DEĞİŞİM

15. Bölüm

Yeni bölüm :)

Biraz geç oldu ama kusura bakmayın lütfen.

İyi okumalar..

HATIRLATMA..

"Pekala, biraz film izleyelim o halde?". Gülümseyerek onayladığımda salona geçtik ve çift kişilik koltuğa sanki başka yer yokmuş gibi yanıma oturdu. Kumandayı alıp kanallarda gezinmeye başladığında boş boş televizyona bakıyordum. Titreyen vücudumu ona yasladığımda ne kadar üşümüş olduğumu fark ettim. Derin bir iç çektiğimde Ege'nin bir film bulduğunu ve kumandayı yanına bıraktığını gördüm. Başım deli gibi ağrıyordu ancak bir süre film izlersem geçeceğini düşündüm.

....

              Filmin bitmesine yakınken bakışlarımı Ege'ye çevirdiğimde gözlerinin uykusuzluktan kızarmış olduğunu gördüm. Başımın ağrımasına rağmen uyumasını söylemem gerektiğini biliyordum. Halsizce kumandaya uzandım ve televizyonu kapattıktan sonra ayağa kalktım. Vücudum beni taşımamakta oldukça ısrarlıydı.

"İstersen babamın odasında kal, istersen misafir odasında. Hangisinde istersen kalabilirsin.". Yorgun kelimelerim ağzımdan dökülürken o yalnızca beni izliyordu. Halsizlikten düşmüş omuzlarımı silktim ve ayaklarımı sürte sürte yanından geçtim.

"Seninle kalmak istiyorum.". Merdivenin ilk basamağını bastığımda söylediği cümleyi algılamaya çalışırken ona bir bakış attım. Sanırım düşüncelerimden daha çok vücudum istiyordu onu. Bakışlarıyla beni takip ederken kaşlarımı çattım.

"Ne?".

"Seninle kalmak istiyorum dedim.".

....

"Olmaz.".

"Neden?".

"Olmaz Ege. Babamın yatağı boş git oraya.". şaşkınca yüzüme bakarken başımı uyarıcı şekilde sağa sola solladım.

"Babanın yatağından bana ne.". Yanıma geldiğinde bakışlarım hâlâ onu takip ediyordu.

"Ege.". Soru sorar gibi yüzüme bakınca ofladım.

"Yatağım tek kişilik. Git başka yatağa.". Bakışlarımı çevirdim ve üst katta odama çıktım. Tabi ki yanıma geldi. Derin bir nefes verdim.

" Of Ege, boş yataklar varken neden tek kişilik yatakta 2 kişi yatırmaya çalışıyorsun?". Sorumu yönelttiğimde dikkati bana kaydı.

"Çünkü yanında kendimi iyi hissediyorum. Yalnız kalmanı istemiyorum. Seni korumak istiyorum, geceden.". Bakışlarındaki ve sözlerindeki derinlik ruhuma işlerken o bir adım atarak konuşmasına devam etti.

"Kendini güçlü görmediğin her dakika sana güçlü olduğunu hatırlatmak için yanında olmak istiyorum.". Söylediklerine cevap vermediğimde bir adım daha yaklaştı. Aramızdaki mesafe yeterince kısaldığında gözlerine baktım.

"Yarın gittiğinde, bunların hepsini unutacaksın.". Elinin tersiyle yüzümü okşarken gülümsedi.

"Her dakika düşüncelerimi meşgul ederken nasıl unutabilirim?". Gülümsemesiyle beraber sözleri de devam etti.

"Bana huzur veren kokun yakından daha bir güzel.". İltifatıyla gülümsedim.

"Uyumak iyi gelir.". Güldüğünde bense yalnızca tebessüm etmiştim. Yağ çekmekte üstüne yoktu!

"Bana sen iyi geliyorsun.". Sözleri beni etkilerken gülüyordum. O da elini gülümseyerek indirdi.

"Sen yat ışığı ben kapatırım.". Yüzümü astım.

"Ben ışıkları açık bırakırım.".

"Bugün ışığın ben olacağım.". Gülümsedim ve yatağa ona sırtım dönük şekilde yattım. Işığı kapattığında vücudumun kasıldığını hissettim. Gözlerimi sıkıca kapattım ve yorganı üzerime iyice çektim. Belime dokunan sıcak bir el beni kendine çekti. Sırtım Ege'nin göğsüne dayandığında korkum hâlâ geçmemişti.

"Sakin ol. Bak, sorun yok. Gözlerini kapat ve uyu.". Kulağıma fısıldadığı sesi beni rahatlatmıştı. Elinin sıcaklığı belimi ısıtırken vücudumu biraz gevşettim.