"Sana çok güzel bir sürprizim var bebeğim," dedi Atlas neşeyle kıkırdarken. Elimden tutmuş beni bahçenin diğer tarafına çekiştirirken ayaklarımın çimene basıyor oluşuyla topuklularımın uçmasına içten içe sevinir olmuştum. Beni çekiştirirken yoldan topuklularımı da almıştı. Anlayacağınız sevincim kursağımda kaldı.
Atlas bir elinde topuklularımla beni çekiştirerek özenle hazırlanmış yemek masasının önüne kadar getirdi. Masayı görünce gülmeden edemedim. Kırmızı gül yaprakları serpiştirilmiş masaya bakarken, "Bunları sen mi hazırladın?" diye sormadan edemedim. Atlas sırıtarak ensesini kaşıdı.
"Hayır ama bundan sonra gideceğimiz yeri ben hazırladım bebeğim," dedi çapkın gülüşüyle. Kıkırdadım. Sandalyeye oturduğumda centilmenliğini göstermek için sandalyemi masaya yaklaştırdı ve bana baktı. Tek kaşı şüpheyle havaya kalktığında, "Gözlüklerin nerede bebeğim?" diye sordu. Soruyu sorarken ki ses tonuna karşılık kendimi tutamayıp kahkaha attım. Sanki gözlüklerimi çıkarmamışım da ona ihanet etmişim gibi konuşmuştu.
"Çantamda," dedim kıkırdayarak. Tabii çantamın yaşanan arbedede topuklularımla aynı kaderi paylaştığını anladığında Atlas'ın yüzündeki ifadeyi görmenizi çok isterdim. Dehşete kapılmıştı. Onunla beraber aldığımız gözlüklere bir şey olmamasını umarak topuklularımı bir kenara koyup bahçede çantamı aramaya başladı. Uzağı gözlüklerim olmadan net göremediğimden onu masada beklemeye başladım. Bir süre sonra Atlas elinde çantamla yanıma geri geldi.
"Bir daha gözlüklerimizi çıkarmak yok bebeğim. Hem ben seni böyle daha çok beğeniyorum."
Çantamdan gözlüklerimi çıkarıp tıpkı gözlükçüde de yaptığı burnumun ucuna iliştirdi. Yüzündeki gülümseme beni gözlüklü görmenin mutluluğuyla genişlemişti. "Büyüleyici görünüyorsun bebeğim," dedi Atlas karşımdaki sandalyeye yerleşirken. Beni büyüleyici buluyordu. Acaba kendisinin ne kadar yakışıklı olduğunun farkında mıydı?
Atlas ile birlikte romantik bir akşam yemeği yedik. Sonrasında sabırsız playboy yanıma gelip ayakkabılarımı giydirdi. Elimden tutup beni otelin içine doğru koştururken kendileri deli gibi kahkaha atmakla meşguldü. Bazen bu koca adamın içinde bir kaçık yaşadığını düşünmüyor değilim. Atlas ile birlikte otel çalışanlarına ve onlarca insana aldırmadan asansöre doğru koşmaya başladık.
Asansöre bindiğimizde Atlas içeriye kimsenin girmemesi için kapıyı kapatmış ve çatı katını gösteren tuşa basmıştı. "Bazen ruh sağlığından ciddi manada endişe ediyorum Atlas Serez," dedim dayanamayıp gözlerimi devirirken. Kendileri sözlerimi umursamamış aksine sırıtarak çapkınlığını konuşturmayı tercih etmişti. Bu sırıtışın anlamını biliyordum. Beni köşeye sıkıştırmak istiyor!
Atlas sırıtarak üzerime gelirken yutkunmuştum. Olağanüstü yakışıklılığı yetmezmiş gibi bir de belimden tutup beni kendine çekmişti. Ellerimi kollarına yerleştirip ona baktığımda, "Nefesimi kesiyorsun bebeğim," demişti. İşte şimdi nefes nasıl kesiliyormuş ben sana gösteririm Atlas Serez. İşveli bir gülümsemeyle ayakkabısına sertçe basıp açılan asansörün kapısıyla kendimi asansörün dışına attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senle Ben
ChickLitAda büyük bir organizasyon firmasında cinsiyet partilerinin aranan yüzüdür. Onun görevi bebek kostümü giyip cici anne ve baba adaylarının kollarına koşarak bebeklerinin kız olacağını göstermekti. Her zaman yaptığı bu işi kaderin çelmesinin bozacağın...