23.Bölüm: Açık Yaranın Emareleri

1.5K 105 116
                                    

<33Merhabalar, keyifler nasıl bakalım? Her şey o kadar güzel ilerliyor ki, olaylar gelişiyor ve bir süreden sonra kafa karıştırıcı bir hal alıyor. Umarım satırları okurken sizde öyle hissedersiniz. İyi okumalar dilerim.<33

---

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

---

---

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

23.Bölüm: Açık Yaranın Emareleri

.|Karaca'nın Güncesi|.

Psikoloğa gitmem gerekiyor. Ancak bir türlü bunu kabullenmek istemiyorum. Sinir krizi geçirmemin sebebi psikolojik açıdan olabilirmiş. Pars'a aslında hak veriyorum ancak ben bir türlü bunu kendime kabul ettiremiyorum. Korkuyorum her defasında, o anların tekrar olmasından korkuyorum.

Akıl hastanesi deyince aklıma çok farklı şeyler geliyor. Zincirler, bağlı insanlar, yapılan iğneler. Hepsi o kadar korkutucu ki dört duvar arasına sanki tıkılıp kalıyormuşsunuz gibi hissettiriyor. Pars bana aslında böyle olmadığını söyledi ama ben kendi bildiğimden şaşmıyorum. Nedeninin de geçmişten geldiğine inanıyorum.

"Bence artık bir psikiyatriste gitmeliyiz." Sende mi Pars? Sende mi? Kalp çarpıntım tekrar artmış ve bedenim kasılmışken öfkeleniyordum. Ama haklıydım herkes öfkelenirdi. Sürekli çevrem bana psikoloğa gitmemi söylüyordu bu çok rahatsız ediciydi. Ama bende bir türlü bu durumu kabullenmiyordum ısrarla ters tepki yapıyorum.

"Ben deli değilim." Sesimin titrediğini duyabiliyordum. Tırnaklarım avuçlarıma baskı yaparken sakinliğimi korumak için yutkundum.

"Zarar veriyorsun." Bunu demesi, gerçekten böyle bir kelime kullanması, üstelik yüzüme karşı. Beni o kadar kötü hissettirdi ki. Bunu hiçbir kelimeyle açıklayamazdım. Gücüm yetmezdi. Kelimeler kifayetsiz kalırdı. Kırılmıştım. Ona zarar verdiğimi düşünüyordu.

Yanından kalktığımda gözlerim doluydu. Burnum akmaya hazırlanırken dolu gözlerimi gidermek için art arda yutkunma gereksinimiyle doldum.

Buz kesen ellerimi umursamayıp komodine yaslandım. Elim arkamdaki komodine baskı yaparken bağırmamak için kendimi zor tutuyordum. Basitti. Zarar. Veriyorsun. Yalnızca iki kelimeydi.

SESSİZLİĞİN VAVEYLASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin