Sana Çoktan Aşık Oldum

336 42 19
                                        

Yanaklarını ıslatan yaşlar eşliğinde Felix Jisung'un odasına girdi, aniden içeri girmesi yüzünden ikili irkilerek bribirlerinden ayrılmışlardı.

"Jisungie..." Jisung onun ağladığını görünce Minho'nun altından kalkıp Felix'e koştu ve sıkıca sarıldı.

"Bebeğim ya, neden ağlıyorsun? Kötü bir şey mi oldu?" Felix de ona sarılırken Minho odanın kapısına yöneldi.

"Ben sizi yalnız bırakayım." Felix'in saçlarını karıştırıp kapıyı arkasından kapatarak odadan çıkması üstüne Jisung geri çekilip Felix'in yüzünü tuttu.

"Neyin var sunshine?" Felix onun bileklerini kavradı.

"B-ben... Galiba aşık oluyorum." Jisung yumuşayan bakışları eşliğinde gülerek ona tekrar sarıldı.

"Tanrım, korkuttun beni. Aşık olduğunda ağlayan bir bebek olduğunu unutmuşum." ikisi bir süre daha sarıldıktan sonra Felix geri çekildi.

"Umarım bir şeyi bölmemişimdir."

"Sadece biraz kiss falan, onu senle de yaparım." Jisung dudaklarını öne uzatınca Felix kıkırdadı.

"Yapamazsın, bu civcivin kalbi artık başkasına gitti."

"Kim o şanslı kişi? Senin kalbini çalabilecek kadar mükemmel çok az insan var bu dünyada." Felix kızararak yüzünü saklamak adına başını eğdi.

"Hyunjin." Jisung'un gözleri kocaman açıldı.

"Aman Tanrım... Sonunda!" tekrar üstüne atlayıp ona sıkıca sarıldığında Felix onu zoraki tuttu.

"Sonunda mı?"

"Çok yakışıyorsunuz ikiniz, evet sonunda!" tekrar uzunca bir sarılmadan sonra Jisung gerileyip onun ellerini tuttu. "Son zamanlarda duyduğum en güzel şeylerden biri, civcivim kuş olup yuvadan uçacak."

"Ama Sungie, ya Hyunjin beni o anlamda sevmiyorsa?"

"Sevdiğinden eminim, sevilmeyecek bebiş misin sen?" Jisung onun yüzünü avuçları arasına alıp sıkarak dudaklarının büzülmesine sebep oldu. "Biraz cazibeni kullan, Lee Felix için bunun kolay olması lazım." Felix derin bir nefes aldı.

"Ama ya-"

"Ama yok, bak aklıma bir fikir geldi." Jisung onun kulağına doğru eğilince Felix onun fısıldadığı şeylere dikkat kesildi.

*~*

Ayın yansıttığı ışık içeri vururken Seungmin ve Chan da bir şarkı üstünde çalışmayı bitirmiş, başka şarkıya geçmeden önce dinlenmeye karar vermişlerdi.

Seungmin yanında oturan Chan'a doğru kayıp başını omzuna yasladı.

"Başım ağrıyor ya..."

"Götünün ağırmasından iyidir." Chan'a hafif bir dirsek attı.

"Senin yüzünden kafamı çarptım zaten dün." Chan hatırladığı şeyle gülerek onun saçlarına nazik bir öpücük bıraktı.

"Diğerlerinin bizi dinlediğine inanamıyorum."

"Ben inanıyorum, hepsi azmışlar zaten."

"Sonra sana bir şey dediler mi?"

"Neyse ki kimse kafamı çarpmamla dalga geçmedi ama ufak tefek şeyler dediler, nasıldı falan filan."

"O kadarı da olsun, Jisung ve Minho'nun ilk gecesinden sonra Felix ona sürekli ima yapıp durduğu için Jisung ağlamıştı." Seungmin ona kollarını doladı.

Pyromania\ChanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin