Yine bir baş ağrısıyla uyanmıştım. Günden güne artan baş ağrılarımın sonu hiç iyi değildi. Kafamda tanımlayamadığım bir baskı vardı. Arttığın da dünya ile bağlantım kopuyordu.
Çarşafın üzerine damlayan kanları görünce burnumu tutup lavaboya koştum. Kanamasını durdurmam beş dakika sürmüştü.
Üzerimdeki kanlara iğrenerek bakıp kıyafetlerimi çıkardım ve üstümü değiştirmek için tekrar odaya gittim. Banyoya girerken kapalı pencere şimdi açıktı. Esen rüzgardan tüylerim diken diken oldu.
Pencereyi kapattım. Arkamı dönemedim. Çünkü pencere rüzgar şiddetiyle açılmamıştı.
"Arkamda olduğunu biliyorum pislik."
"Aklını kullanmaya başlamışsın."
Kaçmak için yeltenmedim. Ondan kaçış yoktu. Kaçarsam veya bağırırsam birilerini öldürürdü.
Ağır adımlarla arkamı döndüm. Yüzünde maskesi ve elinde bıçakla yatağımda uzanıyordu.
"Neden buradasın?"
"Film izlemek için."
"Ne filmi ne saçmalıyorsun?" arkadaşımı öldürmemiş gibi karşımda sırıtıyordu.
Bileğimden tutup yatağa çekti. Gerginlikten titreyen parmaklarım, buz kesilmişti. Korkudan hareket edemiyordum. Gözümün önündeki bir tutam saçı geri attı ve baş parmağının ucunu alt dudağıma bastırdı.
Boynuma doğru ilerledi ve sertçe tutup yüzüne yaklaştırdı.
"Aksiyon filmi izleyeceğiz."
"İstemiyorum defol."
Boğazımı sıkıp bıçağı gözüme yaklaştırdı.
"Ama başrolünü tanıyorsun."
O an iç çamaşırlarımla olduğumu fark etmiş gibi beni baştan aşağı süzdü. Bakışların dan iğrendim. Çarşafı alıp üstümü örttüm.
"İğrenç bedenin ilgimi çekmiyor."
Kahkaha attım. Sonunda beni delirtiyordu işte. Tepkisiz kaldı. Bunu beklemiyormuş gibi sessizdi.
"O yüzden mi sesin titredi." dedim. Sadece zaman kazanıp boş bir anını yakalamak istiyordum.
"Zekanı kullanmayı öğrenseydin belki bir şansımız olur du.."
Boğazımı tutan elinin üstüne elimi koydum. Korktuğumu belli etmeden yüzüne yaklaştım. Maske olmasaydı şuan dudakları dudaklarıma değiyor olacaktı.
"Karşında tamamen güçsüzüm. İstediğini yapabileceğini ikimiz de biliyoruz." Daha fazla ileri gitmek istiyordum. Göğsümü kaslı vücuduna yaklaştırdım. "Bana dokunmak istemiyor musun? Benimle sevişmek..."
"Küstahlığının bir cezası olacak küçük Alya'm"
Saçlarımı tutup başımı geri çekti. Aniden arkama geçti. Sırtımı göğsüne dayadı. Ellerimi arkadan bağlayıp bilgisayarı açtı. Merakla ekrana baktım.
Canlı bir videoydu. Caddede dolaşan insanları görüyordum. Bu kasaba değildi daha önce gördüğüm bir yerdi ama tam anlayamadım.
Sonra tanıdık birini gördüm. Bir evin kapısı açıldı ve çıkan Newtti.
Ellerinden kurtulmak için kıpırdamaya çalıştım. Ama bıçağı karnıma doğru tuttu.
"Eğer ona zarar verirsen..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Siyah Tonu
Teen Fiction(Smut var.) Geçmişin den kaçmak için ülke değiştirip bir kasabaya yerleşen Alya ve onu gölgesi gibi izleyen gizemli bir adam. Güçlü, zeki, kurnaz ve herkese diz çöktürecek bir kişiliğe sahip. Tüm kadınların sahip olmak isteyeceği bir adam en ünlü m...
