4. Bölüm

43K 2.5K 551
                                    


Nazım, "Zühre sevmeseydi artık yahut hiç sevmeseydi,

Tahir ne kaybederdi, Tahirliğinden" der.

Buna katılmıyorum ben. Kazanmamakta kaybetmeye dahil değil mi?

Yani şimdi Tahir, Tahir olurdu ama

Zühre sevseydi mesela, aynı bakar mıydı Tahir'in gözleri?

Bir isim olmak yeter mi, bedene ruhunu üflemeye? Sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart değil, kabul. Ama rasyonel bir gerçek değil midir. Tahir olmak? Yok, hayır. Tahir, Tahir olmazdı, Zühre sevmeseydi. Zühre, Zühreliğinden çok şey kaybederdi, Tahir olmasa. Elma, tek başına kurt düşürürdü içine.


🧚🏻🌼

Dünün ardından geçen 8 saatlik zaman diliminde bana verilen odadan dışarı çıkmamıştım. Babam ve babaannemde yanıma gelmemiş hatta çarşıya çıkıyoruz diyerek evden gitmişlerdi.

Babamın lafının üzerine söylediğim tek şey gidene kadar bana ne annesinin ne kendisinin karışmasıydı. Bu yaşıma kadar annem nereye kiminle konuştuğumu sorgulamamışken hayatımın azınlık olarak çevrelediği zaman diliminde olan insanların karışması saçma geliyordu. Ben ve annem bugüne kadar kendi başımızın çaresine bakmış geçim derdine düşmekten başka bir mesele bilmemiştik kendimize.

Şimdiyse babaannemin takındığı tavır ettiği laflar beni çıldırtıyor istemediğim şeylere zorluyordu.

Dünden sonra ne Şükran teyze ile ne Yasemin abla ile konuşabilmiş nede görebilmiştim.

Bakışlarım duvarda asılı olan eskitme saate kaydığında saatin öğleni bulduğunu gördüm. Midemden geçen tek lokma sabah yediğim ekmek arasından başka bir şey değildi. Onlar uyanmadan yemiş onlar uyanmadan tekrar odaya geçmiştim.

Sıkıntılı bir nefesi dışarı verdiğimde telefonuma gelen bildirimle dikkatim dağıldı.

Gruptan mesajlar anında düşmeye başlamıştı telefonumu açar açmaz.

Yirmi kişiye ev sahipliği yapan bir rehbere sahipti telefonum ama bağlı olduğum grupta mahallenin gençleri vardı. Mahallenin dışında ben Deniz Beril ve Uğur'un olduğu grubumuz vardı.

Mahallenin grubuna girmeyip ' Bir ayı üç bal' grubuna girdiğimde bini aşkın mesaj vardı.

Deniz Ada; Beril dayımın oğlu seni görmüş evlenmek istiyormuş ^⁠_⁠^

Beril; Söyle ona dört kollu için randevu alsın!

Uğur; Gestapo musun kızım sen? Adam zengin ben olsam bende evlenirim.

Beril; Şuna söyleyin defteri kabarıyor, bir yumrukta benden yemesin engellerim bak!

Beril; Dayımın oğlu ne ya? Soruyorum sana Deniz! Dayının oğlu ne?

KATRAN  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin