31. Bölüm

212 16 2
                                    

[12 Eylül 2008]

"Alper"

Alper kafasını kaldırıp çok ciddi bir suratla eline bakan Barış'a baktı "noldu?" Dedi.

Barış kafasını kaldırıp arkadaşına baktı "sanırım bulduğum uğur böceği elime sıçtı" dedi.

"Her güzel şeyin berbat bir tarafını gösterdiğin için sağol Barış"

Barış elini tişörtüne silerken kocaman güldü ve Alper'in yanına çimlerin üzerine oturdu "babanın taini çıktığı için mi mutsuzsun?" Dedi.

Alper omuz silkti "yani geçici bir şey olacak mış ama ilk kez ondan bu kadar uzak kalacağım" dedi, Barış gökyüzündeki bulutları şekilden şekile sokarken "baban gitti ya şimdi yeni müdür kim olacak" dedi.

"Bilmem, yeni birini atarlar herhalde"

Önündeki kağıtları çantasına koyarken "hadi Tuğrul'un yanına gidelim artık" dedi, Barış dudaklarını birbirine bastırıp "Tuğrul mahalledeki toprak sahada futbol oynamaya gitti bence gitmeyelim" dedi.

"Neden gitsek nolcak ki?"

Barış bir süre Alper'e baktı sonra gülümseyip ayağa kalktı "hadi gidelim yada boşver" dedi.

****

Aşağı mahalledeki toprak sahaya vardıklarında kenardaki kütüklerden birine oturup Tuğrul'u izlemeye başladılar.

Tuğrul ayağındaki topu kendinden daha uzun bir çocuğa doğru pasladı çocuk topu kaleye doğru attı ama top kale direği olarak kullanılan taşlara çarpıp geri sekti.

Tuğrul golü kaçıran çocuğa dönüp "ayağının ayarını siktiğimin amından çıkan orospu çocuğu. Götüne sok şimdi topu aferin" dedi.

Alper'in gözleri dehşetle açıldığında Barış kocaman bir kahkaha attı. Tuğrul duyduğu tanıdık sesle kafasını çevirdiğinde kendisine kınarcasına bakan gözleri gördü.

Dudaklarını dişleyip diğer çocuklara 'ben gidiyorum' işarti yapıp onların yanına doğru adımladı.

Üzerindeki terli tişörtü hafif soğuk havayı umursamadan çıkardu ve hala sırıtan Barış'ın yüzüne doğru atıp Alper'e baktı "Ne ara geldiniz?" Dedi.

Alper kaşlarını çatıp onun sorusunu görmezden geldi "Hani bundan sonra kötü sözcükler kullanmayacaktın sen" dedi.

"Kullanmadım?"

"Evet kullandın. Az önce duydum işte"

"Bir sözcüğü kötü yapan nedir? Ahlak kurallarının dışında olması mı yoksa kullandığımda karşımdakini incitiyor olmasımı?"

"Her ikiside"

"O zaman yarı kötü bir sözcük"

"Of Tuğrul"

Bu sırada Barış yüzündeki tişörtü alıp Tuğrul'a baktı "Tuğrul terinin tadı çok garip" dedi, ikili ona yüzünü buruşturarak baktığında güldü.

Tuğrul terli tişörtü akşam güneşinin altında kuruturken Barış'ın ceketini üzerine giyip Alper'in yanına oturdu. Alper çantasındaki kağıdı çıkarıp Tuğrul'a uzattı.

"Öğleden sonraki derslere girmedin. Sana ödevini getirdim"

Tuğrul kağıdı eline alıp kaşlarını çattı "e yapılı bu?" Dedi, Alper kafasını salladı "evet, canım sıkıldı ben yaptım" dedi.

Tuğrul göz ucuyla Alper'e baktı kağıdı katlayıp cebine koyarken "sağol ama bir daha yapma" dedi.

Alper gülümseyip omuz silkti "içimden geldi, senin evde bir sürü işin oluyor. Canın sıkılmasın diye yaptım" dedi, Tuğrul istemsizce gülümsedi. Bu çocuğun kalbi neden bu kadar kocaman ve tertemizdi.

Hatırla Beni [gay]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin