"SENİ BULDUM "

838 52 65
                                    


Hazırlanırken annem odaya girdi.

"Alice ile mi buluşacaksın?"

Dudağıma pembe ruj sürerek, "Evet o ve bir kaç arkadaşı. Gitmeden buluşmamı istedi."

"İyi eğlenceler tatlım, ama unutma akşam baban için önemli bir davet var. Sakın geç kalma."

"Tamam geç kalmam."

Babam yeni işi için dubai den iş adamları ile anlaşmıştı. Bir kaç otel için imza atacaklardı. Bu yüzden kutlama yapıp davet verdi. Benim için de herkese robot gibi gülümseyip, sıkıcı konuşmalar demekti.

Hazırlanıp Alice ile buluşmak için cafe ye gittim. Alice eski okuldan arkadaşımdı. Zararsız bir tipti. Eğlenceli ve zekiydi. Onu bu yüzden seviyordum. Grubumuza onu çok almak istemiştim ama Lilly ile problem yaşadılar. Lilly'nin sevgilisi Alice aşık olduğunu ve Lilly'i terk etmek istediğini söylediğin de hepimiz şok olmuştuk.

Bu yüzden gruba giremese de arkadaşım olmaya devam etti. Alice ve yanında iki kız oturmuş koyu sohbete dalmışlardı. Beni görünce el salladı. Yanlarına gittim.

"Selam canım."

"Hoş geldin Alya," kocaman sarıldı. Bende karşılık verdim. Diğer kızlar ile sadece tokalaştım.

"Selam ben Alya,"

Sarışın olan, "Ben Nicki"

Diğer kız da, "Samantha" dedi.

Tanışma faslını geçip bir şeyler sipariş ettik.

"Ee Alya, nasılsın? Gittiğin kasaba ve okulda hayat nasıl?"

"İdare eder, bilirsiniz yeni kız baskısını meraklı gözler felan. Ama iyi geldi."

"Sevindim senin adına. Ama seni özledim. En azından ziyaretime gelmeliydin."

"Haklısın, ama inan orada yeni bir düzene başladıktan sonra buraya dönmek istemedim. Özledim evet, eski hayatımı okulumu ama kararımın arkasında durmam gerekiyordu. Sürekli buraya gelsem bırakamazdım ve arafta kalırdım."

Alice elimi tutarak, "Haklısın, ama en kısa zamanda ben senin yanına geleceğim."

Gülümseyerek, "Bu çok güzel olur."

Samantha araya girerek, "Sen şu kız Lilly'nin arkadaşısın değilmi?"

"Evet."

Kaşlarını kaldırıp geriye yaslandı.

"Bir sorun mu var Lilly ile?" diye sordum.

Kız iç çekip, "Sorun yok yani en azından benlik. Ama onu en son gördüğüm de biri ile görüşüyor du. Ciddi olduklarını ve yakın zamanda nişanlanacaklarını söyledi. Gayet mutluydu."

Şaşırdığımı belli etmeyerek, "Ah evet tabikide, onun mutlu olması demek benim mutlu olmam demek."

"Bilemiyorum ona seni sordum ve korkak gibi kaçtı dedi. Sizin aranızda bir sorun mu var?"

Sinir olduğumu belli etmeden, "Başka bir şey söyledi mi?" diye sordum.

"Hayır ama Lilly'e seni sorunca yüzünün aldığı hali bir görmeliydin. Senden nefret ediyor gibi bakıyordu."

Koltuğa yaslanıp kızı süzdüm. Bakışlarımın ağırlığıyla korkudan yerinde huzursuzca kıpırdandı.

"Asıl söylemek istediğin ne?" diye sordum. Uzatılmış konuları sevmezdim.

"Sakin ol, sana karşı kötü bir şey düşünmüyorum ama o kız. Hiç de iyi birine benzemiyor. Alice'e yaptıklarını biliyorsun.. Birde şey durumu var..." sözünü benim çalan telefonum böldü.

Aşkın Siyah TonuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin