Arkadaşlar lütfen oylayalım, hakkını verelim. Hak yemeyelimm :) 50 oy istersem verir misiniz hı? Utandırın be beni.
-Dersten sonra Barış'la buluşmak üzere boş bir müzik sınıfına girip onu beklemeye başladım. Geçen günkü aksayan çalışmamızı bugün tamamlayacaktık.
Henüz öğrenci konserine daha çok vardı fakat belki de bu, ikimizin birbiriyle vakit geçirmesi için bir bahaneydi? Belki o da benimle fazladan vakit geçirmek için bu fikri öne sürmüştü. Belki de tam tersine hayal dünyam baya baya rengarenkti ve nedense saçma sapan düşüncelere kapılmıştım?
Kendi kendime gülümseyip kemanımı çantasıyla birlikte masanın üzerine bıraktım. Diğer çalgıların aksine kemana daha hakim olduğum için yanımda onu getirmiştim. Liseden beri çalabildiğim birkaç parça vardı, onun dışında okulumuz da tabii ki çalgıları öğretiyordu fakat ben, daha hakim olduğum bir yönümü göstermek istediğimden kemanımla gelmiştim.
Kemanımı çantasından çıkardım ve sol omzuma yerleştirdim. Birkaç dakikaya yakın kendi kendime bir şeyler çalmaya çalışırken kapının aniden açılmasıyla durakladım ve bakış açıma giren Barış'la kalbim tekledi.
Kalbim tekledi?
İçeri girip kapıyı kapatan Barış'ın elinde bir gitarı vardı ve keyfi oldukça yerinde gibiydi. "Merhaba," dedi ve birkaç adımda hemen yanıma gelip karşımdaki sandalyeyi çekti.
"Merhaba."
"Biraz erken gelmişsin sanki?"
"Dışarı çıkmadım," dedim az çekingen bir ifadeyle. "Ders bittiği gibi seni burada beklemeye başladım."
Ve ardından gülümseyerek gözlerimi kaçırdım. O da aynı zamanda kıkırdamıştı. Sanırım Barış'a karşı gerçekten de açıklayamayacağım hislerim vardı ve... ve sanırım bu...
"Bir arkadaşım yanımıza gelse sorun olur mu?" Sorduğu bu soruyla birden afallarmış gibi olurken belli belirsiz kafamı salladım. "Olmaz, tabii."
"Süper," dedi ve telefonundan bir şeyler yazmaya başladı.
Ardından telefonunu masanın üzerine bıraktı ve kucağındaki gitarının akorlarıyla uğraşmaya başladı. Ve daha birkaç saniye geçmişti ki sınıf kapısı açıldı ve içeriye daha önce hiç görmediğim bir kızın girmesiyle anında içimde garip duygular oluşmaya başladı. Bu da kimdi böyle?
"Hoş geldin, Gaye." Barış gitarını hemen bir köşeye bırakıp yerinden kalkarken kollarını kocaman açtı ve Gaye'nin bedeni onunla buluştu.
Kolları kızın belinde ve sırtında hızla inip kalkarken ben ise bu gördüklerim karşısında nasıl bir tepki vermem gerektiğini bilmiyordum. Sanırım sadece izlemekle yetinebilirdim ve zaten şu anda onu yapıyordum.
Gaye'nin kolları da Barış'ın omzunu mesken tutmuştu. Baya yakın gibi gelmişlerdi gözüme. Yutkundum ve beni sarıp sarmalayan garip duygular eşliğinde bakışlarımı kemanıma doğru indirdim. Fakat buna rağmen tabii ki de aklım bambaşka yerdeydi. Onlardaydı. Barış'ın bu kızla nasıl bir ilişkisi olabilirdi ki?
"Bu kim?" Gaye'nin sesini duymamla başımı kaldırdım. "İnsan bir selam verir." Bunu bana doğru söylemişti. Yüzündeki hoşnutsuz tavrıyla birlikte hemen Barış'ın yanından bir sandalye çekti ve oturdu.
Yaşadığım şok yüzünden neredeyse her şeye karşı tepkisiz gibiydim. Sessiz kaldığımı fark eden Barış beni, "bu," diye gösterdi ve Gaye'ye doğru dönüp gülümsedi. "Müzik bölümünden ve aynı sınıftayız."
Ardından da bana doğru Gaye'yi gösterdi. "İsmi Gaye," dedi sanki biraz önce duymamışım gibi. "Bale bölümünden."
Kızın göz alıcı fiziğini ancak şimdi fark ederken "ben Masal." Diye mırıldandım. Çünkü Barış beni ona tanıtırken 'bu' demişti ve adımdan hiç söz etmemişti. Gaye'yi ise adıyla göstermişti.
Kız beni umursamazca süzdü ve derin bir nefes verdi. "Ee ne yapacaksınız bugün Barış?"
"Öğrenci konseri için alıştırma yapacaktık."
"Neden ikiniz?" Diye sordu Gaye hafiften alaylı bir tavırla. "Tek katılanmıyor musun?"
"Tabii ki katılabilirim ama bunu Masal'la yapmak istiyorum." Ardından da bana doğru dönüp göz kırpmıştı.
Gaye hoşnutsuz bir tavırla gözlerini devirdi ve kollarını önünde kenetledi. "Beni bunun için mi çağırdın yani?" Alayla güldü. "Sizin çalışmanızı seyredeyim diye mi?"
"Nasıl gitar çaldığımı merak etmiyor musun yani?"
"Hayır."
"Hadi canım ordan! Dünden beri can atmıyor muydun duymak için?"
İkisi resmen sanki ben burada hiç yokmuşum gibi konuşuyordu. Bir anlığına 'burada ne işim var?' diye sorgulama isteğim bile uyanmıştı. Farkında olmadan sıktığım kemanımı sertçe masaya doğru bıraktım ve ayağa kalktım. İkisinin hararetli konuşması benim bu hareketim sonucu aksamak zorunda kalmıştı.
"Ne oluyor?" Barış'ın sesini duymamla sakin kalmak istercesine derin bir nefes bıraktım ve gülümsedim. "Hiç."
Aynı zamanda kemanımı da çantasına sokuşturmakla uğraşıyordum. "Çalışmamıza daha sonra devam etsek olur mu?" Diye sordum hafifleyen titreyen sesime lanetler okuya okuya. "Aslında okuldan sonra bir işimin olduğu yeni aklıma geldi." Zorlukla gülümsedim ve sonunda çantasına koyduğum kemanımı sırtıma astım.
Gaye bana doğru ilgisizce bakarken "öyle mi?" Diye sordu Barış. "Tüh ya, ne güzel çalışacaktık işte Masal. Neden bozuyorsun ki?"
"Olsun." Tekrardan gülümsedim. "Öyleyse-"
"O zaman gel hadi dışarı çıkalım," Gaye direkt sözümü kestiği gibi ayağa kalkarken sabırsızca Barış'a doğru bakmaya başladı. "Hadi!"
Barış bana doğru göz ucuyla bakarken bakışlarımı kaçırdım ve sınıfın çıkış kapısına doğru yürümeye başladım.
Boğazımda oluşan yumru neredeyse beni nefessiz bırakacak türdendi. Ve bir an önce dışarı çıkmam gerekiyordu.
-
***bolumun sonunu yedim djdnkdnDevamını bekleyiiin <3

ŞİMDİ OKUDUĞUN
CANSIZ YILDIZLAR | Texting
JugendliteraturOnu elde etmesinin tek yolu artık kız kılığında ona yazmaya başlamasıydı. 🌟 TAMAMLANDI✔️ 02.05.2023🎼 by CHERRYBERRYMANGO.