Bu bölümü yazmak bana İnzibat'a bir veda gibi geldi. Çok duygusalım.Aslında bunun içinde bölüm isteyip az yorum olmasının da sebebi var.
Yarın için çok şansa ihtiyacım var.
Güzel dileklerinize ihtiyacım var.
Ve kına yakabiliriz Bulut öğrendi ya .
Neyse aklıma bir şey gelmiyor Yorumlarınızı bekliyorum, iyi okumalar❤️*******
"Keşkelerle dolu olan bir dünya bir gün iyikilerle dolmayı bekler..."Yine havaalanına gidiyordu Bahar.Bu sefer kimi almaya gittiğini bilerek gidiyordu.Yanında Bulut vardı,onu Bahar yapan Bulut.Bahar her şeyi bugün söyleyecek ve her şey bitecekti.
Bulut bu gece yaralandığı kadar hiç yaralanmamıştı.Bahar'a pijama takımı ararken çantasında gördüğü evrak dünyanın ayağının altından kaymasını sağlamıştı.Şimdi anlamıştı Bahar'ın o kendinden geçmiş hallerini,özür dilemelerini.İçine ona karşı kızgınlıkla dolu olsa da en azından bugün susacaktı çünkü onun içindeki savaşı da anlamaya çalışıyordu.Ama o da tıkanmıştı,boğuluyordu.İçindeki fırtınayı dışına yansıtmamaya çalışarak arabanın camını açtı.Soğuğu sevmeyen adam,içindeki acıyı soğuğun yüzüne vurmasıyla atabileceğini sandı.O kadar kolay bir şey değildi.Bebekleri ölmüştü.Bahar suçlu değildi ama saklaması onu suçlu yapardı.Bulut,Bahar'a kızgındı.Bebeklerini koruyamadığı için değil,ondan sakladığı için kızgındı.Böyle bir yükü tek başına yüklendiğini kendine yediremiyordu.
Camı sonuna kadar açmışken havaalanının iç hatlar bölümüne doğru ilerlediler.Bahar yol boyu sessizdi.Aslında sessizliği en büyük çığlıklarını dışarıya vuruyordu.Bulut sakladığı için Bahar'a elbette ki kızacaktı ama onun ona olan siniri çok sürmezdi.Onun ona olan sevgisi uzun sürerdi.Ve Bahar'ın annesiyle,babası gidene kadar bu konuyu uzaktan yakından açmayacaktı.
Ama yine de anne ve babasını görmeden bir kez olsun bir şey saklayıp saklamadığını sormak istiyordu Bulut.Arabayı park etmeye başlarken"Bahar bana söylemek istediğin bir şey var mı?"dedi.Bahar şaşırdı ama şakınlığını dışına yansıtmadı.Şimdi değildi,şimdi yıkamazdı bu adamı.Biraz daha zamana ihtiyacı vardı.Ona biraz daha doymaya ihtiyacı vardı.
"Yoo..."diyerek kekeledi Bahar"Yok Alp ben senden ne saklayacağım ya?"diyerek söyleyeceklerini yine ileriye öteledi Bahar.Bünyesi buna alışmıştı artık,Bulut'un da bebeği anne ve babasıyla öğrenmesini istiyordu.
Peki demek istercesine başını salladı Bulut.Arabayı durdurdu ve arabadan indiler.Bahar tedirgindi ne diyecekti bilmiyordu,ne yapacaktı bilmiyordu.
Bahar'ın çok yavaş ilerlediğini fark eden Alp Bahar'ın yanına giderek elini tuttu.Böylelikle sessizce ben senin yanındayım demiş oldu.Çok garip bir olayın içindeydiler.Bahar'ın herkes şehit olduğunu biliyorken ilk Alp şehit olmadığını öğrenmişti.Şimdi de anne ve babası öğrenmişti.Anlatırken söyleyecekti,bebeğini koruyamadığı için kendini şehit olmuş olarak gösterdiğini.
Her şeyin elinden gitmesine belki de dakikalar kalmıştı.Belki de daha çok şey kazanacaktı ama o her şeyini kaybedeceğini düşünerek kendi kendini yiyordu.
Bahar'ın ölesiye korktuğu an geldi.Annesi şiş gözleriyle Bahar'a doğru koşmaya başladı.Bahar ayağı yere yapışmış gibi olduğu yerde kaldı.
Aysel bağırarak"Bahar,kızım..."dedi.Kızım,Bahar'ın annesinden pek duymadığı sözlerdi doğrusu.
Kızının dibine kadar gelince kollarını kızının gövdesine geçirdi Aysel.Bahar'ın kolları öylece kalmışken Bulut,Bahar'a gözleriyle bir işaret yaptı.Bahar da kollarını annesinin gövdesine doladı.Akmak için bekleyen gözyaşları annesinin omzuna doğru aktı.Hasret kaldığı anne kokusu burnunun içine doldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNZİBAT
Fiksi Umum"Asker Kurgusu" Asker-Doktor🏚🩶 Bir ailenin ocağı yanmıştır yine. Kızlarının şehit haberi kasıp kavurmuştur ocaklarını. Sadece ailenin değil ,sevgilisinin de yüreği yanmıştır. Ama beş yıl sonrası yine ortalık darmaduman olmuştur. Bir havaalanı ay...