Robert gözünü araladığında bu kez gün ışığı odayı aydınlatmıştı. Tanrıya şükür ki hiç bitmeyecekmiş gibi gelen gece sona ermiş görünüyordu. Genç adam ağrıyan başını dert etmemeye çalışarak uzun yatak kenarlıklarından sarkan açık mavi varaklı perdelere bir müddet göz gezdirdikten sonra sırt üstü döndü ve yatağın ahşap tavanını seyre daldı. Duramayacaktı Robert. Alkole olan ihtiyacı bedenini öyle sarmalamıştı ki saat ilerledikçe Jenna'nın varlığı dahi kendini yatıştırmasına yetmemeye başlamıştı. Zaten kadın da ona yardımcı olmamıştı pek. Ani ve çok çabuk da olsa yaşadığı hazzın ardından kıçını dönmüş uyuyana dek örtüyle savaş haline girmişti ve uyuması da tahminince iki ya da üç saati bulmuştu. Sağına soluna öyle çok dönmüştü ki Robert çok istediği uykuya bir türlü geçememişti ve bu da vücudunun Jennadan sonra en çok ihtiyaç duyduğu viskiye olan arzusunu canlandırmıştı. Gece kalkıp kadının yanından gitmek istediyse de onu uyandırıp kendisini yeni bir çekişmenin içine atmak istememişti. Kadının nefes alıp verişleri düzene girip uyumaya başlaması ile saat başı kalkmasına rağmen kötü de olsa biraz uyku çekebilmeyi başarmıştı. Genç adam derin derin soluyarak titreyen ellerini ovalamaya başladı. Başa çıkamadığında ise güç alabilmek adına başını yana çevirip kadına baktı. Sabah güneşinin vurduğu güzel yüzü kendisine dönüktü. Yumuşak kahverengi saçları yanaklarına ve boynuna dolanmış, bir tutamı gözlerine doğru dökülmüştü. Robert yavaşça ona doğru dönüp titreyen elini uzattı ve güzel gözlerini örten o tutamı zorda olsa geri itti. Her daim gergin olan yüzü yumuşamış kırmızı biçimli dudaklarını hafifçe öne doğru uzatmıştı. Kadın şu an onu öpmesi için Roberte bağırıyordu. Lakin genç adam bunu yapamayacak kadar çok titriyordu. Robert derin bir nefes alarak parmak ucunu kadının yanağında gezdirdi ve ardından doğrulup ayaklarını yataktan sallandırdı. Dirseklerini dizlerine dayayıp başını elleri arasına aldı ve bir müddet bulanan midesiyle başa çıkmaya çalıştı. Robert şu an burada kalmak, gözlerini açtığında ya da uyandığında onu izliyor olmayı ölesiye istiyordu. Bu isteği öfkelenmesine neden oldu. Hayatında ilk defa içkinin onu yönlendiriyor oluşuna öfkeliydi. Dudaklarını dişleyerek ayağa kalktı ve son bir kez daha kadını süzdükten sonra oldukça yavaş hareket ederek odadan çıktı. Önce odasına gidip üzerinden kurtulacak ardından olabildiğince hızlı bir şekilde kulübeye ulaşacaktı. Dua ediyordu ki biri tekrar onu durdurmaya çalışmasındı yoksa Robert şu durumda nasıl bir tepki verirdi bilmiyordu. Lanet olsun!
"Günaydın"
Jenna omuzlarını kendine çekerek mırıldandı ve gülümseyerek gözlerini araladı. Öyle mutluydu ki... Tabii ki mutluluğu gözlerini açana kadar olan o üç dört saniyelik zaman dilimine sıkışıp kalmıştı yine. Genç kadın elini uzatıp Robert'in yerindeki boşluğa bir müddet tutundu. Ağırlaşan kalbi ve boğazında düğümlenen acı verici yumru ile mücadele edebilmek için adamın yastığını kendisine çekip sarılırken gözlerini yeniden kapattı. Bu denli mi zordu varlığına tahammül etmek? Jenna yatağında bıraktığı kendine has kokosuyla mücadele edemeyeceğini anladığı vakit yavaşça doğrulup odanın içini süzmeye koyuldu. Öyleydi elbet. Bunca zamandır tek yaptığı onu kendi kalıplarına uydurmaya çalışmak olmuştu. Şimdi hangi çabası inandırıcı olacaktı ya da Jenna bırakabilecek miydi bu can sıkıcı tavırlarını? Hiç sanmıyordu. Bir yere kadar tutabilirdi kendini lakin bu rol yapmaktan başka ne olurdu? Dayanamadığı bir gün elbet olacaktı ve direktiflerde bulunup itici davranmaya başladığı o vakit Robert yine çekip gidecekti. Birbirlerini oldukları gibi kabul etmek zorundaydılar. Aksi takdirde bir yalana inanmış olacaklardı. Jenna Roberti kabul edebilirdi. Hatta çoktan etmişti. Peki ya o? Bunu yapabilecek isteğe sahip miydi? Genç kadın yataktan çıkmak için harekete geçerken başını olumsuz manada salladı. İşte yine başlamıştı. Tüm olumsuzlukları üzerine çekip saklanma niyetindeydi anlaşılan. Bunu en son yaptığında hiç hoş şeyler olmamıştı ve genç kadın bir kez daha izin vermeyecekti. Silkelenip bu defa kendi için çabalamaya devam edecekti. Jenna aylar önce onu içine kapatıp korkutan şeyin Robert ile bir arada olmak olduğunu ve şimdi tam aksine onu kaybetmekten korktuğu için saçma sapan davrandığı aklına geldiğinde yaşadığı ironiye küçük bir kahkaha koyverdi. Anlaşılan o ki bu adam her türlü onu mahvetmeye ant içmiş görünüyordu fakat Jenna'nın bu defa pes etmeye hiç mi hiç niyeti yoktu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEYDİ.. (M)
Historical FictionRobert Mcdonald boşvermiş bir adamdı. Hayatında en son tamamen ayık olduğu gün ne zamandı hafızasını zorlasa dahi hatırlayamıyordu çünkü geçmişi anımsamak için yine ayık olmak gerekiyordu. Yanlış, adamın bedeninde vuku bulmuştu. Gelinini kendi yatağ...