Atlas'ı nasıl bilirdiniz diye sorarlarsa eski halimi baz almayın olur mu? En azından öldükten sonra yakışıklılığımın ve aşık ruhumun anlatılmasını istiyorum. Bunu benim için yapar mısınız? Ayrıca helvamın çam fıstıklı olmasına dikkat edin. Vanilyalı dondurmayla da güzel gider. Of! Ben neler söylüyorum böyle? Ölüyorum ve söylediğim son şeyler bunlar mı cidden? Bebeğime onu çok sevdiğimi söyleyin. Mezar taşıma da ömrü yarıda kalbi bebeğinde kaldı yazarsanız çok makbule geçer.
"Atlas!"
Tüm sesleri bastıran ve bu çılgın partinin son bulmasına neden olan ses tabii ki de benim tek akıllı arkadaşım Cenk'e aitti. Diğer üç akılsıza kalsam zaten çoktan ölmüş balık gibi yüzeye çıkmıştım. Muhtemelen de onlar fark edene kadar sabah olmuş hatta kokmaya başlamış olurdum. Gerçekten korkunç!
Cenk suya atlayıp beni yüzeye çıkardığında şükürler olsun ki yaşıyordum. Etrafımda toplanan onlarca insanın bana endişeyle bakışını bulanık da olsa görebiliyordum. İçime dolan suyu dışarı atana kadar herkesi kayan birer yıldız gibi görmüştüm. Görüntüler yavaş yavaş netleşmeye başladığında Kubilay'ın herkese partinin bittiğini söylediğini duydum. Kalabalık yavaş yavaş dağılmaya başladı.
Cenk ile Utku beni kollarımdan tutup sürüklercesine içeriye taşımaya başlamıştı. Alkolün üzerine bir de boğulma tehlikesi atlattığım için kendimi ekstra sersemlemiş hissediyordum. Cenk ile Utku beni koltuğa oturtana kadar uçtuğumu bile hissetmiştim. "Atlas iyi misin kardeşim?" diye sordu Cenk beni kendime getirmek için yanaklarımı hafifçe tokatlarken.
Cevap veremedim. Sırıtarak boşluğa bakmam onları daha çok endişelendirdi. Ercü bahçe kapısından içeri girdi ve, "Siz o işi bana bırakın," dedi gayet kendinden emin bir şekilde. Aptal kafam onun ne yapacağını iş işten geçtikten sonra anlamıştı. Ercü gerine gerine yanağıma tokadı basmış beynimin içeride yayık ayrana döndüğünü hissettirmişti. Beyin sarsıntısıyla kafamı yastığa koydum ve o andan sonrası tamamen karanlıktan ibaret.
(Ada'dan...)
Dün gece olan öpücüğün etkisini hala üzerimden atabilmiş değildim. Hayatımda ilk defa bir erkeğin yanağından bu şekilde öpmüştüm. Parmaklarım durmadan dudaklarıma gidiyor istemsizce kıkırdamaya başlıyordum. Atlas'ın o şaşkın ifadesini anımsayınca daha çok gülüyordum. İçimde bir kelebek varmış da durmadan kanat çırpıyormuş gibi hissediyordum. Heyecanlanıyordum ve bu durum benim için alışılmışın dışındaydı.
"Ada," diye salondan bana seslendi annem. Kahvaltı bulaşıklarını yerleştirirken kendi kendime güldüğümü fark etmiş olmalıydı. Ellerimi suya tutup mutfak havlusuna kurularken, "Geldim anne!" diye bağırdım. Ev botlarımın parkede çıkardığı pat pat sesleri eşliğinde mutfaktan salona geçtim.
Annem sabah sabah yine beni şaşırtmayarak magazin programına kilitlenmiş bir haldeydi. Allah bilir bu sabah kim yine kiminleydi. Annem koltuğa oturmam için eliyle koltuğa hafifçe vurdu. Yanına oturduğumda gözlerim istemsizce ekrandaki görüntülere kaydı. Ekrana yansıtılan video kaydına bakarken sunucunun, "Dün gece Atlas Serez evinde bir parti verdi," demesiyle kaşlarım istemsizce çatılmıştı. Diğer sunucu gülmemek için dudaklarını birbirlerine bastırmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senle Ben
ChickLitAda büyük bir organizasyon firmasında cinsiyet partilerinin aranan yüzüdür. Onun görevi bebek kostümü giyip cici anne ve baba adaylarının kollarına koşarak bebeklerinin kız olacağını göstermekti. Her zaman yaptığı bu işi kaderin çelmesinin bozacağın...