Two Universes~İki Evren~Wangxian~Yizhan

48-2. Oda; Mígōng & Jùrén

       

     *Tian'ı bir an bile olsun boş bırakmamalıyım. Ne yapacağı hiç belli olmaz. Gözleri heyecanla parlıyor. Bu hiç iyi bir işaret değil. Çocuklar tehlikeye düşebilir onun yüzünden.*

                   ~~~~~~

     "Shenlong, ikinci günü yarıladık neredeyse hala bir kombinasyon bulamadık. Aynı yerimizde sayıyoruz. Oturup düşünelim kağıt, kalem olsaydı kolayca çizip belirledik."

     *Wangji, şimdi aklıma geldi. Sen bir büyücüsün, kağıt kalem yaratabilirsin.*

     "Shenlong harikasın, hemen deniyorum."

     Wangji bir kaç küçük deneme sonunda kağıt ve kaleme kavuştu. Gördüklerini saat saat çizdi. Hangi bölüm nerede değişiyor, kaç saatte bir eski durumuna geliyor. Nereden ilerleyebilirler. Çözmüştü sonunda.

     "Shenlong, gideceğimiz yerleri tek tek işaretledim. Sadece sabırlı olacağız. Üç saatte bir, aynı yerine dönüyor. Yani üç kere bölüm değişiyor. Hesaplarıma göre altı saat sonra yarı bölgeye ulaşmış oluruz. Diğer taraf biraz daha zor ama iki günde kapıya ulaşırız. Gece olmasaydı ya da çok parlak bir ay olsaydı işimiz kolaydı. Ama bunu bizim için zorlaştırmışlar. Çok hızlı hareket etmeliyiz. Burada sadece bölüm değişimlerinde sana ihtiyacım olacak. Havadan gittiğimiz yeri görmek için. İstersen seni mühürleyeyim sen de benimle yorulma. Senin gücüne şimdilik ihtiyaç yok. Bir tehlike olursa hemen çıkarırım seni."

     "Bu konuda çok emin değilim. Beni değiştirip daha küçük hale getirebilirsin, yine yanında olurum. İkimiz aynı hareket içinde olmalıyız sanırım. Yoksa duvarları yıkardık, havadan ulaşabilirdik ya da ışınlanabilirdik ama yapamıyoruz. Her deneyişimiz, hayal kırıklığı oldu. Bir kere daha denemeyelim. Hem yarıya gelip birden başa atarlarsa bizi, zaman kaybederiz."

     "Haklısın, ben büyü gücümün sınırlarını bilmiyorum. Henüz tam bir eğitim almamıştık. Deneyelim, eğer seni dönüştürebilirsem bu çok daha mükemmel olacak. Uçamıyorsak, ışınlanamıyorsak, koşarız. En dayanıklı ve hızlı koşan hayvan hangisi acaba? Düşüneyim, buldum evet Çita çok hızlıdır. Seni bir çita'ya çevirirsem beraber hızlıca, yarı bölüme bile bir günden daha az zamanda ulaşırız. Şimdi konsantre olup onu gözlerimin önüne getireyim ve deneyeyim."

     Wangji ilk denemesinde başarısız oldu, büyülü sözler aklına gelmiyordu. Aslında hiç bir sözü bilmemesine rağmen büyü yaparken bilgiler hafızasına işliyordu. Bunda elbette yine Tian ve Ming'in parmağı vardı. Bu da onların görevlerinden biriydi.Büyü eğitiminde sözleri onlara aktarıp, öğretmek. Sonunda olmuştu işte. Wangji ve Shenlong hızla, çizdikleri yoldan geçmeye başladılar. Wangji yorulmaya ve yavaşlamaya başladığında Shenlong ona sırtına binmesini söyledi artık daha hızlı ve beraberce ilerliyorlardı. Yarıyı çoktan geçip kapıya yaklaştıklarını fark edemediler. Shenlong durdu.

     "Wangji, doğru yolda mıyız bakman gerekiyor. Nereye geldik, bilmeliyiz. Sen uç ve bak."

     Wangji uçma gücünü bile nasıl aldığını bilmiyordu. O ilk savaşta sadece havaya sıçradı. Havada kaldığında uçabildiğini anlasa da yırtıcıların yoğun saldırısı yüzünden bunu düşünmeye zaman ayırmadı. Şimdi yine uçma gücü için hafifçe sıçradığında havadaydı. Etrafını gözlemledi, üç haritayı gözünün önüne getirdi. İnanamadı. Yarım günde neredeyse kapıya varmışlardı. Değişim başladığı için beklemek zorundaydılar. Üç saat sonra, akşama yakın saatlerde buradan çıkacaklardı nihayet.