küçük bir kaçamak

244 16 17
                                    

Selam arkadaşlar. Ben geldim. Nasılsınız?
Ben gayet iyiyim. Veeee bölüme geçiyorum.

(&)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(&)

Bakışlarım önümüzdeki hayalerimi yıkan eve bakarken, içten içe Oğuz'a güzel küfürlerimi iletmistim. İki katlı, bahçeli, küçük ama tatlı bir evin önünde duruyorduk. Burası Oğuz'un dedesinin eviydi. Aslında tam olarak böyle bir yer bekliyordum ama Oğuz salağı gelene kadar aşiret olduklerindan bahsetmiş, bide beni buna inadirmiştı. Olmama ihtimalini bile unutmuştum. O kadar sallamisti yani.

Benim de haliylen gelmeyi beklediğim yer , konak tarzı bir evdi ancak şuan karşında durdugumuz ev , herhangi bir konağın gecekondusu gibiydi. Bence daha iyiydi şimdi onu da söyleyeyim ama Oğuz'a nasıl kandiysam gerçekten hayal kırıklığı yaşadım.

" Nasıl buldun konağımızı?" Diye alaylı bir şekilde soru soran Oğuz'un sesini duydum. Bakışlarım kendisine döndüğünde zaten tam yanımda durduğu için , göz göze gelmiştik.

" Bulamadım. " Dedim yapmacık bir gülümseme ile. Dediğime güldü hafifçe.
Göz devirerek önüme döndüğüm sırada arabadan inmiş olan Esef amca ve Ata da bize doğru ilerledi.

" Hadi içeri çocuklar. " Diye konuştu Esef amca ve elindeki valizle önden ilerlemeye başladı. Ardından Ata da ilerlmeye başladığın da , bizim de gitmemiz gerektiğini anladım ama baya bir utanç duygusu yaşadığım da tek adım bile atamadım.

" Oğuz biz girmesek mi ?" Diye sordum kaşlarımı çatarak. Tabi bu çok saçma olduğundan , kendi kendime başka bir
çözüm arayışına girdim. " Ya da sen gir.
Deden sonuçta. Ben geri gideyim. Zaten
uçak yolculuğu için gelmiştim. "

Geri dönmek için haretlenecegim sırada, güldü hafifçe Oğuz ve gitmeme müsade etmediği gibi elimi tuttuğu gibi içeriye doğru ilerledi. " Hiçbir yere gitmiyorsun. " Diye konuştu kesin bir dile. " Yavrum senin şu utanma duygun neden hiç olmayacak yerde tutuyor ?"

" Ben zaten utanç bir insanım. " Dedim omuz silkerek. Öyleydim bu arada. Son zamanlarda çoğu özelliğime güncellenme gelse de utanç bir insan olduğum gerçeği vardı.

" Her gün yeni bir sen ile karşılaşıyorum. " Dedi dalga geçerek. Ona ters ters baktım ancak arkadan ilerlediğimiz için bunu göremedi. Of'layarak peşinden gittim ve kapının önünde, Esef amcaların ardında durduk. O sırada Esef amca kapıyı çalıyordu.

" Duymuyormu ya ?" Diye konuştu sitemle Ata. Kaşlarını çatarak kapıyı tekrar çaldığında araya girme ihtiyacı duydum.

" Belki evde değildir. En iyisi biz İstanbul'a geri dönelim, kendisi eve gelince geri geliriz." Diyerek bir fikir yurutugum de , Esef amca ve Ata, bana anlamazca bakmıştı.
Omuz silktim. " Sadece bir fikir. "

Elif Ada Alpaydın Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin