22.BÖLÜM

60.3K 3.1K 424
                                    

0523: Oturup konuşsaydık geçerdi belki her şey
Başını alıp gitmek sevdaya dahil değil.

0523: Ne güzel demiş Cahit Zarifoğlu

0523: Bizde uysak bir konuşsak ya

0523: Bir kez kendimi açıklamama izin ver

Didem - çevrimiçi -

0523: Engelleme lütfen

Didem: Kaç numara engelledim

Didem: Sıktın artık

Didem: Son kez konuş

Didem : Sonra bir daha yazma

0523: Okulda mısın?

Didem: Sanane şimdi ne alaka?

0523: Ankara'dayım yüz yüze konuşalım

Didem: Ne münasebet?

Siz: Şırnaktan sadece birkaç saatliğine seninle konuşmak için döndüm. Akşam olmadan yola çıkmam gerek.

Didem: Beni ilgilendirmiyor

Siz: Lütfen

Didem: On beş dakika sonra dersim bitiyor

Didem: Gelebilirsen konuşuruz yoksa bir dakika bile beklemem

Okuldan biri ile iletişime geçip bugün dersinin olduğunu öğrenmiştim. Zaten kapıdaydım.

On beş dakika olmuştu. Arabadan indim ve turnikelerin orada beklemeye başladım. Çok geçmeden binadan çıktığını gördüm. Sırt çantasını bir yanına almış içinden bir şeyler ararken yürüyordu.

Onu görecek olmanın heyecanı bile içimi kıpır kıpır ederken şimdi bunun gerçek olmasını tarif bile edemezdim.

Aradığını bulmuş olacak ki bakışlarını kaldırdığında karşıda duran beni gördü.

Göz göze gelmiştik. Gözlerinin içine bakarken nasıl bu kadar onunla bağ kurduğuma inanamadım.

Turnikeye kartını okuttu ve çıktı. Her saniye onu izlemek istiyordum.

"Çabuk konuş vaktim yok" dedi.

"Tamam" elimle arabayı doğru gösterdim "Gidelim mi bir yerde otururuz."

"Ne? Seninle bir yere gideceğimi düşünmedin herhalde zamanımı çalıp meşgul etme" son kelimelerini bastıra bastıra söyledi ve arka tarafımda kalan parkı göstererek "Orada konuşalım" dedi.

Hak ediyordum. Sessizce dediği yere doğru ilerledik.

Konuya nasıl bile gireceğimi bilemiyordum.

"Ben bir hata yaptım. Sinirime yenik düştüm. Hatalıyım mantıklı açıklaması bile olamaz" önceden de bunu açıklamak istedim her an çekip gidecek gibi duruyordu.

"Hala nedeni hakkında konuşmuyorsun"

"Görevden döndükten sonra telefonumu arkadaşlarıma kullansın diye uzattığımda mesajların düştü." sonra acele ile "Okumadım öyle bir şey söz konusu bile değil ama konuşuldu konuşuldukça rahatsız oldum ve ellerinden çekip öyle bir şey yazdım. Saçmalık biliyorum ama yemin ederim yazılanlar gerçeği içermiyordu. O zamana kadar seni düşünüyordum o telefonu hem hevesle hem de korka korka almıştım seni bulamam diye"

Güldü aslında bu tepkiyi beklemiyordum.

"Seni affetmemi, tekrar konuşmamı istiyorsun?"  çantasına uzandı ve "İki, üç arkadaşının sözlerine göre hareket edip konuşmak istediği kadını harcayan cesaretsiz adamlarla işim olmaz benim" diyerekten masadan kalktı.

Sizce Didem, Bora'yı süründürmeye devam etmeli mi?

Bora'nın anlatımı ile olan son bölümdü. Didem'in anlatımına geri dönüyoruz. Arada Bora'nın Anlatımı ile bölüm gelsin derseniz yorumlarda belirtebilirsiniz.

SİPERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin