d-day | yoonmin ✔️

35

Tören alanına vardıklarında arabadan inip kameralara pozlar vermişlerdi. Namjoon, Hoseok ve Seokjin henüz gelmediği için ikisi onlara ayrılan yere geçmişti. Yine yan yana ve en öndelerdi tabii ki. Oturduktan sonra birkaç kez daha fotoğrafları çekilmişti. Bu Jimin'in hoşuna gidiyordu. Ama düşününce basının çektiği fotoğraflar ve lunaparkta çekildikleri fotoğraflar dışında beraber olan fotoğrafları yoktu. En kısa zamanda bu eksik kapatılmalıydı.

"Jimin, Yeonjun birazdan gelecek. O gelene kadar burada kal tamam mı? Ben birkaç kişiye selam verip geleceğim."

"Tamam kedicik." Yaptığı şeyi fark edince eliyle ağzını kapatmıştı. "Ah üzgünüm! Bay Min demeyi unutuyorum." Yoongi gülümsemiş ve onun saçlarını, düzeltiyormuş gibi yapıp, okşamıştı. O da bir an için koca salonda yalnız olmadıklarını unutmuştu. "Dayanamıyorum Jimin. Fazla güzelsin." Jimin de saklamak istemiyordu ama bir süre için buna mecburlardı. "Dayanmak zorundayız değil mi Bay Min?" Ona göz kırpıp gülümsemişti. Neyse ki şanslılardı ve kimse bu anlara şahit olmamıştı.

"Üzgünüm hyu- Bay Min! Trafik oldukça yoğundu." Yeonjun gelmiş ve ikisini de selamlamıştı. "Sorun değil Yeonjun. Şimdi Jimin'in yanında kal. Ben hemen geleceğim." Yeonjun başını sallamış ve Yoongi gittikten sonra oturmuştu. "Yoongi'ye neredeyse hyung diyordunuz değil mi?"

"Evet Bay Park. Fakat resmiyete önem verdiği için yalnız olmadığımız anlar dışında hyung demiyorum."

"Ah hayır! Ben onun kadar resmî değilim! Bana adımla hitap edin lütfen!"

"Bay Min beni vurur, olmaz." Şaka amaçlı söylediği bu şeye ikisi de gülmüştü. "Ben istediğim için kızmaz, merak etme. Lütfen Yeonjun! Hatta benden büyük olmalısın! Hyung mu demeliyim?"

"Ne? Hayır hayır. İkimiz de aynı yaştayız. Adımla hitap etmen yeterli."

"O zaman anlaştık Yeonjun!" Yeonjun ona gülümsemişti. Artık resmiyete gerek yoktu. "Yoongi hyung, iyi olmadığını söyledi. Neyin var Jimin?"

"A şey, evet, sadece kötü bir his var içimde. Gerçekten sebebi ne ben de bilmiyorum. Acaba Yoongi ile dışarda kendimizi kısıtlıyoruz diye mi oluyor? Belki kendimi fark etmeden çok kasıyorumdur."

"Olabilir. Biliyorum zor olmalı ama bu ikinizin de güvenliği için."

"Ama en fazla ne olabilir ki?"

"Jimin, bunu Yoongi hyung fazla fazla düşünüyor. Endişelenme, sana zarar verecek ya da üzecek bir şey yapmaz, olmasına da izin vermez. Sadece doğru anı kolluyor diyelim." Bu sırada onlar fark etmemişti ama Yoongi, Namjoon, Hoseok ve Seokjin gelmişti.

"Hakkımdaki dedikodunuz bitti mi?" Yeonjun hemen yerinden kalkmış ve hepsine sealm vermişti. Jimin de hepsine sıkıca sarılmıştı. "Jiminie! Harika görünüyorsun!" Seokjin; Yoongi ile Jimin'in uyumlu giyindiğini görebiliyordu. "Teşekkürler hyung!"

"Efendim, benden başka bir isteğiniz yoksa ben dışarıda bekleyeyim." Yeonjun gitmeye hazırlanıyordu ki Jimin onu durdurmuştu. "Hayır! Yeonjun da bizimle kalsın lütfen!" Yoongi'ye tatlı tatlı bakmıştı. "Pekala sen nasıl istersen." Jimin gülümsemiş ve Yeonjun'u kolundan tutup diğer yanına oturtmuştu.

Hepsi birbiriyle sohbet ederken sahneye çıkan sunucu salondaki sohbetleri durdurmuştu. "Hoşgeldiniz!" Alkışlar bitince konuşmaya devam etmişti.

"Birbirinden eşsiz ödülleri bugün sahipleriyle buluşturacağız! Şu an bu salonda kozmetikten tekstile, müzik sektöründen oyunculuk sektörüne kadar olan tüm şirket sahipleri, idoller ve oyuncular bulunmakta. Hatta birkaç sürpriz isim de bizlerle olacak! Siz kıymetli misafirlerimizi hiç bekletmeden başlayalım!"

