Bora normal odaya alınalı uzun bir süre geçmişti. Ne kadar oldu gerçekten bilmiyordum. Artık zaman hesaplamak istemiyordum.
Hemşire odadan çıktığında "Hasta uyanıyor" dedi ardından kalabalığa baktı ve "Bu kadar kalabalığı odaya alamayız. Sadece ailesi girsin"
Ailesi
Ben aileden sayılıyor muydum? Galiba sayılmıyordum.
Yerime geri oturdum, beklemeye devam edecektim. Ben yerime geri oturunca annem kaşlarını çattı. Babam, Erdinç ve Yusuf haberi aldıktan sonra kenara çekilmiş sohbet ediyorlardı.
Bekir yanıma geldi ve "Sen niye oturdun?" dedi.
"Ailesi girsin dedi"
"Ailesinin sana karşı bir tavrımı var desem yok yani kaç gündür tanışığız kötü bir şeylerini görmedim. Benim bilmediğim bir şey mi var kızım?" dedi annem hemen şüpheci tavrına bürünmüştü.
"Yok" dedim.
Biz konuşurken Emre odaya girecekken geri dönmüştü ve başımda dikilerek "Sen niye oturuyorsun, uyanıyor dedi duymadın mı?" dedi.
"Duydum"
"Ailesi girsin denmiş" dedi Bekir ve kaş göz yaptığını görmüştüm.
"Eee" dedi Emre anlamadı sonra bir anda parlayarak "Vallahi seni abime söylerim bu düşünceni bilse çok kızar. Hele babam ve babaannem duysa çok alınırlar" dedi ve kolumdan tutup çekiştirmeye başladı.
"Didem, Didem diye sayıklayıp uyansa ne gülerim, tam bir aşk filmi içerisinde oluruz"
"Emre" dedim şaşırarak hemen toparlanıp, enerji dolmuştu.
"Ne var ya Emresu ve Emrecan'lar amcalarının gülleri için hikaye lazım bak öyle uyanmazsa kesin trip at"
"Emre sussana"
"Hiç susasım yok. Abim uyandı mutluyum, keyfim yerine geldi"
O sırada günlerdir hasret olduğum sesi duydum "Didem nerede?"
Emre yine kolumdan tutup çekiştirerek "Burada, biricik kardeşin Emre'de burada" kolumu bırakmış abisinin yanına gitmişti "Oradan kötü kötü bakma Gülnur, bunlar gerçekler sen daha yokken ben vardım."
"Ben geldim senin devrin kapandı abi" dedi Gülnur ve abisinin elini tuttu.
"Hiçbiriniz yokken ben vardım abi diye peşimden koştururdu." dedi Güran abi.
"Abi seçeneği yoktu ne yapsın ama kardeş seçeneği var doğrusunu bulur"
"Sen bana ne demek istedin şimdi?" diye yalandan Güran abi kızdı.
"Abi, abimden beni korusana" dedi Emre, Boraya.
Abisine düşkünlüğü ve ilgisi şu an en istediği şey olmalıydı. Günlerdir Emre'de iyi değildi.
"Ayrımız mı var hepiniz birsiniz benim için" dedi Bora.
"Tamam abi, onları başından savdın. Haklısın kalpleri kırılmasın sonra gerçekleri konuşuruz" dedi Emre kabullenmeyerek.
"Gençler sakin mi olsanız, yeni uyandı. Geçmiş olsun Bora" dedi Nagihan Hanım.
Bora'nın ufak tebessümü hemen kayboldu ama "Teşekkür ederim" dedi.
Orhan Amca'da benim gibi hala olanları atlatamayanlardandı. İkimizde konuşmuyorduk ama gözümüz Bora'nın üzerindeydi.
Babaanne araya girdi ve kenarda oturduğu koltuktan kalktı. Bora'nın yanına yaklaştı ve elini saçlarında gezdirerek "Oğlum, canım torunum iyisin maşallah, çok korkuttun" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİPER
Chick-LitTesadüfler birbirlerinin kaderine yazılı olan iki insanı birleştirmişti. Şırnak'ta görev yapan Yüzbaşı Bora Koçal, Ankara'da okuyan Psikoloji öğrencisi Didem Serdan. Eli boğazlı üstümün kenarlarında dolaştı " Boğazlı giyinmeni sevmiyorum" "Neden?"...