7# Virane

1K 104 45
                                    

Ayrılık vakti Jennanın tüm direnişlerine rağmen gelmişti. Saat henüz akşam yedi olmasına rağmen Robert eve dönmek için aceleci davranmıştı. Kaldı ki ona sormamıştı bile arabayı hazırlatırken. Adama olan tepkisini son iki saattir yüzüne bakmayarak gösteriyor oluşuna rağmen Lord McDonald'a tavır takınmak pek de işlemiyordu. Jenna konuşmadıkça o da konuşmamıştı. Şimdi arabanın önünde dikilirken ağlamamak için zar zor zapt ediyordu kendini genç kadın. Ianı ve Callie'i bırakmak istemiyordu lakin bunu dile getirecek cesareti yoktu. Otuz yaşında koca bir kadın olmuştu Jenna ve hala evinden ayrılmak istemiyor oluşu kimse tarafından hoş karşılanmazdı. Üstelik hakkında dedikodu dahi yayılabilirdi sırf bu yüzden. Jenna Robertin ondan tarafa bakmadan atına atlaması ile iyiden iyiye surat astı. Ian ve Callie veda için yanına geldiğinde genç kadın yanaklarını ısırmak zorunda kaldı. 

"Sık sık ziyarete geleceğiz. Jenna ve elbet sende geleceksin yalnızca üç saatlik bir yol unutma tamam mı?" Callie Jennaya sarılırken gözyaşlarını tutamadı. Yokluğunda o da çok yalnızlık çekecekti ve gitmesini içten içe hiç mi hiç istemiyordu. 

Jenna Callie kendisinden ayrıldığında dönüp ağabeyine baktı. Ian veda etmekten nefret ederdi ve şu an buraya kadar gelmiş olması bile bir mucizeydi. 

"Birkaç güne geleceğim Jenna." Ian kardeşinin yüzüne bakmadı yalnızca onu kendisine çekip sarıldı ve kulağına eğildi. "Atın heybesine doktorun verdiği yatıştırıcıdan koydum Jenna iki kaşığı bu herifi uyutmaya yeterli olur."

Jenna gülerek geri çekildiğinde Robert ile göz göze geldi. Adam ona başıyla içeri girmesini işaret ettiğinde ise yanaklarındaki havayı üfleyip arabaya binmek için harekete geçti. Açık perdeden gülümseyerek kendilerini alkışlayan davetlilere baktı ve araba hareket ettiğinde perdeleri çekip yüzünü avuçları arasına alarak hıçkırdı genç kadın. Biliyordu ki pek çok kadın yaşıyordu bu ayrılığı. Lakin Jenna boşluğa düşmüş gibi hissediyordu şu dakika. Şimdi kiminle ilgileneceğini bilemez haldeydi. Çocuklarından koparılan bir anne olsa onun gibi hissederdi biliyordu. Callie'in ağabeyiyle ilgileneceğinden şüphesi yoktu ki bunu büyük bir ustalıkla yapıyordu. Lakin Callie ile kim ilgilenecekti? Savruktu ve öğün atlıyordu. Ev idaresi konusunda hiçbir şey de bilmiyordu üstelik. Ah tanrım... Jenna kapıyı açıp geri kaçmamak için zor tutuyordu kendini. Peki o ne yapacaktı? Hiç tanımadığı bir adam ile nasıl yaşayacaktı? Genç kadın düşündükçe saçlarını yolmaya başladığında derin bir nefes alarak toparlanmaya çalıştı. "Cesur ol Jenna!" dedi kendi kendine. Bir parça cesarete ihtiyacı vardı ve rahatlatılmaya. Dar ağacına götürülüyormuş gibi hissetmekten vaz geçmesi gerekiyordu. Her şey bir yana kendi evine gidiyordu şu an. Son altı aydır her detayı için çaba sarf ettiği etrafına baktığında ona mutluluk verecek güzel bir kaleye dönüştürmüştü orayı en güzel yanı ise arka bahçeden okyanusa inilebilecek bir aralık oluşuydu. Kumsala inilmesi için bir yol açılmıştı ve Jenna'da daha kolay olabilsin diye oraya merdiven yaptırmıştı. bu sayede koca bir burnu dönmesine gerek kalmayacaktı. Jenna deniz kenarında yaşamaya alışıktı ve bu kaleye karşı çıkmamasının en büyük sebeplerinden biriydi o detay. Büyük odaları yahut dev bir balo salonu yoktu lakin kumsalda güzel bir davet verebilmek için can atıyordu genç kadın. Her daim olduğu gibi kendi kendini sakinleştirmeyi başarabildiğinde ardına yaslanıp pencerenin perdesini araladı ve karanlık geceyi izlemeye koyuldu. 

---

Robert, kale yoluna girdiklerinde yapması gerekeni biliyordu. Kadını alıp şu at zırvasını gerçekleştirmesi gerekiyordu lakin kendi beyazı bunun için müsait değildi. Hayvan eyerlenmekten hoşlanmıyordu Jenna da eğersiz bir atın üzerinde rahat edecek bir kadına benzemiyordu. Onu kendi atına bindirmesi en uygun olandı. Lakin o elbise ile yeterince dengede durabilirmiydi bilmiyordu. Robert ne yapacağını bilemez halde atından atlayıp arabayı durdurdu ve derhal kapıyı açıp kafasını uzatan kadına baktı. İşte yine aynı şey oluyordu. Robert ellerinin terden sırılsıklam olduğunu hissetti.

LEYDİ.. (M) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin