d-day | yoonmin ✔️

67

ayayayay 5K olmuşuz çiçeklerim çok teşekkürler 🥺💜

hepinizi çok seviyorum biliyorsunuz 😽❣️

#######

"İnanamıyorum! Çok güzel!" Yoongi ve Jimin tüm gün ev gezmişlerdi. Tabii gezdikleri yerlere ev demek hakaret olurdu. Hepsi birer şatoyu andırıyordu. "En çok burayı beğendin sanırım." Yoongi tamamen onun beğenisine ve isteğine göre hareket edecekti. Jimin'in mutlu olması demek onun için her şey demekti. "Hepsi! Hepsine bayıldım ki!" Jimin gülerek söylemişti bunu. Ama Yoongi ciddiye alıp hepsini de satın alabilirdi.

"Bay Min beklettiğim için çok üzgünüm." Yoongi, Bay Kang'a dönüp baktığında kucağında küçük bir çocuk olduğunu görmüştü. "Oğlunuz mu yoksa?"

"Evet efendim. Okuldan almam gerekiyordu. Bize eşlik edecek." Yoongi çocuğa gülümsemiş ve el sallamıştı. Bay Kang oğlunu yere indirmiş ve Jimin'e dönmüştü. "Efendim üst katları da gezdiniz mi?"

"Hayır ama gezebilir miyim!?" Jimin buna sevinmişti. "Buyurun lütfen, sizi gezdireyim." Bay Kang ve Jimin merdivenlerden çıkarak gözden kaybolmuştu. Yoongi ise küçük çocuk ile yalnız kalmıştı. Onu çok sevimli bulmuştu. Çocuk ona dönmüş ve gülümsüyordu. "Beniy cucağına aliy mışın?" Yoongi onun konuşamıyor oluşunu da çok sevimli bulmuştu. "Tabii ki alırım küçük adam."

Eğilip onu kucağına almıştı. Çocuk henüz üç ya da dört yaşlarında olmalıydı. Yani henüz bir bebekti ama ailesi çalışıyor olduğu için kreşe gitmek zorunda kalıyordu. "Ne kadar da tatlısın öyle?" Yoongi onun yanaklarını okşamış ve ona gülümsemişti. Tam bu esnada Bay Kang ve Jimin geri gelmişti. Jimin kucağında bebek ile duran Yoongi'yi görünce ağlamak istemişti. O kadar güzel görünüyordu ki bir an için kendi bebekleriymiş gibi hissetmişti.

"Yoongi." Yoongi onlara dönmüş ve bebeği yavaşça yere bırakmıştı. "Bu amcayı şok sevdiym!" Babasına doğru koşup bunu söylemişti. Yoongi çocuğa gülümsemişti. "Ben de seni çok sevdim." Jimin gülümseyerek onlara bakıyordu. Kesinlikle çok tatlılardı ve bunu her gün görmek isteyeceğinden de emindi.

"Tatlı görünüyorsunuz." Jimin bir an sesli düşünmüştü. Yoongi buna gülümsemişti ve elbette bunu aklının bir köşesine not almıştı. "Bay Kang tüm gün bizimle ilgilendiğiniz için teşekkür ederiz. Tam olarak kararlaştırınca size haber vereceğim."

"Benim için bir zevkti Bay Min. Görüşmek üzere." El sıkışmış ve herkes kendi arabasına doğru yol almıştı. Arabaya biner binmez Jimin Yoongi'ye dönmüştü. Yoongi de ona bakıp gülümsemişti. "Bir şey mi oldu bebeğim?" Jimin ışıl ışıl gözlerle ona bakıyordu. "Sadece çok heyecanlıyım sevgilim!" Yoongi onun yanaklarını okşamıştı. Jimin'in güzelliğinden her defasında büyüleniyordu. "Çok güzelsin." Jimin yanağındaki eli tutup öpmüştü. "Beni güzel yapan sensin Yoongi. Beni tamamlayan sensin."

"Kalbinden öpmek istiyorum Jimin. O kadar güzel ki sonsuza dek orada yaşayabilirim."

*

"Kedicik! Bugün çok işin var mı?"

"Bugün biraz yoğunum güzelim. Şimdi toplantıya gireceğim. Çıkınca seni tekrar arayayım olur mu?" Jimin üzülse de onu onaylamış ve telefonu kapatmıştı. "Soobin hyung!"

"Efendim Jimin?" Sonunda aralarındaki resmiyeti kırmışlardı ve birbirlerine isimleriyle hitap ediyorlardı. "Bay Kang ile buluşmaya gideceğim. Bana eşlik edebilir misin?" Soobin tabii ki onu onaylamış ve arabayı hazırlamak üzere aşağı inmişti. Jimin de hızla hazırlanmış ve onu fazla bekletmeden aşağı inmişti.