SOĞUK

*Benimle Evlenir misin*

41. BÖLÜMEDE GELDİK.BU BÖLÜME KADAR SABREDİPTE OKUDUĞNUZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. BU BÖLÜM BU KİTABIN YENİ BÖLÜMÜNÜ MERAK EDEN, SABIRLA HİKAYEYEYİ OKUMAYA DEVAM EDEN TÜM OKUYUCULARA İTHFEN YAZILMIŞTIR. İYİ OKUMALAR. İYİ OKUMALAR.

BERFU'NUN AĞZINDAN
Sabah uyandığımda çalan kapı ile alt kata indim. Kapıyı açtığımda Umay'ın dediği korumalar evi doldurdu. Umay beni ne zannetmişti, hangi akla hizmet bu kadar koruma tutmuştu. Gören de başbakan zannedecekti. Yaklaşık 20 koruma evin etrafını sarmıştı. Hepsinin ellerinde birer telefon vardı siyahlar içinde ki korumalardan birisi eve girdi. Rapor verecek gibiydi.

-Efendim ben yakın korumanız Emre. Yaklaşık on tane de uzak korumanız bulunuyor. Evi koruyan yaklaşık on koruma var. Umay Bey bizi özel olarak seçti. Siz merak etmeyin efendim, ben nerede ise tüm uzak doğu dövüş sanatlarını biliyorum boksta da derecelerim var. Umay beni bile şaşırtmıştı bir çok koruma bekliyordum ancak; özel eğitimli bir çok koruma beklemiyordum.

Kahvaltımı edince evden çıktık. Mert görüntüsüyle bile korkutuyordu. Umay'ın iki katı olan vücudu fazla kaslıydı. Bir an Mert'in bu cüssesi ile taklalar attığını hayal ettim. Komikti ancak şu an içimde ki ağlama isteği daha baskındı. Melek ile arabaya ilerledik. Mert yanımızdan bir adım bile ayrılmıyordu. Arkamıza takılmış üç araba ile okula geldik. Daha Umay'ın tuttuğu ancak beni rahatsız etmemek için etrafımda olmayan korumaların olduğuna yemin edebilirdim. Okul çıkışı Melek ile direk eve gittik sınavların açıklanmasına üç gün kalmıştı. Yaz tatili gelmek üzereydi. Reşit olmuştum ancak kendimi hiç büyük biri gibi hissetmiyordum.

Babaannem ve Şizen Teyze ile bu üç günü geçirdik. Umay Amerika'ya gitmişti ve televizyonda ki bir çok haberde nişanlımı görmek tuhaf hissettiriyordu. Umay genç bir iş adamıydı ve dalında çok başarılıydı. Her gün beni arıyordu. Sınavın sonucuna beraber bakacaktık. Akşam Türkiye'ye geldiği mesajını alınca mutlu oldum. Umay yaklaşık dört saat sonra bizim eve gelmişti.

İlk zamanlarda ki yere oturduk Umay laptopu eline alınca sen bak çok heyecanlandım dedim güldü ve sonuç sayfasına girdi. Melek, Asel ile buluşmaya gitmişti. Umay ile odada yalnızdık. Sonuç sayfasına girdi ve bilgilerimi yazdı. Gözlerimi kapatmıştım Umay vovvvvv diye bağrınca gözlerimi açmak istemedim ancak Umay ilk yüze girmişsin diye heyecanla bağırmaya devam etti ve ayağa kalkıp beni de ayağa kaldırdı. Kendi etrafımızda döndük. Umay sıkıca sarılıp tebrik etti. Benim kadar mutluydu bu da beni daha çok mutlu ediyordu.

Saat geç olmaya başlamıştı bizimle akşam yemeği yiyip gitti. Melek de ilk 500 içine girmişti çığlık atıp mutluluk dansı yaptık. Asel ise ilk yüze girmişti. Zekiler tayfasıydık cidden. Uyuma vakti gelince Melek ile yine beraber yattık. Uzun bir süre çocukluğumuzdan bahsettik. Sonunda uyukumuz geldiğinde de uzun süredir yaşadığım en iyi günlerin bu olduğunu hatırladım.

Sabah gözlerimi açtığımda Melek uyanmıştı kıkırdayınca ona baktım ne saklıyordu. Ancak elinde bir poşeti bana uzatıp giyin dedi şaşkınca poşeti aldım ve içine baktım ten rengi mini elbise vardı ve cidden güzeldi. Melek beni banyoya itince elbiseyi giydim poşette ki ayakkabıları da çıkarınca böyle güzel parçaları sadece Umay'ın seçebileceğini anladım poşetteki şalıda omuzlarıma alıp banyodan odaya geçtim. Banyodan çıkınca Melek saçlarımı yana attı ve doğal bir makyaj yaptı. Güzel olmuştum ancak neden bu kadar güzel olmam gerektiğini anlamamıştım.

Alt kata inince Melek beni arabaya bindirdi ve gülümseyip içeri gitti. Araba hızla ilerlemeye başladı yarım saat sonra arabada ki şoför gözlerimi bağladı. Arabanın durduğunu hissettim. Eğer Umay'ın korumaları olmasa bu arabaya asla binmezdim. Birisi arabadan inmeme yardım etti ve gözlerimi açıp gitti. Sahildeydim ancak kimse yoktu. Yere baktım yere yerleştirilmiş gül yaprakları çok güzeldi, kırmızı değildi beyaz gül yaprakları beni büyülemişti. Gül yapraklarını takip etmeye başladım. Yerleştirilmiş bir tabela dikkatimi çekti.