Alkışların ardından kategorilere göre ödül sahipleri sahneye çağırılmıştı. Yoongi hepsini izliyordu ama en çok da hep şirketinin kazandığı ödülü bu yıl elinden alan WY Entertainment'ı temsilen gelecek kişiyi merak ediyordu. Bu yüzden biraz gergin sayılabilirdi. Bunu geçirmesi için Jimin'in minik ellerini sıkıca tutmak istiyordu ama o an bunu yapamazdı. Bu daha da canını sıkmıştı.

"Ve tabii ki! Kozmetik sektörünün lideri RMB bu ödülün sahibi!" Sıra Namjoon'a gelince hepsi ayakta alkışlamıştı. Namjoon da heyecanlıydı. Her yıl ödülü alsa da bu kez Seokjin uzun sürenin sonunda yanındaydı. Ödülü almış ve konuşma için mikrofona dönmüştü. Seokjin'den bir an bile gözünü ayırmayarak konuşmaya başlamıştı. "Öncelikle herkese teşekkür ederim!" Kısa bir alkışlanmanın ardından devam etmişti. "Beni hep destekleyen dostum Yoongi'ye teşekkür ederim. Ayrıca artık hiç ayrılmayacağım sevgilime de çok teşekkür ederim. Bu şirketi kurarken yanımdaydın. Düştüğümde beni kaldırdın. Her daim yanımda oldun. Seokjinie, seni çok seviyorum güzel sevgilim!"

Seokjin dolu gözlerle gülümseyerek ona bakıyordu. İkisinin ilişkisi en başından beri bilindiği için bundan çekinmiyorlardı. Namjoon da ona gülümsemişti. Yıllardan sonra sonunda o yine yanındaydı. Onlar için artık her şey düzelmişti. Bir daha bir şey olmasına da asla izin vermeyeceklerdi. İkiliyi seven ve destekleyen çok olduğu için alkışlar kesilmemişti. Namjoon da bu alkışlar eşliğinde sahneden inip tekrar yanlarına gelmişti.

Seokjin ile birbirlerine sıkıca sarılmış ve tekrar yerlerine oturmuşlardı. Yoongi de Jimin ile böyle olmak istiyordu. Elbet bir gün öyle olacaktı. "Eskiye dönmenize çok sevindiğimi belirtmeliyim Bay Kim." Sunucu bunu söyledikten sonra artık sıra son ödüle gelmişti. "Son ödülümüze geldik! Yıllardır MYD Entertainment'ın kazandığı ödülümüzün bu yıl farklı bir sahibi var! WY Entertainment!"

Taemin patronunu temsilen sahneye çıkmıştı. Genel olarak onu tanıyorlardı zaten ama asıl patron kim kimse bilmiyordu. "Ödül için herkese teşekkürler! WY Entertainment'ı temsilen bugün buradayım. Bu ödülü kazanmayı beklemiyorduk doğrusu! Gerçekten teşekkür ederiz. Bu teşekkürü göstermek için sizlere ufak bir sürprizimiz olacak."

Yoongi bundan hoşlanmamıştı fakat herkes gibi o da dinlemeye devam ediyordu. "Yıllardır törenlerde temsilen hep beni görüyordunuz ve 'asıl patron' hep merak konusu oluyordu. Artık bu merakın sonuna geldik diyebiliriz. Karşınızda WY Entertainment'ın gerçek patronu!"

Alkışlar çıkan kişiyi görene kadar sürmüştü. Tüm salonda büyük bir sessizlik hakimdi. Bu olamazdı. Bu mümkün değildi. Herkes donakalmış bir şekilde sahnedeki adama bakıyordu. Adam gözlerini tek tek onların üzerinde gezdirmiş ve gülümsemişti. Yoongi'yi görünce gözleri orada kalmış ve gülümsemesi genişletmişti. Mikrofona yaklaşırken her adımı duyulabiliyordu. Kimseden hâlâ ses çıkmıyordu çünkü hepsi şok içindelerdi.

Adam mikrofona birkaç kez parmağıyla vurmuştu. "Sevgili dostlarım! Uzun zaman olmuştu!"

#######

bölüm tam burada bitmeliydi bu yüzden birazcık kısa oldu idare edin çiçeklerim 😽

artık aksiyon ve biraz üzülme zamanı
Yoonmin ikilisini biraz süründüreceğim açıkcası 🤭 35 bölüm mutluyduk yeter bu kadar!

içinizde biriken tüm hakaretleri gelecek bölümlerde bu karaktere iletebilirsiniz 🥰