21.Bölüm/Duygu Patlaması

2.3K 135 28
                                    

Keyifli okumalar...

(Yazım hataları olabilir, şimdiden kusura bakmayın.)

---

Duygu Erdemoğlu'nun anlatımıyla...

"Ya siz ne yaptınız! Kız bir şey yapmadı, Lara yalan söylüyor!" Diye bağırdım sinirle.

"Duygu sırası değil şimdi." Dedi Çağan abi eliyle alnını ovalarken. "Tam da sırası! Bende Duru'nun yanındaydım, Lara ona gelip hakaret etti sonra da gitti. Duru ona ona dokunmadı bile! Kızı boş yere suçladınız!" Diye konuştuğumda Berk, Lara'ya döndü.

"Doğru mu bu Lara?" Diye sorduğunda Lara sesini çıkarmadı. "Lara sana bu doğru mu dedim!" Diye bağırdı bu sefer Berk. Lara bir suçlu gibi başını eğip, "Sadece küçük bir şaka yapmak istemiştim, işin bu raddeye geleceğini tahmin etmemiştim." Dediğinde sinirle üstüne atlayacakken Çetin abim kolumdan tuttu.

"Şaka mı!? Kızım sen manyak mısın! Birine iftira atmak şaka olmuyor!" Diye bağırdığımda ağlamaya başladı. "Özür dilerim!" Deyip daha çok ağlamaya başladığında kafamı başka tarafa çevirdim. Onu gerçekten anlamıyordum,o gerçekten hasta.

Batu abilere baktığımda üçü de suskundu. "Ona inanmadık." Dedi Batu abi. "Onun canını yaktım." Dedi bu sefer Çağan abi. Deniz abiye baktığımda şoka girmiş gibi konuşmuyordu.

"Size yeni yeni alışmışken onun güvenini kırdınız,dua edin de Duru insaflı biri olsun yoksa sizi asla affetmez." Dedim ve Çetin abimin kolundan tutarak yürüttüm.

Duru Erdemoğlu'nun anlatımıyla...

Boş bir sokakta oturmuş dümdüz önüme bakıyordum. Buraya gelene kadar konuşmamıştım şimdi ise içimdeki herşeyi bu boş sokaktaki karşımdaki duvara anlatıyordum.

"Sen söyle adsız,ben ne yapayım şimdi?" Duvarın adını adsız koymuştum. Ne yapayım ad bulamadım.

"Bana inanmadılar, böyle bir şey yapacağıma inandılar. Beni dinlemediler bile!"

"Onlara o kadar çok alışmıştım ki bu kısa sürede, şimdi ise en ufak bir şeyde onlardan kopabiliyorum."

"Hayatım da hiç bu kadar boktan bir durumla karşılaşmamıştım."

"Adsız duvarın sana cevap da veriyor mu bari?" Diye bir ses duyunca karşımdaki duvara döndüm.

"Lan adsız sen konuştun mu ?" Diye şaşkınca sorduğumda sağ tarafımdan bir gülme sesi geldi. Bu sefer o tarafa döndüm.

"Savaş?" Diye sordum şaşkınlıkla. "Senin burda ne işin var?" Diye devam ettim. "Asıl senin bu boş sokakta,bu kılıkla burda ne işin var." Dedi ellerini cebine koyup gözleriyle üstümdeki kıyafetleri gösterirken.

"Sanane!" Diye çıkıştığımda yanıma doğru geldi. "İyi,bu boş sokakta tek başına kal da sarhoş serseriler seni bulup işini bitirsin." Diye alayla konuştuğunda gözlerimi belerttim. Ne biçim konuşuyordu be!

"Sen yanımda olunca sanki serseriler yine gelmeyecek." Diye homurdandığımda güldü. "Merak etme senin kadar olmasa da iyi dövüşüyoruz. Ayrıca burdaki çoğu kişi beni tanır yani ben yanındayken kimse sana bir şey yapamaz." Dediğinde şaşkınlıkla kaşlarım havaya kalktı.

"Ne yani sen şimdi beni koruyacak mısın? Ay güleyim de boşa gitmesin bari." Deyip güldüğümde kaşları çatıldı. "Niye öyle dedin?" Diye merakla baktığında hafifçe güldüm. "Sen benim abimlerle kavgalı değil misin? Daha geçen yumruk yumruğa girip birinizi dövmediniz mi? Ne bu senin korurumlar falan?" Dediğimde çatılan kaşları düzeldi. Bak şimdi abi deyince yine sinirlendim.

Kilitli Kalp Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin