Aşkın Siyah Tonu

"MUCİZE"

Dudağıma minik bir buse kondurdu. Utancımdan yüzüne bakamıyordum.

Kendine geri çekip vücuduma havluyu sardı ve şefkatle yanağımı öptü.

"Temizlen." ve banyodan çıktı. Bacaklarım titriyordu. Ayakta durmaya zorlanıyordum. Suyun altına girip duş aldım. İçimdeki mutluluk hissinden dolayı ağlamayı bırakamadım. Elimle ağzımı kapatıp sessizce ağladım.

Duştan çıkınca Alex odada değildi. Yatağın üzerindeki kıyafetleri giyip aşağı indim. Ama kimse yoktu.

"Alex."

Cevap gelmedi. Telefonu odadan alıp onu aradım. İki defa çaldı sonra açtı.

"Nerdesin Alex?."

Bir süre ses gelmeyince korkmaya başladım.

"Alex orda mısın?"

"Burdayım. Marketten çıktım geliyorum."

Rahat bir nefes alıp koltuğa oturdum.

"Beni neden yalnız bıraktın? Korktuğumu biliyorsun."

"Rahatla, benim yanımdayken kimse sana zarar veremez."

"Ama yanımda değilsin Alex çabuk gel korkuyorum."

"On dakikaya oradayım."

"Telefonu kapatma. Sessizlikten korkuyorum"

"Tamam."

"Neden dışarı çıktın bu saatte markette ne işin var?"

"Film için birşeyler almaya gittim."

"Film mi izleyeceğiz?"

"İstemiyor musun?"

Gülümseyerek, "İstiyorum. Ama..."

"Amaa..?"

"Şimdi biz iki sevgili gibi film mi izleyeceğiz?"

"Sana çıkma teklifi etmemi beklemiyorsun herhalde?"

"Mükemmel Alex'ten asla beklemiyorum tabi."

"Aferin kızıma."

"Ne kadar kaldı seni özledim." dedim sitemle.

"Korktuğun için yalan söylüyorsun."

"Hayırr. Gerçekten özledim."

"Az kaldı beş dakika."

"Dışarı çıkıyorum."

"Hayır. Çıkma yeni duş aldın çorba yapamam."

"Peki yapmanı istersem."

"Karşılığında birşeyler isterim."

"Ne mesela?"

"Bir düşünelim... Belki banyo sahnesini bu sefer yatakta..."

Anında sözünü kestim. Utancımdan yerin dibine girmiştim.

"Bakarız canım." dedim.

Sonra kapı çaldı.

"Sen mi geldin."

"Hayır."

Korkuyla oturduğum yerden sıçradım.

"Kapıda biri var Alex."

"Sakin ol delikten bak."

"Hayır yapamam. Korkuyorum ya.. Ya o geldiyse."

"Saçmalama ve kapıya bak."

"İstemiyorum."

Zili bırakıp ısrarla kapıya vurmaya başladı.