Selam canlarım. Nasılsınız? Umarım iyisiniz?
Evet akşama BİLİNMEYEN'İN kimliğini açıklıyorum. Bu çok heyecanlı değil mi?
Bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın. Bu bölüm bilinmeyen bir şey yapacak bunu sadece biz bileceğiz. Alya asla öğrenemeyecek. Özel bir an gibi düşünün. Zaten okuyunca neresi olduğunu anlayacaksınız.
Seviliyorsunuz.. İyi okumalar 💜💙
***
BİLİNMEYEN'İN GÖZÜNDEN.Günlerce kilit altında tuttum. Babamın bana yaptığı gibi karanlığa hapsettim onu. Bunu yaparken kendime kızsam da yapmak zorundaydım.
İnat etti.. Direndi. Korkusuna rağmen sakladığı sırrı söylemedi. Öfkelendiriyordu. Öfkem ölüm demekti. Acı çektirmek demekti.
Alya diğer hiçbir kızlara benzemiyordu. Güçlü karakterinin yanı sıra gürültü den korkuyordu. Bağırdığım zaman titrediğini hatırlıyorum.
Korku bile itiraf ettiremiyordu bu kıza sırlarını. Öldürme diye yalvarışları takdire şayandı.
Onu her dakika izlediğimi bilseydi ne hissederdi? Alex'in fotoğrafıyla uyuyordu. Bunu alışkanlık haline getirmişti.
Onun öldüğünü bilse kim bilir ne hissederdi? Acısından zevk alacağım kesin...
Bu aralar sürekli burnu kanıyordu. Vücudu zayıflamış ve bedeni yorgun du. Eski enerjisi yoktu. Doğru ya hepsini ben sömürmüştüm.
Ölmek istemesi hem hoşuma gidiyor hem de istemiyordum. Yıllarca işkence edebilirdim.
Hayal kırıklığın dan besleniyordum. Acısı beni iyileştiriyordu. Benden başkası ona dokunursa öfkeleniyordum. Bencildim. Benim olana dokunulduğu zaman herkes öfkemin tadına bakardı.
Bir şeyler sayıkladı. "Ölmek istemiyorum."
Rüyaların da beni görmesi...nedense hoşuma gidiyordu. Tuhaf.
Yanına yaklaşıp ateşine baktım. Vücut ısısı normaldi. Kızaran burnu ve dudakları dikkatimi çekti. Alt dudağını yaladı. Bu hareketi beni tahrik ediyordu.
Arkamı döndüğüm de bileğime yapıştı. Uyandığını düşünerek yüzüne bakmadım. Ama sayıklayınca hala rüya da olduğunu anladım.
Yüzüne baktığım da boncuk boncuk terler döküyordu. İçerisi fazla mı sıcaktı? Bileğimi daha sıkı tutup kendine çekti.
"Lütfen gitme... Korkuyorum."
Yanına oturup yüzüne düşen bir tutam saçı kulağının arkasına yerleştirdim.
"Burdayım güzelim. Hiçbir yere gitmiyorum."
Elimi tutup yanağının altına koydu. Katilin den korkup yine katiline sığınıyordu. Hayat çok tuhaftı.
Sayıklamaya devam etti.
"Ölmek istemiyorum."
Bu beni gülümsetti. Bir dakika o göz yaşımı? Gözünden bir damla yaş süzüldü. Yanağından düşerken dudak hizasında parmağımla yakaladım. Sıcacıktı sonra soğudu.
Uykusunda bile ağlıyor du. Sulu göz.
Yanağımdaki elimin üstüne dudaklarını koydu. Bu bile oturduğum yerde huzursuz hissettirdi. Vücudu.. Kokusu.. Dudakları.. Özellikle de dudakları. En etkilendiğim yer kırmızı dudaklardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Siyah Tonu
Teen Fiction(Smut var.) Geçmişin den kaçmak için ülke değiştirip bir kasabaya yerleşen Alya ve onu gölgesi gibi izleyen gizemli bir adam. Güçlü, zeki, kurnaz ve herkese diz çöktürecek bir kişiliğe sahip. Tüm kadınların sahip olmak isteyeceği bir adam en ünlü m...