22#Tatlı Telaş

878 90 15
                                    

Sinclair Kalesi

Callie büyük bir heyecan ile çalışma odasındaki kütüphanede Jenna'nın kendisinden istediği birkaç kitabı yarın beraberinde götürmek üzere hazırlamaktaydı. Genç kız götüreceği kitapların yanına kendiliğinden ek olarak Ian'ın evvelden çalıştığı İspanyolca defterini de eklemeden edemedi. Birkaç kelime öğrenmek işine yarayabilirdi. O ikisinden uzun bir süredir ses çıkmamıştı. Jenna mektubunu bu denli geciktirdiğine göre bir şeyler yolunda gidiyor olmalıydı. Genç kız kitap yığınına muzip bir gülümseme gönderdikten sonra dönüp köşedeki dolaptan Jenna'nın damasını çıkarttı. Bunu da getirmesini istemişti. Hoş Jenna ile dama oynamak hiç keyifli değildi lakin güzel kız kardeşi bu kıymetli oyunu istediğine göre Lord McDonald ile perşembe gecelerine minik bir randevu koymuş olmalıydı. Callie dudaklarını dişleyerek sırıtmaya devam etti. Bir an evvel yatıp uyumak ve sabah yola koyulmak istiyordu. Callie hazırladığı minik heybeye her şeyi özenle yerleştirdikten sonra ellerini ovalayarak okumak üzere seçtiği kitabı alıp cam önündeki kanepeye oturdu. Eğer düşüncelerine ket vurabilirse okuyacaktı. Lakin çok heyecanlıydı Caledonia elinde değildi. O ikisini yan yana görmeyi gerçekten çok istiyordu ve pek tabii büyük bir merak içindeydi. Callie kendi kendine kahkahalar atıp rezil olmamak adına yanak içlerini kemirerek sırıtmaya devam etti. En çok da Jenna'nın çomak mevzuu ile ne yaptığını merak ediyordu. 

Ian kanepede kendi kendine gülümseyen karısını bir süre izledikten sonra arkasına geçip kulağına doğru eğildi. "Ne düşünüyorsun Ca-le-do-niam?" Genç adam karısının omuzlarını kendisine çekerek yüzüne bakması karşısında ona sırıtıp yanına oturmak için harekete geçti.

"Hiç... Yalnızca yarın Jennayı yeniden göreceğim için çok heyecanlıyım." Callie çocuksu bir mutlulukla Ian'a doğru dönüp elini kocasının bacak bacak üzerine attığı dizine yerleştirdi. 

Ian Caledonia'ya zoraki bir gülümseme gönderirken canı oldukça sıkkındı. bu öğleden sonra hekim ile görüşmüş ve adam ona Jenna'nın nasıl olduğunu sormuştu ve ardından durumdan bahsetmişti. 

"İyi misin Ian?" Callie kocasının dalgın bakışları hoşuna gitmemeye başladığında sorma gereği duydu. 

"Bu öğleden sonra limanda tesadüf eseri Bay Forbes ile karşılaştım ve bana kaleye gelmekte olduğunu, Jenna'nın durumunu merak ettiğini söyledi." Ian Caledonia'nın gözlerinin kısılması üzerine devam etti. "Adama bunu ne diye merak ettiğini sorduğumda ise evvelsi gün Lord McDonald'ın kendisine gelip takıntı hali ile ilgili sorular yönelttiğinden bahsetti."

Caledonia'nın gülümsemesi bir an için dondu. "Bunu büyük ölçüde atlattığını sanıyordum." 

"Öyleydi!" Ian öfkeli bakışlarını kitap raflarında gezdirdi. "Pis herif yüzünden tekrarlamış olmalı. Kim bilir ona neler yapıyor!" 

"Burada müdahale etmek zorundayım Fenix üzgünüm lakin eğer Lord McDonald Jennaya bile isteye kötü davranıyor olsaydı gidip bay Forbes'u bulmazdı öyle değil mi? Bu durumda birkaç seçeneğimiz var ki bunların ilki Jenna bulunduğu ortamı değiştirdiği için korkmuş olabilir. ikincisi ise Lord McDonald'ın savrukluğu onu çılgına çevirmiştir."

"Neden bu konuda fazla iyi niyetlisin Caledonia? Anlayamıyorum..." Ian karısına bakıp kaşlarını çattı. "Adam bir katil!" 

"Çünkü Jenna'nın bir katil ile dama oynama arzusu olacağını düşünmüyorum." Callie kaşlarını kaldırdı. 

"Dama?" 

"Evet... Jenna Sinclair... afedersin Jenna McDonald Perşembe saat sekizlerini yeniden doldurmaya karar vermiş görünüyor." 

"O siktiğimin ayyaşı ne anlar damadan!" Ian dudaklarını birbirine bastırıp dişlerini sıktı. Büyük bir kıskançlık sarmıştı bedenini. 

"Neden, bende anlamıyordum lakin öğretti. Belki kız kardeşin kocasına da öğretmek istiyordur."

LEYDİ.. (M) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin