Yemek

433 56 7
                                        

Elindeki tavayı ocağa bıraktıktan sonra Chan hemen sevgilisine ulaşıp kollarını beline doladı ve yüzünü boynuna gömdü.

"Çok güzel kokuyorsun..." Seungmin hafifçe gülümseyerek önündeki sebzeleri doğramaya devam etti.

"Dünden beri Hyunjin ile hiç konuşmadım, ilk konuştuğumuzda 'Sevgili bulunca papucumu dama at tabii.' diyeceğinden eminim."

"Neden şimdi aramıyorsun?"

"Azıcık aklı varsa uyuyordur çünkü, gerçi yok ama neyse." Chan kıkırdayıp onun boynuna küçük öpücükler bırakmaya başladı.

"Hyunjin ile nasıl tanıştınız?" Seungmin bir süre duraksadı.

"Pek hatırlamıyorum, çok küçüktük." sebzeleri doğramayı bitirince bedenini Chan'a çevirdi ve kollarını boynuna doladı. "Öyle birisi olmadığını biliyorum ama... Hyunjin ile aramda daha önceden hiç aşk anlamında bir şey geçmedi, tamam ara sıra tuhaf söylemleri oluyor ama o benim için hep abim veya kardeşim gibiydi. Onu asla o gözle görmediğimi ve onun da beni öyle görmeyeceğini bilmeni istiyorum." Chan yavaşça onun belini okşadı.

"Zaten bu konuda bir şüphem yok."

"İleride bu konuda kavga etmek istemiyorum, bana karşı cıvık bir insandır ama asla ciddi değildir. Bir gün olur da Hyunjin'i beni öpmeye çalışırken ya da duvara falan sıkıştırmış görürsen diye söylüyorum, abartmayı seviyor." iç çekip sevgilisinin dudaklarına kısa bir öpücük bıraktı.

"Görmeden bilemeyiz, ama arkadaş olduğunuzu ve birbirinizi yakın gördüğünüzü biliyorum. Benim yüzümden Hyunjin'den uzaklaşmanı isteyemem, onunla konuşmak bile sana enerji veriyor." Seungmin ona gülümsedi.

"Şimdilik anlayışlı olduğun için teşekkür etsem ve yemek yanmadan tavaya bakmanı rica etsem iyi olacak sanırım." Chan son kez onun boynuna da nazik bir öpücük bıraktı ve tavayı kontrol etmek için uzaklaştı, bunun üstüne Seungmin de önündeki sebzelerla yemek yapmaya dönmüştü.

"Seninle vakit geçirmek hoşuma gidiyor." Chan tavayı ocaktan alıp içindekileri soğusun diye başka kaba alırken devam etti. "Ve seni mutlu görmek, nasıl hissediyorsun?" Seungmin mırıldandı.

"Umarım iyi hissediyorumdur, seninle olduğum için mutluyum ama hala endişelendiğim konular var. Ayrıca tekrar okula başlamalıyım ve başlamadan önce okula gidip yüz yüze bir sunum yapmam lazım."

"Sunum mu?"

"Okula başlamak için hala yeterli olduğumu kanıtlayan bir şeyler."

"Korkuyor musun?" Seungmin duraksadı.

"Endişeliyim, toparlanmak ve derslerime dönmek istiyorum. Sanırım bu sene tekrar okuluma yüz yüze eğitim için kayıt yaptırıp okula baştan başlayacağım ama hala o sunuma ihtiyacım var."

"İstersen müdürünle konuşabilirim?" Seungmin parmağını tehditkar bir şekilde Chan'a doğrulttu.

"Hayır, bu kendi geleceğimi çöp etmek olur. Bir yıl fazladan okurum, sorun değil. Eğer bu seneyi bu şekilde idare ederek geçersem seneye daha çok batıracağım ve hakkım olmayan bir dereceyle mezun olmak istemiyorum." Chan küçük bir kıkırdama eşliğinde ona yaklaşıp dudaklarına sevgi dolu bir öpücük bıraktı.

"Bu kadar iyi kalpli olmanı seviyorum, hukuk okuman iyi bir karar olmuş. Konuşmandan bile adalet akıyor." Seungmin de hafifçe kıkırdarken Chan tekrar onun dudaklarına bastırdı dudaklarını. "Ama okul sonrası için uzak duracağıma söz veremem, bu küçük öğrencinin stajını bir yerde yapması ve iş bulması gerekecek." Seungmin onu omzundan tutarak uzaklaştırdı.

Pyromania\ChanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin