d-day | yoonmin ✔️

51

her şeyin nasıl da içine ediyorum oynat bakalım 🤭

bana bol bol sövebilirsiniz ya da bana değil Woosung'a sövün teşekkürler🫶🏻

#######

"Bu çok güzel! Pekala lütfen her şeyin tam olduğundan emin olun. Onu alıp hemen geleceğim." Akşam olmuştu. Yoongi ofisinde heyecanlı bir bekleyiş içindeydi. Bugün Jimin'e evlilik teklifi edecekti. Öğlen ona toplantılarım var demişti ama saatlerdir bunun için uğraşıyordu. Elindeki yüzük kutusunu açıp birkaç kez daha bakmıştı. Hazırdı.

"Yoongi!" Woosung yine beklenmedik bir anda gelmişti. "Woosung? Burada ne arıyorsun? Jimin seninle değil miydi?" Yoongi'nin tek bildiği; Woosung, Woosung'un bir arkadaşı, Jimin ve Yeonjun'un yemekte olduğuydu. Ne Matthew'in Jimin ile dans ediyor olduğunu biliyordu ne de Matthew'in Jimin'e yanaşmaya çalıştığını.

"Ne? Hayır. Birkaç saat önce yemekten kalktık. Jimin dönmedi mi yoksa?" Kabul edilmeliydi ki Woosung rolünü iyi oynuyordu. Yoongi elini hemen telefonuna atmıştı. "Yeonjun?"

"Hyung?" Telefondan da olsa gerginliği Yoongi'ye ulaşmıştı. "Neredesiniz?" Yeonjun ne söyleyeceğini bilemiyordu. Ama korkunun ecele faydası yok diye düşünerek doğruları söylemişti. "Woosung'un arkadaşı Kim Matthew'in..." Yeonjun bir an duraksamıştı. "...evindeyiz." Yoongi kaşlarını çatmıştı. "Evinde mi?" Woosung da anlamamış gibi ona bakmıştı.

"Evet hyung." Yoongi sakin kalmaya çalışıyordu. Jimin yeni tanıştığı birinin evinde bu saatte ne yapıyordu? "Pekala. Bana hemen konum at. Oraya geliyorum." Woosung da gelmeliydi. Bu olayı kaçıramazdı. "Yoongi, neler oluyor?"

"Jimin, senin arkadaşının evindeymiş. Onu almaya gidiyorum hepsi bu." Woosung, onun her ne kadar sakin olmaya çalışsa da sakin olamadığını görebiliyordu. "Ben de geleceğim."

*

"Harika yaptın hyung!" Jimin ve Matthew saatlerdir dans ediyorlardı. "Teşekkürler Jimmy!" Matthew duvardaki dev ekrandan bir şarkı daha açmıştı. Bu şarkının koreografisi iki kişiyle yapılıyor ve oldukça da temas gerektiriyordu. "Bunu birlikte yapmalıyız Jimmy!" Jimin koreografinin birazını izlemiş ve onaylamıştı. Oysa en can alıcı noktalar izlemediği diğer kısımdaydı. "Pekala! Gel bakalım."

Matthew onu belinden tutarak biraz kendine yaklaştırmıştı. Kalbinin hızı artmıştı bu hareketle. Jimin'in hayranıydı ve ondan gerçekten hoşlanmıştı. Ama onun bir sevgilisi olduğunu bilmiyordu. Ayrıca Jimin'in tatlı davranışlarını da onunla flört ettiği için yapıyor sanıyordu. Fakat çok yanılıyordu ve bu yanılgı hepsinin canını yakacaktı.

Ekrandaki videoya göre dans adımlarını uyguluyorlardı. Jimin'in izlemediği kısma geçtiklerinde fazla temas Jimin'i de rahatsız etmeye başlamıştı. Matthew'in bir eli onun bacaklarındaydı. Evet koreografi böyle yapılıyor olabilirdi ama gereksiz temastı bu. "Hyung! Ara vermeye ne dersin? Biraz yoruldum da." Matthew başıyla onu onaylamış ve Jimin hemen birkaç adım geriye gitmişti.

Yere oturmuş ve sırtını duvara yaslamıştı. Matthew de hemen dibine, yanına, oturmuştu. "Jimmy, harikasın biliyor musun?" Jimin bunu dansına bir iltifat sanmıştı. "Gerçekten mi hyung!? Teşekkür ederim!" Matthew ona dönmüş ve yüzünü biraz ona yaklaştırmıştı. Ayrıca emekleme pozisyonuna gelerek onun üzerine doğru ilerlemişti gelmişti. Bu Jimin'in geri geri giderken sırtının zeminle buluşmasına sebep olmuştu. Evet bu artık fazla rahatsız edici oluyordu.

"Hyung ben-" Matthew onun tam üzerinde ve gereğinden fazlaca yakındı. Jimin geriliyordu. "Evimi ilk gördüğünde çok beğenmiştin değil mi? Bunun gibi yüzlerce evim var Jimmy. Ama koskoca olan o evlerin içinde hep yalnızım. Bu yüzden hep evlerimden nefret ettim. Ama sen bu eve gelince burası resmen bir cennete dönüştü. Melekler gibisin Jimmy."