'BERAY MASALLAR ÜLKESİNE HOŞ GELDİNİZ'

Çift ismiydi Berfu ve Umay'ın birleşmesi ile oluşmuş isme bakarak güldüm. İlerlemeye devam ettim. Gül yaprakları önümde uzanıyordu etrafı nahoş bir keman sesi doldurmuştu kıyıya vuran dalgalar ve tatlı tatlı esen rüzgar her şey o kadar romantikti ki. Tekrar bir tabela görünce durup tabelayı okudum

'MUTLU OLMAK GARANTİDİR . BERAY MASALLAR DÜNYASINDA RÜYALARINIZA MERHABA DEYİN'

Gül yaprakları sağa doğru kıvrılıyordu, sağ tarafda ne olduğunu göremiyordum, orası kör noktaydı. Yavaş adımlarla gül yapraklarını takip ettim. Burası biraz soğuktu ancak keman sesi güçlenmişti. Kör noktaya girince nefesimi tuttum. KAR, HER YERDE KAR VARDI. Karın içine yerleştirilmiş bembeyaz masanın üzeri yiyeceklerle doluydu. Yapay kar makineleri özenle saklanmıştı kar sanki gökyüzünden yağıyormuş gibi bir görüntü oluşturuyordu. Önümde uzanan masmavi deniz ve bembeyaz renk iç içe girmişti. Yağan kar taneleri özenle yerleştirilmiş beyaz çiçeklerin üzerine konuyordu, sahil kumu ayaklarıma dolmasın diye yere özenle yerleştirilmiş mavi tahtalar ortamın bütünlüğüne ayak uydurmuşu.

Kafamı yerden kaldırınca onu gördüm. Siyah takım elbisesi ve özenle taranmış saçları. Bembeyaz ve pürüzsüz teninde ki turkuaz gözleri. Kirpiklerinde ki kar taneleri ile onun gerçek olduğuna inanmak güçtü.

-BİLİYOR MUSUN BEBEĞİM HER BİR KAR TANESİ DÜNYAYA BİR MELEĞİN KANATLARINDA İNER. BERFU KAR TANESİ UMAY İSE MELEK DEMEKTİR. BİLİYOR MUSUN KAR TANESİ OKYANUSLAR ASLINDA MAVİ DEĞİL BEYAZDIR ANCAK GÖKYÜZÜ SAYESİNDE OKYANUS MAVİ GÖZÜKÜR. SEN BEYAZSIN BEN İSE MAVİ. BENİM AŞKIM İŞTE BU BERFU; SENİN MAVİ GÖZLERİN BENİM OKYANUSUM, SENİN GÜZEL SAÇLARIN BENİM GÜNEŞİM. SENİN SÖZLERİN NEFESİN, GÜLÜMSEMEN KALBİM. HER AN AKLIMDASIN. GÖZLERİMİ KAPATTIĞIMDA KARANLIĞI DEĞİL SENİ GÖRÜYORUM. YANINDAYKEN BİLE ÖZLÜYORUM. GÖZLERİNE BAKMAYA KIYAMIYORUM KAR TANEM. SONSUZUM OLUR MUSUN SÖZ VERMİŞTİK YALNIZ BENİM OLACAKSIN YALNIZ BENİ SEVECEKSİN DEĞİL Mİ BERFUM. BURDA Kİ M HAFİNİN ANLAMI AİTLİK BERFUM VE BEN YALNIZ SANA AİTİM. SENDE YALNIZ BANA AİT OLUR MUSUN BERFUM BENİMLE EVLENİR MİSİN?

Umay dizlerinin üzerine çöktü ve özel tasarım beyaz bir kutunun kapağını açtı. İçinde pırlantadan yapılmış beyaz bir kar tanesi zümrütten olduğunu tahmin ettiğim mavi okyanusun üzerine konmuştu. Bu yüzükte ki kar tanesi ben okyanus ise Umay'dı, cevap vermem gerektiğini hatırlayınca kaybettiğimi zannettiğim sesimi bulup konuştum.

-Seni öyle seviyorum ki. Gözlerine aşık oldum gökyüzünden daha güzel, saçlarına ve gülümsemene aşık oldum güneşten bile daha parlaktı, sözlerine aşık oldum ve en önemlisi sana aşık oldum. O kadar mükemmeldin ki senin gerçek olduğuna bile inanamadım. Demiştin ki bir kere, geçmişim güzel değil ben gözyaşlarını gördüm o gece ve gözyaşlarına aşık oldum. Ellerimi tut ve omuzlarıma yat aşkım, birlikte yıldızlı gökyüzüne bakalım. Parlak yıldızları görebilirsin aşkım sen samanyolundan bile daha güzelsin. Bize göz kırpan yıldızlara bakalım aşkım, sen onlardan bile daha mükemmelsin. Benim için ağlama aşkım gözyaşların benim için yıldızlardan bile değerli çünkü. Seni seviyorum aşkım sana nasıl hayır diyebilirim ki sonsuza kadar seninim MELEĞİM. Orada ki m harfi benim için sıradan bir harf değil aşkım, o harfte senin bana ait olduğunu gösterdim ve bir tanem ben sonsuza kadar seninim. Eğer bir kar tanesini avucuna alırsan hemen erir. Ben senin avucuna düştüm meleğim ve sıcacık kalbin beni eritiyor. Ben yalnız seninim ve sonsuza seni seveceğim. Teklifine cevabım evet meleğim sonsuza kadar benim kocam ol olur mu seni seviyorum.

EVET BİZİMKİLER EVLENİYOR. BÖLÜM NASIL OLMUŞ BEĞENDİNİZ Mİ? UMAY'IN TAKLİFİ NASIL OLMUŞ SİZCE ? KENDİNİZE DİKKAT EDİN BİR DAHA Kİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE.