🌊| Giriş

23.7K 420 270
                                    

Öncelikle herkese merhabalar. Kitabımı okumayı tercih ettiğiniz için teşekkürler💖

Size minik bir açıklamada bulunmak istiyorum. Bölümleri okurken "Pera bir yabancıyla kalmaya inanılmaz hızlı alışıyor/ hiç tepki göstermiyor" gibi düşünceleriniz olabilir. Fakat bunun bir açıklaması var. Yani okudukça anlayacaksınız. Olayların kilit noktası 22. bölümde. Lütfen ön yargılı davranmayalım💕

Bir de şunu belirtmek istiyorum. Ben İtalya'da yaşamıyorum ve İtalya hakkındaki bilgilerim sadece internet ve birkaç videodan kalma. Oranın kültürü hakkında hatalarım olabilir. Şimdiden özür diliyorum.

Kurgu üzerinde çok düşünülmemiş, çerezlik bir hikayedir. Ona göre yorum yaparsak sevinirimm💖

Ayrıca hikayeyi okurken birçok okurumun Korhan'ın göz rengini hayal etme konusunda zorlandığını gördüm. Bu yüzden tam kafamdaki gibi olmasa da en yakın olan resmi buraya koymak istedim 🤍 Ve sarı olma olayı güneşe gelince göz renginin açılması 🌬🌬

 Bu yüzden tam kafamdaki gibi olmasa da en yakın olan resmi buraya koymak istedim 🤍 Ve sarı olma olayı güneşe gelince göz renginin açılması 🌬🌬

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli okumalar🌷🧚🏻‍♀️

Başlangıç tarihinizi buraya bırakabilirsinizz🌊

"Şimdi, Alp dersimiz bitti ama sana ödev vereceğim. Geçen haftaki gibi unutma tamam mı?" Beni dikkatle izleyen bir çift mavi göze bakarak konuştum.

"Tamam hocam bu sefer yapacağım." Her zaman böyle diyordu fakat babasına sorduğumda yapmadığını söylüyordu.

Şuan 13 yaşındaki Alp'in villasındaydım. Bir lgs öğrencisi için matematik sıkıntılı bir derstir. Fakat kendimi övmek gibi olmasın ama bütün öğrencilerim o sıkıntıyı benim sayemde atlattı.

"Tamam o zaman sana söylediğim test kitabından 15 soru Ebob çöz. Bak bu sene senin için çok önemli." Sarı saçlarını okşadım ve masadan kalktım.

Mavi eteğimi elimle düzeltirken kapı hızla açıldı.

"Alp, benim Rolex saatimi sen mi aldın? Hiçbir yerde bulamıyorum!" Yüksek sesle bağıran adam kalbimin çarpmasına neden oldu. Bu adam Alp'in babası Uğur Bey'di.

Alp koltuktan korkarak kalktı. Ellerini teslim olur gibi havaya kaldırdı. "Baba vallahi ben almadım, neden alayım?" Çocuğa dokunsam ağlayacaktı. Babası daha çok köpürdü.

"Geçen de böyle yaptın, koltuğun altından çıktı, çabuk söyle!" Alp geri geri bana gelmeye başladı.

"Uğur Bey sakin olun, almadım diyorsa almamıştır. Korkuyor şuan, illaki bir yerden çık-" Siyah kaşlarını öfkeyle çatan adam bağırarak sözümü kesti.

"Seni zaten gözüm hiç tutmadı, çantanı aç bakacağım!" Sözleri karşısında şok geçirmiştim, gözlerim dolsa da çaktırmamaya çalıştım. Adam büyük adımlarla yanıma gelmeye başladı. İçimi daha büyük bir korku kaplamıştı.

İtalyan Mafyası (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin