BÖLÜM 15┃ UÇURUM

44.9K 2.1K 1.6K
                                    

Sığınak 15. Bölüm • Uçurum

Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum🖤 hadi beni yorumlara boğunnn :d

Rüyada olup olmadığımı bir an anlayamazken, burnuma tanıdık erkeksi bir koku gelince gözlerimi usulca aralayıp yanı başımdaki göz alıcı surete baktım. Dağılmış asi tutamları alnının her yerine dağılırken dirseğini yastığa koymuş, ellerini saçlarının içine gömmüş beni izliyordu.

İfadesiz düz yüzünden ne hissettiğini anlam veremezken, "Günaydın." diye mırıldandım.

"Gün şimdi aydı." Elinin tersiyle hafifçe yanağımı okşayarak aşağıya bir yol çizince gözlerimi kapadım. "Ateşin yok."

Kalbim yerini sevmemiş gibi göğsümde tepinirken tek bir lafına, tek bir dokunuşuna karşı bu derece tepki göstermesi mümkün müydü?

Gözlerime kilitlenmiş gözleri, başka bir yere bakmama imkân vermezken, yattığım yerden öylece onu izliyordum.

"Gözlerin kızarmış." dedim çatlayan sesimi temizleyip. Ateşim yoktu ama boğazım hâlâ acıyordu. "Uyumadın mı?"

Gözlerini kapatıp başını hafifçe iki yana salladı. "Seni izlemek dururken öyle bir hata yapar mıyım?" Ruhumda farklı izler bırakmaya çalışan kelimeleri ve bakışları iş birliği yapmış gibiydi. "Ateşin olup olmadığını kontrol ettim gece boyunca."

Demir'in sözleri ve bilmediğim bir sırla dalgalanan ses tonu içimi titretti. "Neden öyle bakıyorsun?"

"Nasıl bakıyorum?" diye fısıldadı.

Fısıltısı ve yakınlığı aklımı bulandırırken yutkundum. Bir an için üzerimizdeki pikeyi kaldırıp atmak istedim fakat vücudumu yakan nesne pike değildi. Demir'in sıcak bedenine yaslı kalmak beni ateşin içindeymişim gibi hissettiriyordu.

"Bilmem sanki ilk kez görmüş gibi bakıyorsun."

Usulca eğilip yanağıma tüy kadar hafif bir öpücük kondurdu. Midemde ki kelebek tekrar baş gösterirken, gözlerimi kırpıştırıp ona baktım.

"Hazine bulmuş gibi." diye fısıldadı. "Gerçi isminin anlamını taşıyorsan beni büyülemiş olma ihtimalin de yüksek."

Onunla bu kadar yakın olmak heyecanımı zirveye çıkarırken dün yaşananları görmezden gelen kalbim her şeyi akışına bırakmamı söylüyor, mantığımı bastırmaya çalışıyordu.

Pembe bir bulutun içinde olduğumu düşünerek alt dudağımı dişlerimin arasına alıp gülümsediğimde, "O işlerden anlasaydım seni gördüğüm an yapardım." dedim. "Sen de beni paşa paşa evinde ağırlardın."

Bakışları derinleşirken gülümsemem yavaş yavaş soldu. Yanağımı sıcak avucunun içine alıp baş parmağı ile yanağımı okşadığında ise, "Bir daha yapsana." dedi.

Başımı hafifçe geriye çekip yüzüne bakmakla yetindim. "Neyi yapayım?"

"Gülüşün çok güzel." diye fısıldadı. "Yine gülümse."

İçimde bir yerlerde aynı anda kıyamet koparken, şaşkınlıkla kaşlarımı havaya kaldırıp sorgular gibi baktım. Yanağımdaki elini usulca çekip, elimi tuttuğunda ise avuç içimi göğsüne bastırdı. Elim ateşe değmiş gibi hissederken sert göğsüne dokunduğum an içimde bir yerlerde hiç bilmediğim hisler kendini göstermişti.

SIĞINAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin