Siz yine kahvelerinizi almış, battaniyelerinizi üzerinize çekmiş beraber oyun oynuyordunuz. Sanırım artık pişti oynamak yormuş olacak ki sizi aldığınız "Terleten Sorular" oyununu oynuyordunuz.
-"Eski sevgilin doğum tarihi..."
-"Hatırla birde!"
-"3 Ekim 1994."
Atilla üzerine atlayıp seni ısırarak öptüğünde savumaya geçmiştiniz.
-"Ya ama aşkım, biliyorsun böyle şeylere takıldığımı!"
-"Sakın "hafızam iyi" diye yalan söyleme! 94 ne amına koyayım! 30 yaşında adamla mı çıktın?"
-"Sen hatırlamıyor musun sanki!"
Ati geriye çekildiğinde kazanmanın sevinciyle ona kartları ittin.
-"Hadi bakalım."
Çektiği kartla yüzünde beliren gülümsemeyi garipsemiştin.
-"Ne oldu?"
-"'Yakın gelecek planın ne?' çıktı."
-"Neymiş?"
-"Evliyiz, birkaç haftaya ilk yılımız dolacak."
-"Evet?"
-"Buralarda koşuşturan çocuklarımız olmasını çok istiyorum."
-"Ne?"
-"Garip mi?"
-"Çok erken."
-"Yaşlı anne babalar olmak istemiyorum, kızımla beraber Barbie filmine gidebilmeliyim."
-"Kız?"
-"Evet?"
-"Hayır, ben oğlum Kutalmış'la Oppenheimer'a gideceğim, sende evde oturacaksın."
-"Hayır, kızımız olacak."
-"Hayır, oğlum olacak."
-"Oğlun?"
-"Aynen öyle."
-"Deneyelim görelim."
-"Hemen değil."
-"Hemen."
Sizi kucağınıza çekip havaya kaldıran Atilla'ya vurmuş, ikiniz de kahkahalar içerisinde boğuşmuştunuz.
But, winner winner chicken dinner for Atilla.
___________________________________________
by Ateş
Kaldı 11.
