Olanlardan dolayı ( rezil olmamdan) içeri girmemeliydim. Yani giremezdim.
Büyük utanç ile yere çömelip başımı bacaklarımı dayayıp kalp atışlarımın normale inmesini bekledim. ama nafile... Olmuyordu. Kalbim şuan aşırı kalp pompalamasında patlayacak gibiydi.
Ben böyle düşünürken sırtımda bir el hissetmem ile kendimi merdivenlerin aşağısında buldum. Büyük şaşkınlık ile başımı kaldırdığımda kendi çağından dans eden bir adet Hyomin gördüm.
- Hyomin ?
- Jiyeon ?
- Ne yapıyorsun ?
- Dans ediyorum. Neyse boş ver beni, sen teklife ne dedin ?
- Ne teklifi ?
- Evlenme-
- Öhöömm! Sahte bir öksürük ile cümlesini yarıda kestim. Çünkü lafını bitirseydi kızarmaktan evrim geçirip volkana benzeyen bir kız görecektiniz.
- Helal, Eee
- Eee eesiğğğ
- Yani ?
- Bu konu açılmadı.
- ...
- Hyomin ?
- Yine ne yaptım ?
- Ya ! Sanki isteyerek yaptık. Büyük hayal kırıklığı ile beni kaldırdı.
Sanki hep yapıyoruz. Yine ne yaptın bla bla bla. Tamam belki hata yapabiliriz. Ama YİNE ne ya...
- Derin bir iç çekti. Şimdi ne yapacaksın ?
- Bilmiyorum.
- Bence tekrardan yanına git.
- Ama... Ah! Çok utanıyorum.
- Kızım, o senin ne hallerini gördü. Buna mı kızacak !? Haklıydı, aslında... Çok aptalım !!
- Gitmeyecek misin yanına ?
- ...
- Jiyeon ?
- OF ! Tamam !
- Bravo ! Diyerek beni hotelin girişine soktu ve koşa koşa merdivenlerden çıktı. Anlaşılan yanına gitmekten başka çarem yok !
Ohh, nefes al Jiyeon, sakinleş !
Derin bir iç çekip yemekhanedeki o masaya doğru gittim. Ama her attım adım titreşime alınmış telefon gibiydi. Şuan kendimi koşu bandında koşan yaşlı teyzeler gibi hissediyordum.
O masaya vardığımda Myungoo'nun olmadığını gördüm. Tabi çocuk gider... Ben olsam... Ben olsam, ben olsam gider miydim ? Tabiki de hayır. Yada ? Hayır,hayır, hayır! Ben gitmezdim !
Tam arkama döneceğimden karşımdaki kapıdan Myungsoo'nun bir kağıt ile yüzünü sildiğini gördüm. İstemsizce kalbim hızlı hızlı atıyor kan basıncım da artıyordu. Beni gördüğünde oda olduğu yerde gördü.
- M-Myungsoo... ÖZÜR DİLERİM ! Diye eğildim. Lütfen, özrümü kabul et Kim Myungsoo !
- Jiyeon. Ben gözlerimi sıkı sıkı yumdum. Şuan hayatımda ilk defa bir erkek için eğildim. Pardon 2, bugünde ikisini de kullandım. Tamam şakasına yaptığım oldu. Ama... Böyle utanç ile 2 defa.
- Kaldır başını.
- Hayır !
- Park Jiyeon-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♥ Benim Mutlu Günüm ♥
Storie d'amoreSizin hayatınız bilmece gibi mi ? Çünkü benim hayatım bir bilmece gibi. Hiç bitmeyecek gibi. Çünkü gereken parçaları buluyorum. Ama o bulduğum parçaların yerleri birden anlamsız geliyor. Onları başka noktaya koydukça o anlamsız parçaların sayısı 2,3...
