kaza geçirdin
Motorunla uzun mesafe yolculuklarına çıkmayı severdin. Uzun süredir motor kullandığın için sen rahattın fakat manyak gibi sürdüğünü düşünen Deniz senin kadar rahat değildi. Yine Deniz'in uzun bir dikkat et fermanıyla yola çıkmıştın.
İstanbul'dan Bursa'ya gidiyordun. Otobanda kendi yolunda seyrederken öküzün teki seni görememiş, şerit değiştireyim derken sana çarpmıştı. Motorla beraber yerde sürüklenmiştiniz. Kaskınız olmasına rağmen başınızın yere vurma hızıyla bayılmıştınız.
Son duyduğunuz bir kadın çığlığı, ambulans diye bağıran bir adamın sesiydi. Daha sonrası sizin için karanlıktı.
Hastaneye götürülmüştün. Bir tanıdığına ulaşılana kadar tedaviye alınmıştın. Önemli birşeyin yoktu, sadece hızlı düştüğün için bayılmıştın. Fakat denizin oldukça abartacağı yaralar almış üzerine motor üzerine düştüğü için bacağında bir kırık oluşmuştu. Yiyeceğin azarın haddi hesabı yoktu.Şansına Deniz sana ulaşamayınca üst üste aramıştı. Polisler Deniz'i arayarak durumu bildirmişti.
Deniz evden nasıl çıktığını bilememişti. Korkmuştu, hem de çok korkmuştu. Arabada ağlamıştı, neredeyse o da kaza yapıyordu yaşlı gözleriyle yola hakim olamadığı için. Kaldırıldığın hastaneye neredeyse uçarak geldi. Danışmaya gittiğinde konuşamamıştı bile, kekelemişti.
Siz uyanmıştınız. Hemşirelerden durumu dinlemiş, yatağınızda oturup Deniz'i beklemiştiniz. Deniz'in odaya gözleri yaşlı girdiğini gördüğünüzde korkmuştunuz. Koşup size sarılan Deniz'i sakinleştirmeye çalıştınız.
-"Tamam sevgilim, birşeyim yok."
-"Sana söyledim, ben sana söyledim!"
Deniz'in sinirli yüzünü gördün, sakinleştirmek için uğraşsan da bu sefer şartlar tam tersiydi. Bağıran taraf o, dinleyen kişi sen.
-"Çıkma dedim, tak şunları dedim! Gene dinlemedin beni! Sana birşey olsaydı ne yapacaktım ben!"
Ona bakışlarını fark ettiğinde durdurabilmişti ancak kendini.
-"Bir daha kullanmayacaksın o motoru."
-"Deniz!"
-"İtiraz etme hakkı sunmadım sana, bitti motor sevdası."
-"Benim bir suçum yoktu ki! Dönüşte adam üzerime kırdı!"
-"O adamın hesabı ayrı görülür, benim için önemli olsan sensin."
Yaralarını görüp daha büyük bir tepki vermemesi için üzerindeki battaniyeyi daha sıkkı tutmuştun. Fakat sevgilin senden daha kurnazdı. Üzerindeki battaniyeyi çekmiş, bacaklarındaki yaralarla ve sağ bacağında gördüğü alçıyla çatık kaşları daha da çatılmıştı.
-"Çok acıyor mu?"
-"Hiç acımıyor, yemin ederim."
-"Ne yapayım ben sana? Eve mi kapatayım, sürekli kızayım bağırayım mı?"
-"Söz veriyorum, söz veriyorum bir daha olmayacak."
Deniz sarılmıştı sana, saçlarını öpmüştü.
-"Nasıl korktuğumdan, nasıl sevdiğimden bile haberin yok."
O gün hastanede kalmıştınız. Tüm kontrollerin bittiğinde seni eve göndermişlerdi.
Deniz sana çok kızgındı, sana bebek gibi bakmasına rağmen yüz vermiyordu. Gecenin bir yarısı, onu bilgisayarın başında bulmuştun. Yanına gidip arkasından boynuna sarılmıştınız.
-"Gidip uyur musun?"
-"Reddediyorum."
-"Tamam, şimdi emrediyorum. Git uyu."
Onu dinlemeyerek yüzüne öpücüklerle doldurdun. O da özlemişti artık, sana döndü. Dizlerine oturmana izin verdi. O belini severken başını boynuna yaslamış, kokusunu içine çekmiştin.
-"Yeterince özletmedin mi? Haketmiyor muyum artık seni?"
-"Sözümü dinleyeceksen?"
-"Dinleyeceğim."
Siz dudaklarınızı birleştirmiş, o geceyi mutlu bir çift olarak kapatmıştınız.
İyileştikten sonra garaja inmiştiniz. Motorunuzu bulamayınca çok ağlamıştınız, küsme sırası size geçmişti. Size araba almayı teklif eden Deniz'i onlarca kez reddetmiştiniz. Sonunda sizin küslüğünüze dayanamayan Deniz off-road motorlarını kullanmana razı olmuştu.___________________________________________
by Ateş
Smut yazarı değilim Allah'tan, yoksa hiç hayırlı olmazdı hikayenin sonu.