🌊|41

627 28 25
                                    

Keyifli okumalar!

Göz pınarlarıma biriken yaşı sildim. Derin bir nefes verdiğimde Batu "Ağlama, çıkacak oradan." dedi fakat içime bir su serpemiyordu.

"Şu an cezaevinde mi?"

"Evet."

Ağlamamak için gözlerimi sıktım. "Konuşamam hiç değil mi?"

"Hayır, Pera."

"Hiç mi?" Sesim titrerken elimi yumruk yapmış sıkıyordum.

"Hiç." Sesindeki yorgunluk telefondan bile anlaşılıyordu.

Ben cevap vermeyince yutkundu ve konuştu "İlacını iç. Biraz uyumaya çalış ve haberlere bakma."

Sanki görebilirmiş gibi kafamı salladım. "Tamam, görüşürüz."

"Görüşürüz" dedi ve telefonu kapattı.

Kulağımdaki telefonu kucağıma koydum ve başımı cama yasladım. Artık ağlamaktan gözlerim acıyordu. Ama ağlamaktan başka da elimden bir şey gelmiyordu.

🌬

"Dün sabah dört buçuk sularında yapılan Şafak-11 Operasyon'unda dört yüz kırk şüpheli gözaltına alındı ve bin beş yüz yedi adet ateşli silah ele geçirildi."

"Şüphelilerden üç yüz doksan sekizi mahkemeye çıkıo cezaevine sevk edilirken geri kalan kırk iki şüpheli serbest bırakıldı."

"Şüphelilerin arasında ünlü iş adamları Aslan Tan, Kenan Demir, Hakan Gün, Korhan Kumludağ, Cengiz Boz da olduğu öğrenildi."

Haberi gözüm yaşlı bir şekilde dinlerken ekrana elleri kelepçeli birçok adam veriliyordu. İçlerinde Korhan'ı görmek kadar acı veren bir şey yoktu.

Ağladığımı gören Paskal ayaklarımın ucuna gelip bacaklarıma sürtünmeye başladığında daha da ağladım. Omuzlarım sarsılırken ellerimi saçlarıma geçirdim.

Telefonumun arkasındaki fotoğrafı çıkardım. Korhan'ın gamzelerine bakarken nefesim sakinledi.

Küçük fotoğrafı dudaklarıma getirdim ve öptüm. Koltuğa yan bir şekilde yatıp bacaklarımı karnıma çektim. Gözlerimi fotoğraftan ayırmadan izlemeye başladım.

🌬

"Pera, uyan hadi." Gözlerimi yavaşça açarken karşımda Kardelen'i gördüm.

Elindeki kaseyi görünce yemek getirdiğini anladım. Üstümde bir battaniye vardı.

"Kardelen, yiyemem. Midem bulanıyor." Üstümdeki battaniyeyi biraz daha çektim. Üşüyordum.

Elini alnıma koydu ve ateşime baktı. "Pera, yanıyorsun! Kalk çabuk. Duşa girmelisin. Ateşin var." Çorbayı sehpaya bırakıp beni kaldırmaya çalıştı.

"Kardelen çok üşüyorum. Korhan olsa sarardı beni, göğsüne koyardı başımı. Kokumu içine çekerdi. Uyurken mırıldanır dururdu." Gözyaşım yanağımdan süzülürken nefesim sıklaştı.

Kardelen yanağımdaki yaşları silerken iç çekti. "Pera, kendini böyle harap edersen olmaz ki." Dizlerinin üstüne çöküp saçımı okşamaya başladı.

"Dediğin gibi hiç ümitli bakmıyordu Kardelen." Ağlamam şiddetlenirken baygın gözlerle ona baktım.

"Hayır, senin dediğin gibi çıkacak oradan."

İtalyan Mafyası (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin