39.BÖLÜM

32.3K 1.8K 285
                                    

Sadece on bir gündür bölüm paylaşamadım ama hepinizi aşırı özledim desem ❤️

Bu arada bölüm sonu herkesi diğer kurgum olan Vezir'e bekliyorum gelmeyene küsüyormuşum bilginize🤭🤗

Keyifli okumalar.

"Abi" dedim durdum söylesem mi söylemesem mi kararsız kalmıştım ama ben müdahale edemeyeceğim için bilmesi doğru olurdu "Burada durumlar bir tık karışmış olabilir" dedim.

Kısaca duyduğum konuşmaların özetini geçmiştim.

"Tamam yani olabilir" sesli bir şekilde nefes verdi "Didem çocuğa gerekli cevabı verir" dedi.

Didem cevabını verir bende buna emindim de bu çocuk ne olduğunu hemen belli eder miydi ben emin değildim.

"Buraya doğru geliyorlar. Sonra konuşuruz" diyerekten hemen kapattım.

Didem hala bana kızgındı bakışlarından anlıyordum ama belli etmeden beni tanıttı "Emre yakın bir arkadaşım" dedi ama alt metninde yatan eski bir arkadaşım cümlesini sadece ben hissettim.

"Memnun oldum Atilla bende" diye elini uzattı.

Elini hafif sertçe sıktım. Hafif yani şimdi herkesin hafif anlayışı farklıdır.

Bir kaşlarını çatar gibi oldu. Arka tarafta ki konuştuğu arkadaşı da geldi ve sorma gereği olmadan oturdular.

Yenge koruma görevi şu an itibariyle aktifti. Barışma görevinide artık sonraya yapardım.

"Bu etkinlikte görev alacağım doğrusu senin yardımlarını da bekliyorum. Geçen seferde çok uyumlu çalışmıştık" dedi.

"Yengem öyledir çok uyumlu bir insandır"

"Yenge?" diye sorarcasına konuştu.

"Abimin sevgilisi de olduğu için arada yenge de diyorum."

"Sevgilin mi var? Hiç görmedim" durdu dediğinin saçmalığını fark etmişti ama çeviremiyordu da "Yani yanında veya sosyal medyanda yok da o yüzden dedim" dedi.

Tamam inandık dememek için kendimi zor tutuyordum.

"Fazla resmimiz yok. Burada değil başka bir şehirde yaşıyor"

İyi niyetle cevap veriyordu ama çocuk deşmeye devam ediyordu. "Hangi şehirde?" dedi.

Ne yapacaktı da soruyordu.

"Şırnak'ta" dedi.

"Bayağı uzaktaymış ne yapıyor ki orada?"

"Yüzbaşı" dedim güldüm "Asker işte istersen tanış" tanışırsın da sonra memnun kalır mı bilemedim.

"Zor olmuyor mu?" dediğinde Didem'in de sinir olmaya başladığını anladım.

"Olmuyor" dedi biraz sert tonda.

"Göreve falan da gidiyor o zaman uzun zaman ayrı kalıyorsunuz. Böyle bir ilişki düşünemiyorum zormuş " dediğinde Didem öyle bir sinirle ona doğru döndü ki ben olsam kaçardım. Konuşma üslubu çok önemliydi ve arkadaş çok yanlış bir tonda söylemişti.

"Sevene zor değil. Ya kimseyi sevmedin ya da cesaretin yok" dedi Didem sertçe.

"Tamam canım şaka yaptım"

Elimi masaya yasladım ve şakaklarımı ovdum. 'Canım' demişti. Olaya hakkım olmadığı için müdahale etmiyordum ama bir tık daha konuşursa el atmam gerekecekti. 

SİPERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin