16.Bölüm: Soruların Sorunları

3K 165 44
                                    

<33Hellö ballarım. Nasılsınız? Kabul edin herkesin kafalar nanay. Valla ne yalan söyleyeyim kendileri yazıyorlar bu satırları ben sadece söylediklerini size aktarıyorum. Daha başlardayız valla bakın ölüp kalmayın ha. Neyse neyse umarım bu bölüm güzel olur. Buraya kadar bana eşlik eden herkese teşekkür ederim. Var olun. İyi ki varsınız.<33

--- 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

--- 

--- 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

16.Bölüm: Soruların Sorunları

.|Karaca'nın Güncesi|.

Kafam çok karışık günlük. Pars'a ne anlatacağımı bilemediğim için susuyorum sürekli. Onunla konuşmak istiyorum ama gerçekten ne diyeceğimi bilmiyorum. Onu yine kabus gördüğüm için çığlık atarak uyandırdım. Bu durumdan çok rahatsızım çünkü kendimi geçtim onun uyku düzeni bozuldu. 

Pars'ın gelişi iyiliklerle birlikte karanlığı ve geçmişi de getirdi gibi. İyi de bu nasıl oluyor? Belki de sorun Pars değil de benim içimdekidir. Pars'ın yaptığı tek şey bastırılmış duyguları açığa çıkarmaktır. Tabi o duyguların içinde de bir gerçeklik yatıyorsa o da o kapıdan dışarı çıkmıştır. 

Hatırladıklarımı yazmaya çalışıyorum ama rüyalarım pardon işte kabuslarım o kadar silik ki. Ben bile zar zor hatırlıyorum. Gerçi dün gecekini unutmama imkan yok. Kafamın hep bir tarafı o anları sorguluyor. 

Günlüğümü Pars'la evlendikten sonra buraya da getirdim. Biliyor musun neredeyse günlüğün yarısından fazlası bitti. Umarım yeni günlüğümün ilk satırlarına bu defa iyi şeyler yazarım. Şimdilik bu kadar çünkü çalışmam gerekiyor ama yine geleceğim. Her zaman yaptığım gibi...

Ekranda zaman geçirmek gözlerimi o kadar çok etkilemişti ki gözlük takıyordum. Gözlük takmak hiç bana göre değildi. Masa başındayken çoğunlukla gözlüğü takar işim bitince çıkarırdım. Annem sayesinde zaten ilk kaybettiğim şey göz sağlığım olmuştu, teşekkürler anne.

Güzel bir öğleden sonra olmasını diliyordum. Ağrıyan belime nazaran uyuşan zihnimi kendine getirmem gerekiyordu. Biten kahve bardağımı alıp odamdan çıktım. Pars üstünü giyip içeride uzanmıştı. Kediyle uyuyordu ve elbette üzerinde bir şey yoktu. Her zamanki gibi.

SESSİZLİĞİN VAVEYLASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin