yakışır sanki. Derken hemen mesaj geldi.

KİMDEN : Woohyun

MESAJ : Doğru ve senin kadar güzel de değil :) Hiç bir şey senin güzelliğinle yarışamaz.

Diye mesaj attığında hemen  ses kaydı yolladım.

- Gıcııııııık ! diye. Ne yapabilirdim. Acaba yakışırmıy dı ki kırmızı saç  diye düşünüp hönkürürken annem odaya daldı.

- Kızım sen ne aasdasdas  dedi gülmekle eliyle omzuma vurarak.Tabi bende her normal insan gibi   Error  verdim o an.

-  Efendim ? dedim sadece. Sonra gülerek beni kolumdan çekiştirmeye başladı. Ve oturma odasına oturttu. Oda da abim ve babam vardı. Hemen televizyonun karşısına geçtik. Babam bana gülerek televizyonu açtı. Haber vardı. AMAN TANRIM DİDİM. HABERDE BEN VE WOOHYUN VARDIK. TAXSİ'DE UYUMA VE BENİ DÜN AKŞAM KAPIDA YANAĞIMDAN ÖPTÜĞÜ VE HER ŞEYİN VİDEOSU VARDI !

- Evet sevgili izleyiciler. Ünlü şirket sahibinin kızı Jiyeon , Ünlü holding sahibinin oğlu yani Woohyun ile aralarında gizli bir ilişki olduğunu kimse bilmiyordu. Taki dün akşam muhabirler onları görünceye dek. Şimdi onlar ne yapacak bakalım. Evet şimdi sıradaki habere geçiyoruz. Bu sabah olan yangından kimse kurtulamadı-

Babam televizyonu kapatmıştı. Ben düşüncelere dalmıştım. Çünkü eğer bu haberi Myungsoo görürse gerçekten de başım beladaydı. Myungsoo bildiğim kadarıyla bana güveniyor. Ama fazla kıskanç . Dur bana güvenmiyor. JB ' yi bile yanlış anlıyorsa. Öpücük ve el ele uyuma. Artı plajda yan yana yatmamız. Olamaz ! Hemen Myungsoo'ya ulaşmalıyım.

-  Bak kızım. Senin kimseyle olmana karışmayacağız. Ama hem Myungsoo ve hem Woohyun olmaz. Bir kişiyi seç. Bu arada uzakta olan birisiyle iletişim kuramazsın. Woohyun senin için daha iyi-

-  Baba ne olur sen yapma. Hepsi yanlış anlaşılma. Tamam onlar oldu. Ama konuları çok farklı. Taxi olayı uçaktan dolayı yorgun olmamız. Plajda da uzanmamız büyük annesi vefat etmişti. Ondan dolayı. Yani birbirileri ile hiç bir alakası yok. Hem sen bu tür haberlere inanmazdın. Ya gözünü seveyim bakkalcının oğlu ile  de haber yapmışlardı. Her gün ekmem almak konusu ile ilişki yapmışlardı. Yoksa sen buna hemen inandın mı ? Dur ! Myungsoo' ya hemen ulaşmalıyım. Yoksa çok kötü olacak.  deyip ayağa kalktığımda abim ile olduğum yerde durdum.

- Seni seviyor. 

- Ne ?   dediği şeyi anlamamıştım. Meraklıca başımı geri çevirdim.

-Woohyun seni seviyor.  Ne Woohyun beni mi seviyor ? Çok saçma. Sevseydi söylerdi.

- Saçma sapan konuşma abi. Woohyun öyle birisi değil.  dedim alayca. Ama gerçekten de saçmaydı.

- Jiyeon asıl saçma konuşan sensin. Seni sevmeseydi neden seni kurtarırdı ? Neden Myungsoo'dan seni uzak tutardı.  bu dedikleri iyicene moralimi bozuyordu.

- Abii-  sinirden dişlerimi sıkarak konuşuyordum. Gerçekten her şey üst üste geliyordu. Birden zil çaldı. Annem aceleyle kapıyı açtı. İçeri Woohyun geldi. Al tek eksiğimiz oydu. Tavandan da Myungsoo gelsin. Tam olacaktık.